BÖLÜM-11-

1.1K 50 1
                                    

Işte, bitiyordu herşey

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Işte, bitiyordu herşey. Son buluyordu. Resti çekmiştim hayata. Kendi sonu mu kendim getirmiştim. Sadece fotoğrafını gördüğüm ailem acaba öldüğümde öğrenirler miydi beni?

Üzülürler miydi?

Bedenim sert suya çarpınca çırpınmadım. Bıraktım kendimi tıpkı bir ölü gibi. Bedenimin derin suya çekilmesini izledim. Su kulaklarımı doldurmuş dudaklarımdan ve burnumdan içeriye sızmak için zaman kolluyordu.

Daha fazla dayanamadım. Gözlerimi kapatıp denizin beni hapsetmesini bekledim. Ağzıma ve burnumdan giren sular beni boğuyordu. Bunu resmen yaşıyordum. Rüya yada bir hayal değildi bu.

Hiç olmayacak kadar gerçekti.

O an bilincimi kaybetmek üzereyken bir elin beni çektiğini hissettim. Ve suyun üzerine çıkarmasını.

"Hayır! Azra! Ölemezsin sen! Azra!" Aşinası olduğum ses çok uzaklardan geliyordu sanki.

Boğazımdan yükselen su beni deli gibi öksürtürken zar zor nefes alıyordum. Gözlerim yanıyordu, boğazım deli gibi acıyordu. Yüzüme dokunan ellerin varlığı huzurlu kılıyordu ruhumu.

“Şükürler olsun! İyisin, Azra." Gözlerimi açtığımda Barzanın gecenin karanlığında bile ay gibi parlayan gözlerine takılı kaldım. Gözlerimi kırpıştırırken hiç beklemediğim bir şey oldu. Berzan kayalıkların üzerindeki başımı alıp göğsüne yasladı. Üzeri yaştı. Beni o kurtarmıştı. Güçsüz parmaklarım onun üzerindeki gömleği kavrayıp sıktı. Ondan başka kimsem olmadığını bir kere daha görmüştüm.

O beni önemsiyordu! Yoksa kim kendisi için değersiz olan birinin ardından atlar ki?

Berzanın soğuğa rağmen sıcacık dudakları saçımı buldu. Sorgulamadım. Sadece o anın güzelliğini yaşadım.

"Canıma kastın mı var!" Diye hırladı sessizce. Kaşlarım havalandı

"Ne?" Yüzüne bakmak istedim ama o buna engel olup saçıma tekrar dudaklarını bastırdı.

"Eğer atlamanın sebebi bensem. Seni kimsenin bulamayacağı, rahat edebileceğin bir yere gönderirim-" göğsüm onsuzluğun korkusuyla cayır cayır yanmaya başladı

"Hayır! Ondan değil! Ne olur yanından ayırma beni." Berzan duraksadı. Nefes bile almadı. Bunu saçıma değmeyen nefesinden ve başımı yasladığım göğsünden anlamıştım. Kaşlarım çatılırken başımı kaldırıp yüzüne baktım. Gözünü kırpmadan gözlerimi darma duman ediyordu.

Onun sessizliği beni yanında istemediği gerçeğini körüklüyordu. Kalbime ardı ardına neşter darbeleri vuruluyor gibi acı çekiyordum. Umut diye ördüğüm duvar parçalara ayrılırken gözlerimi çekip aynı zamanda kendimi de çektim

"Önemli değil ya bende zaten öylesine söylemiştim.” Diye fısıldadım. Ağlamak istiyordum. Deli gibi, hüngür hüngür.

Berzan kolumdan çekip tekrar göğsüne yaslayıp sıkı sıkıya sarıldı. Onun teninin sıcaklığı kalbimi eritmeye yetmişti.

"Kal, Gitme Azra. Benimle kal." Yüzümde buruk bir tebessüm oluşurken ellerimi beline sardım.

Belki de yaşadığım en güzel anlardan bir tanesiydi. Yanacaktık, cayır cayır yanacaktik. Ama küllerimizden doğup yine birbirimizin olacaktık. En azından bu benim için öyleydi.

.

♡Bölüm sonu♡

Vote ve yorum bırakmayı unutmayın❣

Sizi seviyorum ❤

MASUM DEGILIZ +18Where stories live. Discover now