ÖLÜM VE YAŞAM

1.bölüm

Gözüme vuran güneşi elimi kaldırıp engellemeye çalıştım gözlerim etrafı taradı yıkık dökük evlere baktım çocukları izledim ayaklarında ayakkabı bile yoktu...

-komutanım ...

Bakışlarım Erene döndü...

-geldiler...

Elimdeki silahı sıkıca kavrayıp ilerledim gelen araç yavaşça önümüzde durdu kaşlarım çatık izledim araçtan 4 Amerika askeri indi ...

-hi..

Başımı salladım bozuk Türkçesi ile konuşmaya başladı...

-siz Rüya komutansınız ..

-siz de Josh öyle değil mi ..

-evet...

Başımı salladım elini uzattı umursamadan bakışlarım adama tekrar döndü..

-görevim sizi buradan sağ salim çıkarmak...

Elini indirdi...

-peki öyle olsun...

Başımı çevirip Kaplana seslendim...

-emredin komutanım...

-içeriye gireceğiz bu gece burada konaklayacağız araçı da yok edin ...

Josh araya girdi...

-ama bu devlet malı zarar veremem bana emanet...

Yüzümü buruşturup ona baktım ...

-etrafı görüyor musun burası terörist tarlası eğer bu aracın burada olduğunu görürlerse hiç birimiz sağ çıkamayız ...

Sustu Kaplana başım ile işaret verdim ...

-Ali sende arkadaşları içeriye al 3 nüz içerde kalın dördümüz de gece dışarıda nöbet tutacağız hepiniz tetikte olun ...

-emredersiniz komutanım..

Hep beraber içeriye girdik ...

Suriyeli kadın bize sofra kurmuştu kadın korkarak diğer odaya geçti Amerikan askerleri aralarında konuşuyorlardı ...

-Why is she afraid of us? (Neden bizden korkuyor?)....

-Because of the genocide committed by your state. ( Devleti'nizin yaptığı soykırım yüzünden)

Askerin bakışları bana döndü ağzını açıp konuşacakken...

-I understand what you say. (Ne dediğinizi anlıyorum).

-They are in civil war, we are not the culprit. (Onlar iç savaşta bu bizim suçumuz değil)

-I saw your missiles with my eyes. (Füzeleri'nizi gözlerimle gördüm).

Josh askerlerine dönüp...

-shut up. ( Kesin sesinizi)...

-but, ( ama)...

- Accept it or not, but your State is responsible. ( İster kabul edin isterseniz ise etmeyin, ama sorumlusu Devleti'niz.)...