KH -15-

597 27 5
                                    

Bölüm geç geldiği için üzgünüm.Yazmak için oturuyorum bilgisayar başına donup kalıyorum.Hayal gücü sıfır hiç birşey yazamıyorum.Sonra gecenin köründe aklıma fikir geliyo.Ama sonra da onu unutuyorum falan derken bölümü tamamladım.Vote ve yorumlarını eksik etmeyin.

Keyifli okumalar..

Karşı masadaki Emir bizi tanımaya çalışır gibi gözleri kısık bir şekilde bizi izliyordu.Bizi tanıdığını,içkisini fondipleyip masadan kalkarak yanımıza gelmesinden anlamıştım.

"Emir,demek sende burdaydın!" 

"Senin ne işin var böyle bir yerde?"

"Öylesine takılıyoduk bizde"

"Babanın haberi var mı burda olduğundan?"

"Yok.Ama olsada umursayacağını sanmam"

"Hazırlan hadi.Seni evine bırakayım.Daha fazla burada kalamazsın!" İstemediğimi belli edercesine dudak büzdüğüm de kaşları çatık bana bakmıştı.Kesintisiz kahkahamı bastırmamı bir süre bekledikten sonra,benim yerime ceketimi alarak,kolumdan tutup masadan kaldırdı.

Normalde olsa,kimse bana zorla birşey yaptıramazdı.Ama şuan düşünme kabiliyetimden yoksun olduğum için onun beni dışarı sürüklemesine izin veriyordum.

"Asya ne olacak peki?"

Arkamı dönüp,telefonla konuşan Asya'nın yanına ilerledim.Yine ayılmaya başlamıştı.Ben onun kadar şanslı değildim ne yazık ki...

"Siz gidin,Melin.Şoför'ü aradım ben.Gelip alıcak beni" Konuşacak halim olmadığından baş sallayarak girişteki Emir'in yanına döndüm.Bileğimden tutarak beni barın dışına çıkartmıştı.

"Araba iki sokak aşağıda"  

"Benimle ilgilenmek zorunda değilsin.Başımın çaresine bakabilirim.Hem sen kız arkadaşının yanına dönsene"

"O benim kız arkadaşım değil"

"Görümcen mi?"

"Yok,kayınçom"

Attığım kahkaha boş sokakta uzun süre yankılanmıştı.Dengemi korumakta zorlanırken,ayağıma takılan taş ile dizlerimin üstüne düşmüştüm.Elbisemin boyu yüzünden açık kalan dizlerim kanamaya başlamıştı.Emir benim boyuma eğilerek cebinden çıkardığı peçete ile kanayan dizimi silmeye başladı.

Yerden destek alarak ayağı kalktım ve yürümeye devam ettim.Arkama bakmamıştım ama onu orda bırakmama şaşırmış olduğuna emindim.Sokakta zikzaklar çizerek attığım adımlardan kısa süre sonra arkamdan gelen ayak sesleri duymuştum.Biraz sonra önümden yürümeye başlamıştı.

Sonunda arabanın yanına varabilmiştik.Arka koltuğa geçmemi işaret etsede,onu dinlemeyerek ön koltuğa oturmuştum.Kendisi de şoför koltuğuna geçip,önce kendisininkini daha sonra ise benim emniyet kemerimi bağlayarak arabayı çalıştırdı.

Yol boyunca ikimizde tek kelime konuşmamıştık.Ben emniyet kemeri ile savaş verirken,Emir kapımı açarak beni arabadan indirmişti.Yalpayarak yürümeme devam ederken,bir yandan da elimdeki çantamdan anahtarımı çıkarmaya çalışıyordum.Ev anahtarını bulduğumda deliğe sokmaya çalışırken,anahtar elimden düşmüştü.Yanıma ne zaman vardığını farketmediğim Emir anahtarı yerden alarak kapıyı açtı.

Emir'in Ağzından

Hala biraz sarhoş olduğunu bildiğim Melin'e merdivenleri çıkması için yardım etmiştim.Evin sofasına açılan birçok kapı olduğundan hangisinin onun odası olduğunu anlayamamıştım.Melin aklımdan geçirdiklerimi anlamışcasına,beni sağ tarafa doğru yönlendirmişti.

Beyazların hakim olduğu odasına girdiğimizde burnuma dolan egzotik çiçek kokusu ile,yüzümde bir tebessüm belirmişti.Ona farkettirmeden yüzümdeki tebessümü sildim.Ayakkabılarını çıkarmasına yardım ederek onu yatağına yatırdım.Gözlerini kapatmış,parmağını yanağına,koyarak birşeyler mırıldanıyordu.Cümlelerini duymadığım için ona biraz daha yaklaştım.

"Orada uyuyabilir miyim?" İşaret parmağını kendi yanağından çekip,sol yanağımdaki gamzemin üstüne koyduğunda gülümsemiştim.Yarın ayıldığında bu söylediklerinin hiç birini hatırlamıyacaktı.Ama ben söylediklerini asla unutmayacaktım.

Melin'in Ağzından

Kulaklarıma dolan kapı zili ile gözlerimi açtım.Görüşümün netleşmesi için birkaç kere gözlerimi kırptıktan sonra odama giren Asya'ya bakışlarımı çevirdim.Başım da hala dün geceki müzikler tekrarlanıyordu.

"Başım.." Cümlemi tamamlamadan elimi şakaklarıma götürüp ovuşturmaya başladım."Çok ağrıyor." 

"Burda devreye ben giriyorum,şeker." Çantasından çıkardığı ağrı kesici ilacı,elindeki bardakla birlikte bana verdikten sonra yatağıma oturdu.

 İlaci yuttuktan sonra,boş bardağı komidin'in üzerine bıraktım. "Ne oldu bizden sonra?" 

Rujunu tazelemeyi bırakıp bana döndü. "23 cevapsız aramaya verilmeyen cevaplar sonucu biraz anne-baba azarı ve sürekli zonklayan bir kafa." Asya'nın ailesi benim babam gibi umursamaz ebeveynler değillerdi.Asya'nın üzerine düşerlerdi.Ama o bundan fazlaca şikayetciydi tabi."Sen ne yaptın?" 

"Hatırlamıyorum"

"Hı?"

"Hatırlamıyorum.Yani beni eve getirdi.Odama çıkardı.Sonrası yok bende."

"Kafa dağıtmamız lazım.Hadi hazırlan,alişverişe gidelim."

"Sanırım ilk defa bu teklife hayır demeyeceğim."

 

Kalp HırsızıWhere stories live. Discover now