🇪 🇱 🇪 🇻 🇪 🇳 

332 33 12
                                    

Black-Swan_9795 & Lilliaa0
ortak kurgusudur

Çantamın kulplarını daha sıkı tutarak Taehyung'un evinin kapısını çalmaya başladık. Büyük ihtimal yine uykuda kalmıştı. Kapıyı açan Taehyung'un annesi ile bir adım geri çekilip gülümsedim.

"Ah çocuklar Tae erken gitti, size söylemedi mi? "

" Hayır söylememişti"

"Neyse okulda hesabını sorarız ona hadi gidelim Yu Na. İyi günler efendim, teşekkür ederiz. "

Nezaketen başımızı eğerek oradan ayrıldık. En azından haber vermeyi düşünebilirdi buraya kadar boşuna yürümezdik

Ama en azından Jungkook ile okula yürüyerek gitmiştim ve yolumuzda uzamıştı bu benim için çok iyiydi

Sanırım Taehyung'a büyük teşekkür etmeliydim ama bunu bilmesine gerek yoktu

"Jungkook-ah teneffüste Tae'yi çok pis dövelim. Ona sormamız gereken koca bir hesap var."

Gülerek baş salladı. Hemde bana bakarak güldü!

Tanrım ölüyorum!

Gülüşü çok güzel. Okula vardığımızda etrafa bakarak okula yürüyordum. Nerde bu çocuk?

Kolumdan tutulmamla durmuştum onunla tanışmamın ardından sürekli kolumdan tutup durduruyordu sürekli beni bu da bıktırdı yani kolumda iz çıkacak yakında

"Yuna-ya şu kızı tanıyor musun? "NE! Ne kızı hangi kız. Oha!

"Bilmiyorum, tek tük arkadaşım var benim ama yan sınıftaydı bu kız sanırım "

Gösterdiği kıza dikkatli bakarak süzmeye başladım. Ben ondan daha güzel olduğuma göre sorun Yok,fakat yanındaki kimdi?

"Jungkook kızın yanındaki fazla tanıdık gelmiyor mu sanada?"

"Taehyung"

"Nasıl yani?"

"Kızın yanındaki Taehyung bizi bırakıp kızla gelmiş sanırım"

"Bak sen şu uzaylıya. Hah!"

Biraz üzmüştü bu tam şuram kırıldı kalbim yani. Okul binasına hızlı bir giriş yapıp aynı şekilde sınıfa girmiş ve sırama oturmuştum.

Yaklaşık 1 dakikanın ardından Jungkook gelip yanıma oturmuştu derin nefes alış verişinden koştuğu anlaşılıyordu niye koştun ki sen?

"Yah niye gittin bir anda. Koştum o kadar..."

"Şu an kimseyi çekecek durumum yok kusura bakma Jungkook-ssi"

"-ssi mi? O kadar mı kötü? Niye üzüldün bakalım dökül hadi. Bu resmiyetin sebebi neymiş bakalım? "

" Hayır ya... Sorma. "

" Çok geç küçük hanım, sordum bile"

"Kıskandım Tae'yi... Haber vermeden gelmiş öyle. Kırıldım yani"

Şirince bakmış ve gülmeye başlamıştı. E sınıf derseniz de herkes susmuş izliyordu bizi. Herkes dediğime de bakmayın 5-10 kişi vardı gerisi bahçede bir kaçı ise gelmemişti. Ellerini yanaklarıma koyarak sıkmaya başladı. Tamam, sakinim,sakin olabilirim

Ben daha onun yanında dolaşmaya alışamamışken yanağımı sıkması AMAN TANRIM!

"Ya ben varım boşver Tae'yi"

Ellerimle onu itmeye çalışıyordum fakat öyle sıkıyordu ki acımaktan bir hal olmuştu

"Ben doldururum onun boşluğunu"

Ve ardından sıktığı yanağıma kısa bir öpücük kondurdu. Ben donmuş kalmışken.

