13

499 64 45
                                    

Cassie'yi, Sam görüş alanıma girdiği anda geriye yaslayıp öpmeye başladım. Elimi saçından geçirdim ve sertçe geriye doğru çektim. Aklıma dün gece Cass'in saçını da böyle çektiğim gerçeği geldi, ama bu fikri hemen zihnimden uzaklaştırdım.

Onu öperken, Cass'in yatağa attığı iki kadını getirip getirmediğini merak etmiştim. Ama onlara bakmak yerine bu sarışın güzelle ilgileniyordum. Cassie öpücüklerini boynuma indirdi.

"Kulağının arkasını dene, erkekler buna bayılır."

Cass'in sesini duyduğum zaman kaşlarımı çattım.

"Hayır, Sam bundan hoşlanmıyor."

Jess bunu söylerken Cassie bir anda kulağımın arkasını öptü. Beklemediğim için seslice inledim ve onu nazikçe ittim. Kaşlarım çatık vaziyette Castiel'e bakıyordum. O ise zafer kazanmış gibi gülümsüyordu.

"Merhaba, ben Jessica."

Jess elini yanımdaki sarışına doğru uzattı. Kız öpücükten dolayı kendine zor gelmişti, ama havadaki eli hemen tuttu.

"Cassie."

Cass bıyık altından gülüyordu. Bu isim benzerliklerinin tesadüflüğü beni de oldukça şaşırtmıştı.

Sam ve Jess karşımıza otururken, Cass benim tam yanıma oturmuştu. İki Cass arasındaydım, dilek tutmanın tam zamanıydı.

Jess, Cassie ve Sam derin bir muhabbete girmişti. Çünkü Cassie de hukuk öğrencisiydi. Benden oldukça uzak konulardı, bakışlarımı martinime çevirdim.

"Güzel kız."

Cass bana eğilip bunu söylediğinde ne kadar arsız olduğunu fark ettim. Ağzı votka kokuyordu, kızlarla içmiş olmalıydı.

"Biliyorum, sarışınlara taparım."

Kaşlarını kaldırıp gülmeye başladı. Kendisi esmerdi, o yüzden yaptığım gönderme ile oturuşunu düzleştirdi.

"Dün gece öyle dem..."

Elimi havaya kaldırdım.

"Dün gece yaşanan her şey hataydı. Bunun sabah farkına varamadım. Ben bir gay değilim adamım, benim ilgi alanıma her özelliği ile sahip kadın tam yanımda oturuyor."

Cassie'yi işaret edip göz kırptım. Kız dehşet güzellikteydi.

Kafasını salladı.

"Bunun farkına varmana sevindim."

Önümde duran martiniyi hiç düşünmeden kafasına dikti.

"Sen neler yaptın?"

Gülümsedi.

"İki arkadaşımla grup araştırmamız vardı, bilirsin... Yoğun bir öğleden sonraydı."

Kafamı salladım. Benimle birlikte olmak istemeyip iki kızı odasına atmasına hâlâ inanamıyordum. Bana yaklaşıp duran kendiydi. Yoksa, değil miydi?

"Dean ile bir haftanın her gününü birlikte geçirdik. Ondan hoşlandım."

Cassie bunu söylediğinde minnetle ona baktım.

"Bebeğim, ben de senden hoşlandım."

Utangaç bir bakış atıp dudağıma minik bir öpücük bıraktı.

"Aslında... Merak ediyordum da. Bu haftasonu olacak olan el-classicoya benimle gelmek ister misin? Kadınların genelde futbola ilgisi olmaz ama..."

Gözleri ışıldadı. Sevinçle yerinde zıpladı.

"Tam bir Barça taraftarıyım. Ve o maç için çoktan iki biletim var. Seninle gitmeyi çok isterim Dean."

BROTHERS | DESTIELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin