1. Bölüm

3.1K 822 1.4K
                                    

Esraavu9  adlı kişiye ithaf edilmiştir. Desteklerinden dolayı teşekkür ederim.

Merhaba sevgili İsimsiz okuyucuları.

1. Bölüm ile birlikteyiz.

Keyifli okumalar..

Çok düşünen daha çok kayboluyor
Düşündükçe boşluğu ve yalnızlığı
Daha net görüyor insan.
Tıpkı kaybolan hayaller gibi.

Yorgunluk tüm bedenimi sarmış hızlı hızlı soluklanma ihtiyacı hissediyordum. Elim kalbimin üzerinde sakinleşmeye çalışıyordum.
Ucuz kurtulduğumu beynim bana hatırlatıyordu.

Nabzının yavaşlamasını bekledim bir süre, çantam da titreşim ile çalan telefon boş ve karanlık sokakta yankılanınca irkilip kendime geldim.

Telefonu açıp gürleyen sesi algılamaya çalıştım. " on dakika geciktin. Neredesin sen!" Sesi kulaklarımı tırmanıyordu adeta "Geliyorum" diyebildim sadece.
Telefonu çantama atıp ufak kutuyu sıkı bir şekilde kavrayıp hızla yürümeye başladım

Bu gece yeterince hareketli ve gergin geçmişti. Daha fazla sokaklar da dolanmamak bana daha doğru geliyordu. Derin nefes alıp gökyüzüne baktım. Güneşin doğmasına az kalmıştı. Gece kötülüğü gizlemeyi bırakacaktı birkaç saat sonra.

Karanlık kötülüğü, hüznü, acıyı saklıyordu bakmayı bilmeyene.
Benim de ruhumun kayboluşunu saklıyor muydu bilmiyordum.
Ruhumu karanlığa düşüren düşünceleri bir kenara bırakıp hızla ilerlemeye başladım.

Gece kondu evlerinin önünden geçerken ufak pencerelerden sızan ışık ruhuma acı veriyordu.
'Eve iki kelime. Bir yere ait olmanın sembolüydü.
'Eve gidiyorum' ya da ' Evime gidiyorum' cümlesi bana yabancıydı tanımıyordum.

Daha önce bir yete ait olmamıştım, bir yere ait olmayı aile kavramını bilmeyi istemiyordum.
Beynim yalan söylediğimi bana söylüyordu. Umurumda değildi ne söylediği kendimi inandırabilirdim.
Ben ne düşüneceğime karar verebilirdim.
Ben yalnız olmayı seviyordum başka bir düşünce doğru olamazdı.

Yıkık dökük evler arasında daha iyi durumda olan eve yaklaştım, kalbimin düzensiz ve hızla atışları beni zorluyordu.
Güçsüzleşmiş elimi kaldırmadan kapı hızla açılınca gözlerim hızlıca şeytani bakan mavi gözlere değdi.

" Gir " kolumdan tutup hızla içeriye savruldum. Kafasını dışarıya uzatıp kontrol ettikten sonra bana döndürdü gözlerini.
İki ayağım üzerinde dengemi sağlamakta zorluk çekip duvara iki elim ile tutundum.

"Ver Emaneti" kafamı kaldırıp acımasızca bakan şeytana baktım.
Elimde sıkıca tuttuğum kutuyu uzattım.

İtilip kakılmaya alışmışım gibi beni savurmasına da sesimi çıkarmamıştım.
Dişlerimi birbirine bastırıp yorgun gözlerim ile ona baktım.
Göz altlarımın morardığına emindim halsizleşiyordum.

"Verecek misin istediğimi?"
Kelimeler dudaklarımdan çıkıp sessiz odadan daha sessiz olarak yayıldı.

İğrenç bir varlıkmışım gibi bana bakması daha da güçsüz olmama neden oluyordu.
Dolan gözlerimi görmemesi için kafamı ayaklarına çevirdim.

Ayakkabılarımın üzerinde daha fazla duramıyordum.
Bedenimi taşımakta zorlanıyordum, üzerimde bana yabancı olan ışıltılı kıyafet beni ucuz gösteriyordu.

Bu gece karakterime ve ruhuma biraz daha darbe almıştım.
Acı çeke çeke güçlü olacağım diyenlere gülmek istiyordum. Ben bitmiştim. Güç yoktu. Omuzlarını kaldıramıyordum.

Ayaklarımı sürüyerek eve nazaran pahalı olan koltuklardan birine oturdum.
Vücudumun titremesine engel olamıyordum.
Krizin beni etkisi altına almasına izin vermek istemiyordum. Derin derin nefes alıp gözlerimi kapattım, bağırma sesleri ile gözlerimi açıp sesleri algılamaya çalıştım.

Birşey anlamıyordum, yaklaşan adım seslerine dikkat kesildim önümde de duran büyük bedene uzun süre bakamıyordum gözleri beni içine çekiyordu sağlıklı düşünmeme engel oluyordu.

Uzattığı ufak pakete bakıp elinden aldım. Son kez gözlerine bakıp evden hızla ayrıldım.

Yaz sıcağına rağmen vücudum ürperiyordu. Boş ve yıkık bir eve girip yere oturdum.
Elimde ki paket ile birkaç dakika bakıştım iki üç saatlik zevk bu paketin içerisindeydi. Vücudum ihtiyaç ile kıvranıyordu.
Dilim kuruluğu daha çok isteğimi arttırıyordu. Titreyen ellerimi sıkıp durdurmaya çalıştım.

Paketi hızlı hareketlerle açtım. İçinde ki
çakmağı alıp ufak boruyu tutuşturdum. Dumanın ağzımdan boğazıma gitmesine izin verdim. Burnumdan çıkan dumana gülümseyip ellerimi iki yanıma bıraktım. Vücudumun ısısı yükseliyor dudaklarım ince boru ile buluşmak istiyordu.

Ağzıma alıp tekrar çektim. Elimde ki bitmek üzereydi gözlerimi açık tutmaya zorlanıyordum.
Beynim uyuşuyordu, bu hissi yaşamayı özlemiştim.
Bedenimin zevk ile dolması hoşuma gidiyordu.

Gece yaşadıklarım gözlerimin önünden geçirmeye başladım, yüzümü buruşturma ihtiyacı hissediyordum.

Güçsüz, silik bir tipten kimse büyük veya tehlikeli işler beklemezdi, böyle düşünen hep kaybedecekti.

Güzel bir bölümün sonuna geldik.

Bana destek olmak istiyorsanız oy ve yorum yapmayı unutmayınız.

Görüşmek üzere.🌸

İSİMSİZWhere stories live. Discover now