"Sende bir öpücük ver bakalım.. "

Demiş ve yanağını yaklaştırmıştı. Sınıftayız geri zekalı ve kalbim var benim! Şu yaşımda onun yüzünden kalp krizi geçirecektim en sonunda!

Usulca dudaklarımı büzerek yavaşça öptüm. İçim huylanmıştı sanki

Gülümsemeyi tutamayarak kulaklarıma varana kadar güldüm.

"Sanırım tüm sınıf bize bakıyor " diyerek gözlerini etrafta çevirdi

Utanmam gerekirdi belki ama ben sevinçten duramıyordum. Çığlık atsam yeridir! İçimde koca koca filler tepişiyordu. Sonrasındaysa kendi yerine geçmiş ve telefonuyla oynamaya başlamıştı. İtiraf edeyim ki platonik biri olarak bu çok hoşuma gitmişti ve ben gülmemi asla engelliyemiyordum

Zaman böyle geçerken Tae'nin gelmesinin ardından sınıf hocası gelmişti. Sonunda sınıfa gelmeyi akıl edebilmişti Bay Taehyung!

"Evet çocuklar nasılsınız bakalım?"

Sınıftan koca bir bağrışmayla "iyiyiz" kelimesi çıkmıştı

"Madem iyisiniz quiz yapmanın tam zamanı "

İsyan etmemize fırsat vermeden kağıtları tek tek dağıtmaya başladı. Hadi ama neden çalışmak için bize haber vermemişti ki?

"Bu quiz karneye geçmeyecektir fakat konu bilginizi bilmeme ise yarayacak. Karneye geçmiyor diye yapmamazlık yapmayın notlarınızı bizzat tek tek ailenizle paylaşacağım."

İşte şimdi bitmiştik!Babam kızmasa da evde annem gibi bir terminatör vardı ve bağırarak kızacağından adım kadar eminim "Hocam" dedim en acıklı sesimle "ailemize söylemeseniz"

"Siz benim dediklerime uyuyor musunuz? Hayır. Neden ben dediklerinizi yapayım ki?"

Tamam birazcık yaramaz olabilirdik ama o da hakkımız değil miydi yani? O kadar sınav stresi vardı üzerimizde

"Lütfen hocam" diye mırıltılar çıkmaya başladı

"Beni ilgilendirmez süreniz azalıyor."

Hocaya içimden en güzel övgülerimle küfür ederken aynı zamanda kâğıtta yapabildiğim sorular var mı diye bakıyordum.

Tembel olabilirdim ama en azından bu konuyla ilgili bir kaç bilgim vardı.

Hoca arkasını dönerken hemen kafamı Jungkook ve Tae'nin olduğu yere çevirdim. Ancak onlarda umutsuzca başlarını sağa sola salladılar. Demek ki çok güzel sıçmıştım

"Yuna, Jungkook ve Taehyung ayağa"

Tahtaya ismimizi kocaman bir şekilde yazarak sinsice bize baktı

"Kopya çektiniz ve sizi gördüm,şimdi müdürün odasına!"

"Hocam ne kopyası?"

"Hayır hocam yanlış görmüşsünüzdür."

"Size mi inanacagim yoksa gözlerime mi? Bakıştınız işte gördüm."

Kafamı umutsuzca eğerek müdürün odasına doğru ilerledim. Kopya çekmek için bakmıştım evet ama çekmemiştim ki!

Bu nasıl bir ironiydi!

"Sanırım bittik, cenaze işlemlerini başlatalım."

"Deme şöyle Taehyung müdür bir şey yapmaz en fazla fırça atar."

"Emin misin Kookie?"

"Eminim bana güven."

Jungkook'un sözlerinden sonra benimde içimde bir güven oluşmuştu ve sanırım dediği gibi en fazla bağırırdı

Ancak hiçte düşündüğümüz gibi olmadı müdürün odasına girdigimiz an bizi 4 kişi karşıladı

Annem, müdür ve Jungkook, Tae ikilisinin annesi

My Dear Neighbor || Jeon Jungkook ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin