58- B&Ç Sürpriz

6.5K 310 126
                                    


...

Seelaam :)

Buyursunlar:)

●○•°•○●○•°•○●

...

Bugün pazar ve bizim ilk beraber izinli günümüz.

Uyandığımda sırtım Başak'a dönüktü. Sabahları bu şekilde uyandığım zamanlarda Başak'ı uyandırmadan ona dönme çabamı, bir süre sonra oyuna çevirmeye başladım.

Gözlerimi açtığımda eğer bu şekildeysem dilek tutuyorum içimden, 'Başak uyanmadan dönmeyi başarırsam; bugün beni elli kere öpsün' diyorum mesela. Bu da sabahlarımı daha da eğlenceli hale getiriyor.

Günlerdir oynuyorum, şimdiye kadar hiç başaramadım ama olsun. Başak beni yine de günde elli kere öpüyor zaten. Eğer eksik kalıyorsa gece yatınca ben tamamlıyorum onu. Bir ya da iki kere ucuna kadar geldim kazanmanın ama son anda açtı gözlerini. Fakat çok azimliyim, inanıyorum. Bir sabah olacak...

Şimdi yine aynı oyuna başladım. Ama bu kez yine çok dibimde olduğu zamanlardan biri ve çok zor ihtimal kazanmam. Başladım usul usul hareketlenmeye. Ama görseniz üçüncü dünya savaşındayız ve ben düşman ülkenin arasına sızmaya çalışan bir bordo bereliyim. O kadar dikkatli davranıyorum ve ciddiye alıyorum ki işimi inanamazsınız.

Bakın şimdi, önce kendimi Başak'tan biraz uzaklaştırmam sonra da yavaş yavaş ona dönmem gerek... Hadi bakalım başlıyoruz. Ya Allah...

Uyandı...

Yine olmadı tabii ki...

Çok yakınımda olduğu için elbette hemen açtı gözlerini. Kocaman yatağın içinde, tek kişilik alanda uyuyoruz biz. Neredeyse üst üste uyuyoruz, valla bak. Hiçbir şey yoksa bile birimizin kolu bacağı diğerinin üstünde. Ama ben bu şartlarda nasıl kazanıp öpücükleri toplayabilirim ki? Benden bu şekilde bordo bereli değil, olsa olsa bordo-mavi bereli bir laz uşağı olur...

Neyse... Moral bozmak yok! Bugün de olmadı ama elbet bir gün olacak... Günler çuvala girmedi ya...?

Başak uyandıktan sonra bir anda kaşlarını biraz çattı bana bakarken. Bir şey oldu ama ne? "Günaydın öpücüğümü verecek misin yoksa ben zorla mı alayım?"

Oyuna daldık hatunu öpmeyi unuttuk iyi mi? Tabii ki hemen uzandım dudaklarına. "Günaydın aşk..."

Gülümsemeye başladı bile hemen. "Mmm... Aferin! Günaydın bebeğim."

"Bugün izinliyiz.", dedim hevesle.

"Aynen öyle küçük hanım."

"O zaman işe geç kalma derdimiz yok."

"Evet."

"İstediğimiz yerde, istediğimiz kadar aylaklık da edebiliriz?"

"Evet Çağla."

"O zaman vücudunu gün boyunca elden geçirebilirim..."

"Hayır."

"Ne demek hayır?"

"Hayır dedim işte. Dışarı çıkacağız. Kalk hadi."

"Niye yaa...?"

"Kalk dedim Çağla. Mızmızlık etme yine. Hadiii..."

"Ya dışarıda çok öpemiyorum seni ben. Gitmeyelim bir yere. Miskinlik edelim."

Kalkarak elimden tutup dolaba doğru sürüdü beni yine. "Yürü Çağlaaaa."

SiYAH LEKE / GxGWhere stories live. Discover now