3.0

17.4K 747 1K
                                    

Samet sürücü koltuğunda arabayı sürüyordu. Ocak'ta doğduğu için hep övünmüştür. Ben olsam bende övünürdüm. Dört aydır 18 yaşında ve ehliyeti var. Ben ise arka koltukta beni sevip sevmediğini hala anlayamayan sevgilimle oturuyorum.

Samet arabayı park edince güneş gözlüğünü indirip bize döndü. Ve:

-Hadi geldik. dedi.

Kapıyı açıp çıktım sonra İrem'in çıkmasını bekledim. İrem de çıkınca kapıyı kapattım. Hemen Eylül'ün koluna giren İrem beni arkasında bırakıp lokantaya doğru ilerledi.

Samet'te "Hala dün dayımlarla konuştuklarımızı mı düşünüyorsun?"dedi.

"hayır."

"Boşver İrBu herşeyin üstesinden gelir."

"Samet düşünmüyorum."

"Üzülme ben her zaman arkanızdayım. Nikah şahidin olurum. Kaçırırız olmadı."

"..."

"Aşkın üstesinden kimse gelemez."

"Abi sen mal mısın? İrem'i sevmiyorum."

"O zaman niye dün g*ötünü yırttın İrBu İrBu diye?"

"Bak şimdi. Bir planım var. Ben aşk adamı değilim. İleride aşık olmayacağım. Zaten aşk diye birşey yok. Çapkın birisi de değilim. Biraz çıkarcıyım ama eğer bu çıkarcılığım olmasaydı bu harikulade plan aklıma gelmezdi. Herneyse şimdi ilk önce İrem'i onu sevdiğime inandırmalıyım. Ardından amcamları ikna edeceğiz. Sonra reşit olacağız ve evleneceğiz. Sonra amcamın oğlu olmadığı için ayrıca İrem'in kız kardeşi çok küçük olduğu için ve de İrem sözel olduğu için onların şirket bana kalacak. Ve ben zenginliğime zenginlik ekleyeceğim. Her ne kadar mal olsam da ticari zekam çok yüksek. Hem kendi şirketime hem de amcamın şirketine bakıp zincir kuracağım."

"Seni pislik para göz!"

"Boşversene sana da para veririm."

"Beni Nusret'e götür."

"Tamam götürürüz."

"Bak kızlar içeri girdi bile."

"Evet gel. Sevgilim beklemesin."

İçeri girdikten sonra onların oturduğu bir masaya geçtik. Eylül telefonundan İrem'e birşey gösteriyordu. İrem de gülüyordu. Biz oturunca başları bize döndü ama sonra hemen telefona geri baktılar. Garson geldiğinde herkes sırayla siparişini verdi.

Eylül:

-Bir bardak buzlu kola.

İrem:

- Vişneli ve çikolatalı dondurma. Ve de su.

Ben:

-Ben de bir buzlu kola alayım.

Samet:

-Bir dilim çikolatalı pasta. Ya da boşver bir dilim yetmez bana sen pastayı tamamen getir. Sonra dondurma alayım. Muzlu, çikolatalı, vanilyalı, çilekli ve limonlu olsun. Bir de karışık meyve suyu. Bir de şu çikolata toplarından.  Bu kadar.

Garson 'peki' diyerek gitti. Eğer yemek yememiş olsaydık Samet daha fazla şey sipariş ederdi. Hele yanında Berke olsaydı lokantayı alırdı. Ama şükür ki bu kadardı. Siparişlerimiz geldiğinde Samet bir elinde kaşık dondurma yerken diğer elinde çatalla pasta yiyordu. Ağzıda zaten meyve suyunun pipetindeydi. Onun konuşacağı yoktu. Kızlar zaten sabahtan beri lanet telefona bakıyorlardı. Yalandan öksürdüğümde kafaları bana döndü ama sonra geri telefona baktılar.

"İrem ben senin sevginden şüpheleniyorum."

"Ne alaka Buğra?"

"Dün bütün ailenin yanında sana sahip çıktım."

"Buğra dün yürek yemiştin. Ben daha çok küçüğüm ve sen babama kızına aşığım dedin. Ayrıca bu kız amcanın kızı. Hem bunun altında bir iş var. Sen durduk yere niye bana aşık oldun?"

Samet ağzındaki pastayı etrafa saça saça:

"Olmodo ko."

Ben:

"Samet sen bir sus."

Samet:

"OrBo oçon yopmoyocoğom şoy yok. Omo yomok yoyom soson."

*Se se sa! Samet'in dediğini bilene bölüm ithaf ediyorum. Eheje kolay gelsin. Hatırlatma bitmiştir.*

Samet'e iğrenerek baktım:

"Samet sen yemeyiğini ye."

Samet ağzına yer olmamasına rağmen bir çatal daha pasta soktu. Sonra ben bakışlarını kızlara yönelttim.

"Nerede kalmıştık? Heh! Ne bileyim? Sen aşık oldum deyince sana aşık oldum."

"Buğra yalan söylemeyi kes. Gurursuzlukta master yaptım artık. Ben gidiyorum." Çantasını alıp tam çıkacakken elinden tutup yerine oturttum.

"Tamam! Kabul ediyorum sana aşık değilim. Ama sen bana aşıksın ve bu bize yeter. Ben aşk insanı değilim. Aşık olmam. Ve senin beni sevdiğini biliyorum. Ve sevilmek istiyorum. Sen herşeyi bana bırak. Sonuç olarak sevdiğin erkekle birlikte olacaksın. Sana söz veriyorum sevgine sahip çıkacağım. Bana güven sadece güzelim." Sonda bilerek öyle dedim. Çünkü bütün kızlar bu kelimeye düşer, bir de belinden tutup çekmeye. Bu iş oldu bile. Ahaajxjwkxwkmxwsşqxwhag

"Peki. Sana güveniyorum."






Sizce kitap nasıl gidiyor?

Buğra tam bir pislik diyenler?

İleride yapmamı istediğiniz şeyler varsa yazın. Adınıza karakter falan yaparım.

Eğer beğenirsem yazarım ve kitapta sizinde tuzunuz bulunur. Ünlendiğimde kitabımı alıp "hah ben söylemiştim bu sahneyi." dersiniz. 

Sizleri seviyorum.








HAMİLE MİSİN ? | TAMAMLANDITempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang