21 - Öpücük

1.8K 184 349
                                    

Şarkı bitince yerinde oturan kalabalık dans eden çiftleri alkışladı, herkes birbirinden ayrılırken ben ve Sehun birbirimizin gözlerine bakmaktan ayrılamadık. 

Yavaşça tek elimi Sehun'un omzundan çekerken o da belimi serbest bıraktı. Diğer elim hala onun elindeydi, tam çekecektim ki bırakmadı. Birlikte masamıza dönerken hafifçe ele ele tutuştuk. Yerime oturana kadar elimi tuttu, tam bir balo nezaketi diyeceğim ama nezaketten ötesi olduğunu hissetmekten kendimi alıkoyamıyorum.

"Geldiğin için teşekkür ederim."

"Davet ettiğin için ben de teşekkür ederim." dedi.

Düğün pastası kesildikten sonra Sehun'un etrafa bakındığını görünce sıkıldığını sandım, "İstersen eve gidebiliriz." dedim.

"Yok ya, oturuyoruz daha. Şey yok mu?"

"Ne?"

"Senin şu arkadaşın olan hoca."

"Hangisi?"

"Yuna mı Yura mı, neydi ya unuttum?"

"Öyle bir arkadaşım yok aslınd-"

"Her gün görüntülü konuşuyorsun ya evde. Ha bire İngilizce Korece bir şeyler konuşup gülüyorsunuz."

Kimden bahsettiğini anlayınca gözlerim ışıldadı. "Ha sen Yuta'yı diyorsun!"

İlk defa duymuş numarası yaptı. "Yuta mıydı adı, hiç hatırlayamadım?"

"Ayrıca Yuna ve Yura kadın ismi Sehun. Yuta Hoca erkek."

Bu bilgiye sahte bir şaşkınlıkla, "Hadi ya? Erkek miydi cidden?" diye karşılık verdiğinde hafifçe güldüm.

"Erkek olduğunu biliyorsun, ben konuşurken görmüştün bir keresinde."

"Yani aklımda kalmamış demek. Önemli biri değil sonuçta."

"Aa olur mu? Benim için çok önemli. Bu yıl bana çok yardımı oldu, üstelik yeni dönemde de birlikte bir projeye başladık. Her gün düzenli olarak yardımcı oluyor."

Kısık bir sesle başka tarafa bakarak, "Zaten etrafın şövalye dolu." dedi.

Dediğini duysam da ne demek istediğini anlamadığım için, "Efendim?" diye sordum.

"Yok bir şey."

O geçiştirince ben de üstelemedim ve az önceki sorusuna yanıt vermek adına açıklama yaptım. "Bu arada Yuta bir Japon ve Japonya'da yaşıyor yani bizim okuldan değil. O yüzden düğün sahibi onu tanımıyor, gelemezdi."

Rahatlamış gibi genişçe güldü. "Burada yaşamıyor mu? Öyle desene baştan ya!"

Kafam karıştı. "Baştan mı? Nasıl yani? Şimdi konuşuyoruz diye şimdi diyorum. Başka zaman bahsetmiş miydik?"

"Yok bir şey yok tamam. O zaman boy göstermem- aman yani işimiz bittiyse ne zaman istersen gidebiliriz."

Boy göstermek dedi, yani benim yanımda durarak etrafa cevap vermek istemiş. Beni Yuta'dan kıskanıp bugün özellikle mi gelmiş yani? Teorilerim kanıt kazandıkça içimi bir huzur kaplamaya başladı. Bugün harika bir gün olmaya devam ediyor.

Gözlerimi kaçırarak ortamı inceledim düğün fotoğrafçısı gelin ve damadın ailesini ve yakınlarını toplu olarak çekiyordu.

Gülümseyerek, "Ben hatıra olsun diye gelin ve damatla bir fotoğraf çekeyim, sonra gidebiliriz." dedim.

"Dur seninle geley-"

Bir anons yapılınca ikimiz de sustuk, damadın arkadaşı olan ve bizim üniversitedeki hocalar toplu fotoğraf çekimi için sahneye çağrıldı. 

Lades / Sehun ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin