Amca

718 92 25
                                    

Xiao Zhan sakinleştikten sonra Chengle beraber birkaç evrak imzalamıştı.Şuan için ellerinde  somut bir kanıt bulunmadığından Zhan serbest bırakılmıştı. Biran önce evine gitmek istiyordu Zhan.Ağladığı için gözleri şişmiş ve acıyor,başı ağrıyordu.Krizin getirdiği kasılmalardan dolayı bedeni yorulmuştu. Sadece evine gidip ilaç alarak uyumak istiyordu. Yol boyunca Cheng yine onda kalmasında ısrar etmiş ama Zhan inatla onu reddetmişti. En sonunda pes eden  Cheng onu evine bıraktı.Zhan yorgun bedenini sürükleyerek evine girdiğinde gördüğü manzaraya karşı büyük bir of çekti.
  Polisler arama sırasında evini biribirine katmışlardı, deyim yerindeyse her yer her yerdeydi. Önce mutfağına gidip bir bardak suyla uyku ilacını aldı, etrafı umursayacak hali yoktu bu yüzden yatağının yerinde olduğunu umut ederek odasına ilerledi.Yere fırlatılmış  çarşafı alıp yatağına gelişi güzel serdi yastığını ve battaniyesini de aldı ve üstündekileri dahi değiştirmeden kendini uykuya teslim etti.
 

Yibo ekibe görevlerini mesaj attıktan sonra arabasından indi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Yibo ekibe görevlerini mesaj attıktan sonra arabasından indi. Oldukça lüks ve büyük gözüken malikaneye doğru ilerledi. Tam o zile basmak üzereyken kapı bir görevli tarafından açılmıştı.Yibo afallasada belli etmedi.Görevli ona salona kadar eşlik etmiş,bir şeyler içip içmeyeceğini sormuştu. Yibo bir şey istemediğini belirttikten sonra ordan ayrılmıştı.
  Yibo bir ses ona "otursana sanki bir yabancının evindesin" diyene kadar öylece ayakta beklemişti.  Sabırsızca konuştu.
   " Neden beni çağırdın amaca?"
Orta yaşlı,düzgün giyimli adam koltukları işaret ederek "Önce otur Yibo " demişti.
Yibo oflayarak oturdu.
" Şimdi neden çağırdığını açıkla."
"Özledim yeğenimi"
Yibo aldığı cevapla sinirlenmişti.Alayla güldü.
" Gerçekten amca beni bunun için mi çağırdın? İşlerim başımdan aşkın ve sen beni, akşamın bir vakti sırf özlediğin için çağırdığını mı söylüyorsun?"
  Adam hiç istifini bozmamış,yibonun öfkesinden etkilenmediğini belli eder tonda konuşmaya devam etmişti.
" Evet.Uğradığın mı var? Yeğenimi görmek istemem suç mu?"
Yibo sinirle ellerini saçından geçirip aynı zamanda ayağa kalktı.
" Gördün oldu mu? Artık gidiyorum.Bir daha böyle sebeplerle beni meşgul etme amca." Gitmek için hareketlendiğinde duyduğu soru ile duraksadı.
  " Daha ne kadar inat edeceksin Yibo? Daha ne kadar dedektifcilik oynayacaksın?" Demişti ciddileştiğini belli eden ses tonuyla adam.
Yibo öfkenin bedenine yayıldığını hisseti yinede sakinliğini korumaya çalıştı.
" Ben inat etmiyorum, inat eden tek kişi sensin!Şirketinle,ceo olmakla ve diğer her ne halt varsa ilgilenmiyorum!"  Adamın konuşmasına izin vermeden arkasını dönüp çıkışa ilerledi Yibo.Bir kaç adım attıktan sonra söylemeyi unuttuğu bir şeyi unutmuş gibi durup adama döndü.
" Ah! Ne zamana kadar dedektifcilik oynacağımı sormuştun değil mi? Ölene kadar,babam gibi görev başında ölene kadar oynayacağım." diyip  hızla evden çıktı.Arabasına bindi sinirini çıkartmak için  direksiyonuna birkaç kez yumruk attı. Derin nefes alıp verdi, biraz olsun sakinleştiğinde kemerini takıp arabasını çalıştırdı.
  Orta yaşlı adam malikansenin büyük penceresinden,elleri pahalı takımının cebinde yeğenin gidişini izlemişti.Arkasında duran iki adamına camdaki yansımadan bakarak sordu
" Yibonun şüphelendiği çocuk kim?"
Adamlardan biri cevapladı,
"Xiao Zhan diye genç bir ressam efendim.Ailesi yok,tek başına yaşıyor.Aldığımız bilgiye göre cinayetleri rüyasında gördüğünü söylüyormuş"
Orta yaşlı adam cevap vermemiş,öylece durup dışarıyı seyretmeye devam etmişti.
" Efendim ne yapalım? "
  Orta yaşlı adam yavaşça arkasını döndü
" Hiçbir şey,şimdilik hiçbir şey" dedi.Tekrar dışarıyı seyretmeye dönerken "Xiao Zhan,Xiao Zhan sorun çıkarmasan iyi olur planımda sen yoksun." diye söylendi sadece kendisinin duyabileceği bir tonda.
 
...

Yibo yavaşça anahtarını çevirip geldiği malikaneye göre oldukça küçük olan dairesine girdi. Kapısını kapatıp kilitledikten sonra yavaş hareketlerle üzerindeki ceketini çıkarıp kapı yanındaki askılığa astı. Ortada bulunan L koltuğa ilerleyip ortasına oturdu. Sırtını yasladı ve gözleri kapalı bir şekilde  kafasını geriye attı.Bir süre pozisyonunu bozmadan orda kaldı. Yorucu bir gün geçirmiş üstüne amcası sinirlerini iyice yıpratmıştı. Derin bir iç çekip kalktı, banyoya ilerleyip önce ılık duşunu aldı. Seri hareketlerle pijamasını giyip ,saçlarını kurutmadan soğuk yatağına uzandı fakat uyuyamamıştı.  Bir türlü Xiao Zhanın bakışları  aklından çıkaramıyor,büyük yaşlı gözleri  canlanıyordu zihninde. Kendine kızdı Yibo,bir cinayet şüphelisinden etkilendiği için...
Bir an önce kanıtları bulup bitirmeliyim diye düşündü.
  Zhanın çizdiği resimleri gördükten sonra şüpheleri daha da kuvvetlenmişti.Hasta tutanaklarına ve günlüklerine ulaştıklarında sonuca ulaşacak , gerçek ortaya çıkacaktı. Yibo bir dosyayı daha kapatıp,katili parmaklıklar ardına tıkacaktı.
  Gözlerini yan tarafta komidinin üzerinde duran babasınım resmine odakladı. "Gurur duyacağın bir dedektif olacağım" dedi ve yavaşça gözlerini kapattı.
  

Believe | yizhanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin