9. Yeni Bir Hikâye

10.1K 1.2K 369
                                    

Oy vermeyi unutmayın artık +1000 oyu görelim tekraar ♥

*

1 aydır Açi bölümü bekleyip yeni kavuşan okurlara yazardan Ezgi bölümü şoku :D Açi'ye döneceğiz hemen söz çok bekletmeyeceğim. Bomba şeyler olacak bakın bana güvenin. :)

*


EZGİ

Mezuniyet gecesi

Açelya'nın yatağında otururken olanları düşündüm. Tüm bunlar oluyor muydu gerçekten? Tüm bunlar yaşanıyor muydu?

Yataktan kalkıp boy aynasında kendime baktım.

Kimdim ben?

Kendimi en iyi benim bilmem gerekiyordu ama tam şu anda, kendimle ilgili herhangi birisinin bildiği kadar şey bildiğimi fark ediyordum. Ezgi Altınkaya. Adım ve soyadım, sadece bu kadar.

Hayatından ve içindeki hemen hemen herkesten nefret eden Ezgi... Model olacak, reklamlarla başlayıp oyunculuk kariyerinde yükselecek. Herkesi, her şeyi ardında bırakıp gidecek ve sonrasında da yine kendisi için yaşamaya devam edecek Ezgi. Herkese stratejik yaklaşacak, kimseye âşık olmayacak. Aşkın insanı ne tarzdan bir sefilliğe sürüklediğini görmüştü hem de en yakınından: Annesinden. Annesi de bir zamanlar iyi bir âşıktı. Babası da bir zamanlar iyi bir âşıktı. Peki sonra neye dönüştüler? Aşk bir yanıltmacaydı.

İnsan sadece kendi için yaşamalıydı. Çünkü herkes öyle yapıyordu.

Duvarları olmalıydı. Duvarlar onu korurdu.

İşte böyle düşünceleri vardı Ezgi'nin.

İnsanlığa ve insan ilişkilerine dair katı düşüncelerim vardı. Şimdi ise burada durmuş, Açelya'nın odasındaki boy aynasında kendimi sorguluyordum. Yakın zaman öncesine kadar hiç hoşlanmadığım Açelya'nın... Ve aynı zamanda bana şimdiye dek yapılan en büyük iyiliklerden birini yaparak evinin anahtarını vermiş Açelya'nın...

Geri geri yürüyüp yine boy aynasından kendimi göreceğim şekilde yatağa oturdum tekrar. Her insan büyük bir dünyayken, hepsinden büyük olan gerçek dünyayı sadece kendi küçük dünyama göre yargılamış, düşüncelerimi ona göre şekillendirmiştim. Benim dünyamda annem ve babam vardı ve ben herkesle olan ilişkilerimi, onlarla olan ilişkimi baz alarak çizmiştim. Onlar kötüydü, bencildi, çıkarcıydı... Diğer herkesi de onlara göre değerlendirmiştim. Meğer insanların profillerini keskin hatlarla çizmek mümkün değilmiş.

Ve hayat hiçbir zaman planladığın gibi gitmiyormuş.

Kendimi yatağa bıraktım.

Ve ben hayata dair hiçbir şey bilmiyormuşum.

Senelerce tutunduğum düşünceleri bırakmak zordu ama bırakmak zorundaydım. Yataktan doğrulup yine aynada kendime baktım. Öyleyse ne yapıyorum hâlâ burada?

Koşup Açelyalardan çıktım. Evimizin kapısı gözüme çarptığında şansımı denemek için kapıyı açıp portmantonun üzerindeki anahtarları kontrol ettim. Oradaydı. Annemi sevgilisi kendi arabasıyla almıştı, annemin arabasının anahtarı oradaydı.

Anahtarı alıp otoparka indim. Arabanın şoför koltuğuna oturduğumda az önceki coşkum yerini korkuya bırakmıştı. Daha önce tek başıma trafiğe çıkmamıştım hiç. Hatta yanımda Bora varken bile tenha yolları tercih etmiştim hep.

Direksiyonu sıkıca tutup karşıya baktım.

"Hadi Ezgi! Bunu yapabilirsin! Bunu yapmak zorundasın!"

İLHAM PERİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin