Korku Bölüm 7

43 3 0
                                    

Selü işte yine ben, .güzel bir bölümle daha geldim... paylaştığım bu mistik fon müzikleriyle okuyabilirsiniz...Resimde ki Kadim, yani, 3. oğul..
Keyifli okumalar dilerim kızılwings kaçar efenim...:P

Soğuk,
Bu titreme de neydi böyle? vücudu sert bir zemin üzerindeydi ama ne olduğunu anlayamamıştı. Tuhaf bir ezgi, hayır bir kaval sesi duyuyordu uzaklardan gelen ve kahkaha sesleriyle bütünleşen neydi o? Gerçek mi hayal mi olduğunu anlayamadığı bir süre içinde gözlerini açmaya çalıştı fakat açılmıyordu. Tuhaf bir ürpertiyle karanlığa mı çekiliyordu? Hayır, dur bu muhteşem sesli ezginin geldiği yer neden karanlık olsun ki? Kolunu ileriye doğru uzattığında müzik kesildi ve bir anda gözlerini açtı. Yüz üstü yerde yatıyordu Aslı.

Elinin açık parmaklarını yumruk yaptı? Neler olduğunu hatırlamaya çalışır gibiydi. Yer, ah evet yer soğuktu. Siyah beyaz mermerlerin ve kolonların olduğu garip bir yerdeydi. Tam yukarıda gotik tarzı garip pencereler vardı.

Başını tuttu. Dirseklerinin üzerine kalkarken uzun saçları her iki yanına da dökülüyordu. Etraf loş ve karanlıktı. Lanet olsun neredeydi? Burası depo değildi. Mekanın bir başka yerinde miydi acaba? Tek dizini kendine çekerek başını kaldırdığında karşısında bir adam gördü. Tek kişilik bir taht'ta bir bacağını diğerinin üzerine atmış oturuyor ve o tahtın etrafını arkalardan önlere doğru, neredeyse bacaklarına dek gelen tuhaf sisler kaplıyordu. Bu tanıdık yüzü, tanrım, o meleğimsi yüzü nasıl unutabilirdi? Bir anda kendini geriye itti Aslı ve kıçının üzerine oturdu. Gözlerini kocaman açmış onun kibirli yüzüne bakıyordu.

"Sen? Neler oluyor? Neredeyim ben? Neden buradayım?" Derken kelimeleri düzgün seçebildiğine sevindi.

"Bizden haberin var mı?" Dedi bıkkın bir sesle karşısında ki. Aslı gözlerini kısarak devirdi ve yavaşça ayağa kalkarken bir kolunu tuttu. Evet var mı demeliydi? Yoksa hayır ne saçmalıyorsun mu? Biran:

"Sizde kimsiniz?" Diye sorarken aklı başına geldi. Yoksa Bu adam mafyaya falan mı bağlıydı? Lanet olsun gece gece başına açtığı işe bak. Teyzesinin çıldırıcağına emindi.
Yeni bir başlangıç için gelmişlerdi bu şehre, yeni bir hayata başlamak için, yeni bir belaya bulaşmak için değil. Üstelik bu defa ki, diğerlerine benzemiyor gibiydi. Tedirgin bakışlarını ona çevirip: "Bak... Bak ne yaptığınızı bilmiyorum, öğrenmek de istemiyorum ama eğer şu organize suç örgütüne falan bağlıysanız, ben hiç bir işinize yaramam. Başınıza bela bile olurum. Teyzem emniyet güçlerine bağlı çalışan bir polis, beni bulana kadar önüne çıkacak hiç bir engeli tanıma..." Diye söylenirken aniden sustu ve gözlerini kocaman açarak yavaşça başını çevirdi. Neden durduk yere kendi hakkında bilgi veriyordu ki. Lanet çenesini bir türlü tutamazdı. Aniden kolonların arkalarından uğultu ve kıkırdama sesleri gelmeye başladığında irkildi. Bu da neydi böyle?

Kadim Aslı'ya ilgiyle bakarken gülümsedi.

"Gerçekten ilginç, deli gibi konsantre olmama rağmen seni duyamıyorum." Dedi kendi kendine başını eğerek. Duyamıyor mu? Dalga mı geçiyordu bu herif? Başını tekrar Aslı'ya çevirdiğinde onun anlamsız bakışlarına gülümsedi ve oldukça yavaş cümlelerle: "Onlarla bağlantı içerisinde değiliz dersem yalan kokar sanırım. Bu arada teyzenle tanışmak isterim." Dediğinde, Aslı kaşlarını çattı.

"Ne istiyorsun benden?"

"Yanlış soru, sen benden ne istiyorsun?" Soru karşısında afallamıştı Aslı. O sırada küçük bir çocuğun kıkırdamasını duydular. Taht'ın hemen arkasından kucağında oyuncağıyla barda gördüğü o tuhaf çocuk belirdi ve sahiplenici gözleriyle o meleğimsi adama bakmaya başladı. O tuhaf melekse gülümseyerek kollarını çocuğa uzattığında çocuk da gülümseyerek yanıt verdi. O an yıkıcıydı. Öyle ki ona bakmak, bir felaketin gelişini izlemek gibiydi. Onu kollarının arasına aldığında çocuk gözlerini kapatıp göğsüne başını yaslayarak adama sıkıca tutundu. Kucağında ki ayı düştüğünde uzun boylu, siyah takımlı, uzun saçlı garip bir adam hemen yanında bitti ve oyuncağı alarak elinde tutup boş bir ifadeyle beklemeye başladı.

UYANIŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin