Başıboş dolaşan bir ruh ancak,
sevgilinin kollarında teselli bulur...Çamurun içinde bir lotus çiçeği olsa, bürünse gözleri çocuk gözlere, sarı bakır toprakta, secdeye varsa yüzü, ah olsa, "yağmurlu bir gecenin sabahı"
***
Lotus çiçeği: Kirli sulardaki saflıkKimseye görünmediğinden emin olan adam hızlı adımlarına ara vermeden devam ederken, ara ara da içten gelen bir dürtü ile arkasını kontrol etmeye devam ediyordu.
Saray'ın kuzey kısmında kalan sık ağaçların olduğu ve konakların uzak kaldığı bölgeye yaklaştığında, uzun duvarın çift kanatlı kapısına sırtını vermiş ve yüzünü gizleyen bezi hafifçe aşağı çekmişti.
''Her şey istediğimiz gibi.''
Vakit kaybetmeden konuya giren adam ile birlikte, duvarın diğer tarafında aynı onun gibi yüzünü gizleyen ve sessiz olmaya dikkat eden kadının yüzünde memnun bir ifade belirmişti.
''Adamları ne yaptın?''
''Hepsi sana sadık kişiler, ölmekten çekinmeyecekler.''
Çok vakti olmadığı için oraya bile neredeyse koşar adım ulaşan kadın nefesini düzenlemiş ve yapılması gereken son şey için, ''Ya mesaj?'' demişti soru sorar tonda.
''Saray hanımları beni çok sever, bilir misin?''
Adamın son söylediği ile keyfi iyice yerine gelen kadın sinsi gülümsemesine engel olamazken, ''Aferin iyi iş çıkardın. Yarın dikkatli ol.'' dediği gibi yüzünü gizleyip hareketlenmişti bile.
Şimdi ise, onun için az da olsa rahat bir nefes alma zamanı gelmişti.
***
Kraliçe Sooju, yanında küçük Prens ve onları bir saniye bile yalnız bırakmayan yaklaşık on kadar askerle birlikte hanesine doğru ilerlerken, sessizliğine tezat olarak içi içini yiyordu.
O, Kral olmayı zerre kadar hak ettiğini düşünmediği herif'in sözünü dinlemek zorunda olmaktan ve biricik oğlunun başına gelen şeyden bir hükümdar olarak sorumlu olmasından dolayı, Taehyung'un sonunu kendi elleriyle getirmek istiyordu.
Lakin henüz sağlıklı düşünemediği gibi, bunun arkasında kim olduğunu bilmiyordu.
Düşman sınır beylikleri ya da Prens'lerden biri olabilirdi, hatta ve hatta oğlu Namjoon hırsı uğruna ondan habersiz kardeşine göz dağı vermek için böyle bir şey yapmış bile olabilirdi ve bu fikir ile sertçe yutkundu Kraliçe o an.
Konağın kapısına geldiklerinde Yeonjun'un sesi ile dehşet yerleşen yüzünden sıyrıldı sonunda kadın, "İyi geceler Kraliçe'm."
Başıyla Genç Prens'i onaylayan Sooju, ağaların açtığı kapıdan içeri girerken, halen ihtimaller içinde deliriyor ve ne kadar oğlu Hoseok'u Kral konusunda uyarmış olsa da ona yakın olmasının getirdiği sonuçlardan bir çıkarım yapmaya çalışıyordu. Ancak başarılı olamadığı gibi, büyük oğlunun nerede olduğunu da bilmiyordu.
Oda da ilerleyip üstündeki gösterişli kıyafet ona bir külfet olduğunda, saçlarındaki tokalardan onları yolarcasına çıkarmış, öfkesini üstündekilerden çıkarır gibi kıfayetlerden de bir çırpıda kurtulmuş ve ince bir gecelik seçerek geçirmişti üstüne.
Geniş hanesinde dört dönmenin bir çıkar yol sağlamayacağını sonunda anlayan Kraliçe, yarın için güçlü bir zihne ihtiyacı olduğunu bilerek adımlarını yatağa doğru atmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Akiru No Hana を
Fanfictionİniltiler şeytanı doyuruyordu. Melekleri ise, çoktan utandırmıştık. Lakin çiçekler... Büyük bir zevkle şahitlik ediyordu bu unutulmaz an'a. #tarihi #romantik #gizem #𝚃𝙰𝙴𝙺𝙾𝙾𝙺 #BL 18.04.20 ©Jey