7. Bölüm

78K 3.7K 1.7K
                                    

*YAZARDAN*

Defenin evden hızla çıkmasının üstüne hepsi şok olmuşlardı. Zaten böyle bi patlama bekliyorlardı ama söyleyeceği şeylerin canlarını yakacağını düşünmemişlerdi. Canlarını yakmasının nedeni ise söylediklerinin doğru olmasıydı...

İlk kendine gelen Demir oldu ve koşarak dışarı çıktı. Dış kapının önünde ki hareketliliği farkedip oraya yöneldi. İkizinin üzülmesini istemiyordu. Ama elindende bir şey gelmiyordu.

Kapının önünde yatan ve kıvranan korumayı görünce bi terslik olduğunu anladı. Zaten abileri ve babasıda ona yetişmişti. Meriç konuşmaya başladı.

"Noldu burda? Defne nerde?" korumalardan biri yutkunup öne çıktı. Boğazını temizleyip konuşmaya başladı.

"Murat Bey, Defne hanım kapıyı açınca Muhammete tekme attı ve koşmaya başladı. O anın şokuyla bir şey yapamadık. Üzgünüz." bunları söylerken başı yere eğikti. Korkuyordu. Haksızda sayılmazdı. Karşısında Murat Soylu vardı. Mafya Lideri Murat Soylu...

Zenginlerdi. Mimarlık üzerine kurulu bi şirketleri vardı. Daha doğru bir tane değil. Bir çok tane. Ama bir ana şirket üzerinden yapılıyordu bütün işler. Yalnızca mimarlık değil. Diğer işlerde...

Koruma susunca Kaan ve Batu aynı anda konuştular.

"Koştu mu? Nereye koştu? Nefes alamıyor!" tam o sırada Demirin kalbine bi ağrı girdi. Ona bi şey olduğunu hissetmişti. Korumanın gösterdiği tarafa doğru hızlıca koşmaya başladı. Bir yandan da ona bir şey olmaması için dualar ediyordu.

Yaklaşık 5 dakika koştu. Abileride yetişmişti ona. Biraz ilerde yerde yatan ikizini gördü. Hemen oraya koştu, bi yandan da abilerine bağırıyordu.

"Abii burdaa! Defne burda!" hemen yanına oturdu ve nefesini kontrol etti. Kesik kesik alıyordu. Kaan gelir gelmez direkt Defneyi kucağına alıp arabaya koşmaya başladı. Kaan yolda Emiri aradı. Hastaneye gittiklerini söyleyip kapattı.

Hepsi korkuyorlardı...
.
.
.
.

*DEFNEDEN*

Yorulmuştum. Ve de bıkmıştım. Neden her şey benim üstüme geliyor? Neden bu kadar şeyi ardarda yaşıyorum? Neden ya neden?

Kulaklarıma sesler geliyordu. Ama ben ne uyanmak ne de karşımda görebileceğim kişilerin yüzünü görmek istiyordum.

Tamam kabul ediyorum, onların bi suçu yok. Ama sorgulamadılar. Araştırmadılar. Benim yaşadığım onca eziyeti bi kenara bırakıp onlara gitmemi bekleyemezler. Eğer öyle bi şey yaparsam kendime ve geçmişime ihanet etmiş olurum. O kadar yaşadığım acıyı görmezden gelmiş olurum.

Böyle düşünürken birden Emirin sesini duydum. Galiba biriyle tartışıyordu. Uyumak istiyorum ama ne kadar zamandır uyuduğumu bilmiyorum. Belkide yıllar geçmiştir. Uyuyan güzel gibi 10 yıl filan uyumuş muyumdur acaba? Ama bende uyuyan güzeli bırak olsa olsa uyuyan patates olur.

Gözlerim bana ihanet edip açıldığında, gözüme yine o beyaz ışık girdi. Bende hastanede olduğumu anlamış oldum.

"Işığı kapatsanıza." sesim o kadar kısık çıkmıştı ki bu sesin benim sesim olduğuna kimse beni inandıramaz. Acaba haberim yoktuda bana dublaj özelliği filan mı gelmişti? Saçmalamayı bi kenara bırakıp kapanan ışıkla gözlerimi açtım. Karşımda Emir ve onlar vardı. Emir hemen yanıma gelip alnımı öptü.

"Nasılsın güzelim?"

"İyiyim yakışıklım. Sadece bogazım ağrıyor biraz. Ne zaman eve gidicez?"

Abilerim ve İkizim ||tamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin