*
Özledim siziiiiiiii...
Evden gitmeden önce son kez baktığım bakışlarının uysallığı, aslında durmayacağının
öyle iyi bir kanıtıydı ki, onu tanıyordum. Kesik kesikte olsa bir yılı aşkın beraberliğimiz bulunuyordu. Herkesten, her şeyden daha yakın olmuştum ona.. Bana duygularını gizlemez, genel olarak hep gösterirdi. Ne olduysa yalansız yüzüme karşı söylerdi. Çoğu karakterini de çekinmeden yansıtırdı. Can alan bir infazcı olduğunu bilirken bunu yine hiç çekinmeden gözlerimin önünde de yaparken onu tanımamak imkansızdı. Yakınlığımız sadece konuşmaktan ibarette olmamıştı. Tenimizi dahi hissetmiştik. Çekinsemde bu konu da onu mu suçlayacaktım? Kendim de bunu arzulamıştım.
Biliyordum. Bizim ilişkimiz normal bir kadın erkek ilişkisi olmamıştı. Onunla sevgili olmuştum. Kulağa tuhaf ve komik geliyordu. Sevgililik?.. Ne olursa olsun hayatımdaki ilk erkekti. Ondan önce yaşadığım hoşlantılardan ibaret olan duygularım daha ileri gitmemişti. Ona bile karmaşık duygular hissediyor veya adını dahi koyamıyordum.Aslında onu tanıdığımı zannederken de hiç bilmediğim bir özelliğine de şahit olabiliyordum. Kendisini bazen de gizleyen biriydi. Bu konuda öyle iyiydi ki, her şeyi bu denli akıllıca yapabilmesi akıl alır şey değildi. Beni çok şaşırtıyordu. Ve istediği zamanda gizlediği o kimseye benzemeyen karakterini dışa vuran biri. Aklının başka çalıştığını hep söylerlerdi. Kasabaya geldiği ilk an, kara kılıklı bir adamdan çok bahsetmişlerdi. İnsanı delirtiyormuş, aklı kimseye benzemiyormuş. Çok güçlü bir soyu varmış. Buraya, kasabayı almak için gelmişler. Geliştirerek kendilerine kuracaklarmış. Ailenin başı Ammar denilen adammış.
Sanıldığından daha uyanıkmış. Biliyordum ki, yapmaya çalıştığım şeyler işe yaramayacaktı. Onunla savaş vermek, istediğim bir durum değildi. Kazanıyordu. Her şey de mutlaka kazanıyordu. Kendimi temkinli ve uyanık bir vaziyete sokmaya çalışacaktım. Ancak biliyordum ki çok zordu. Her yaptığım hamlede galip gelen kendisi olmuştu. Beni sadece bakışlarımdan anlayan biriydi. Bu kez, sağlam adımlar atacaktım. İşe de yaramış gibiydi. Bir şey yapacağım korkusu içini sarmıştı. Öyle emindim ki, içindeki o ukte ile yaşayacaktı. Tıpkı benim hissettiğimi hissedecekti.
Bu, hoşuma gitmişti.Eve gelerek kendimi odama kapattığımda aklımda var olan şey onun benim bile benimseyemediğim varlığı bu kadar çabuk kabul etmesiydi. Bencil olur sanıyordum. Neticede o kendisini düşünen biriydi. Ona ayak bağı olacağını düşündüğünü düşünmüştüm. Bu iş kolay olur, o da zaten istemez derken bana dizlerine kapanabilirim demişti. Onu doğurmamı istiyordu. Hayatımda henüz daha ne yolunda gitmişti ki? Neyi başarabilmiştim? Bana güvenen insanlara ümit vermiştim. Her şeyi geride bırakıp nasıl devam edebilirdim? Çok büyük utanç hissediyordum. Mahçupluk hissi içimden bir türlü gitmiyordu. Kendimi kurtarmak isterken insanlara zarar veriyordum. Cenan meselesi, bir an önce kapanmalıydı. Ammar ile devam etmem gerektiği için demiyordum. Ammar, benim için bitmişti.
Fakat bu haldeyken Cenan ile devam edemezdim.
Bu, büyük bir ayıptı. Ammar, zaten durmayacaktı. Cenan için büyük zarar yaratabilirdi. Benim yüzümden insanlara zarar gelmesini kaldıramazdım artık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOLUDUĞUM KORKU
ChickLitYağmurlu ve sisli bir zamanı hatırlıyordu. Ruhunun ebedî çöküşlere meğer o an da tutulacağını bilemezdi. Hiç olmayacak birinden aşk itirafı aldığı gün kaderi değişmişti. Reddettiği adamın geri dönüp pes etmeyişini görünce içini korku kapladı kadının...