30

451 53 103
                                    

"Pizza güzel fikirdi."

Kafamı salladım.

"İlk randevu için idealdir."

Yatağa sırtımı dayamış vaziyette yerde oturuyordum. O da sırtını bana yaslamıştı ve pizzalarımızı yemekle meşguldük. İkimiz de aç olduğumuzu itiraf edip pizza siparişi vermiştik.

"Cass... Sormama izin ver..."

Kafasını geriye doğru atmasıyla kendini omzumda buldu.

"Bunu randevu sonunda konuşsak? Şu anın heyecanını bir daha yaşayamayacağız, o yüzden tadını çıkarmak istiyorum."

Onu kendimden uzaklaştırıp kaşlarımı çatarak yüzüne baktım.

"Bir daha benimle mum ışığında pizza yemeyecek misin?"

Gülümserken pizzasını bana doğru uzatıp onu ısırmamı sağladı.

"Aptallaşma. Bir daha "ilk randevu" yaşayamayacağız demek istedim. Yoksa bu yiyecekten soğuyana kadar benimle pizza yiyeceksin. Ya da benden soğuyana kadar."

Kolumu omzuna attım ve onu kendime doğru çektim.

"O dediğin pek mümkün değil, Rogers."

"Takma isimlere başladığına göre gerçekten benden hoşlanıyor olmalısın."

Gözlerimi devirdim.

"Bir daha söylesene?"

Ondan hoşlandığımı söylediğim andan beri üçüncü kez tekrar söylememi istiyordu.

"Son sorduğundan beri hâlâ senden hoşlanıyorum Cass."

Kafasını omzuma bıraktı.

"Başlatayım mı?"

Pizza kutularını önümüzden itip kafamı salladım.

"Başlat bebeğim."

Heyecanlanmış gibi kalbini tutarken bu aptal haline güldüm. Filmi başlatmak için kumandadan tuşa bastı.

"İlk randevu, ama birlikte izlenen ikinci film."

Doğru söylüyordu. Barcelona'da Sam ve Jess ile birlikte bir film izlemiştik.

"İlki her zaman favorim olacak."

Sesli bir şekilde güldü.

"Bu kadar beğendiğin filmin adını söyler misin?"

Film yerine onu seyretmiştim ve film hakkında ismi dahil hiçbir detayı hatırlamıyordum.

"İmdat, düşüyorum!"

Cevabıma karşılık gülme krizine girmişti. O kadar çok gülmüştü ki ona katılmak zorunda kalmıştım. Çok güzel gülüyordu ve onunla gülmemek elde değildi.

"Merdivenlerden düşmemize yaptığın güzel bir atıf oldu."

"O kısım tesadüf olabilir. Ama ben o andan beri sana düşüyorum Novak."

Gözlerini gözlerime sabitledi. Bana doğru yaklaşırken nefesimi kesiyordu. Dudaklarımız çok yakın bir şekilde karşılıklı dururken sesimi bulmaya çalıştım.

"Cass, bunu konuşmuştuk."

Yüzündeki duygu değişimine yakından tanık olduğum için memnundum. Cümlemi devam ettirdim.

"Randevu sonunu bekle."

Kafasını salladı ve kişisel alanımdan çıktı.

"Sahi, merdivenlerde ilk ayağı kayan kimdi?"

BROTHERS | DESTIELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin