Mafya Savaşları

Halledeceğim

Odamdaki eşyalarıma baktığımda hiçbir eksik yoktu.

Derin bir nefes aldım ve Tuna'ya döndüm.

"İlk günümüzün böyle olmasını istemezdim." dedim.

"Eflanur inan bana. Orada bomba vardı." dedi.

"İşbirliği yaparsan cezanda indirim yaparım. Şimdi söyle, hainler kim?" diye sordum.

"Berkin ve Aybike." deyince sorarcasına "Diğeri?" dedim.

"Katili kendimi aklayana kadar söylemeyeceğim." dedi.

"Tuna uğraştırma. Söyle." dedim.

"Birisi benimle oyun oynuyor ve kendimi kanıtlayamıyorum. Bu beni deli ediyor. Bu işler bitince beni de öldüreceksin." dedi.

"Evet, öldüreceğim. O yüzden şimdi öldürmemem için isim ver. Buradan çıktıktan sonra kaçmak için bir şansın olabilir." dedim.

"Şans istemiyorum. Sadece kendimi kanıtlamak istiyorum." dedi.

Yanına yaklaştım ve elimi yanağına koydum. Hafifçe okşarken "İlk kez birisine inandım, çok güvendim. Şimdi senin masum olmana en çok benim ihtiyacım var ama kanıtlar senin yalan söylediğini işaret ediyor." dedim.

Tuna'nın yüzü asılırken "Sen git, kendini kanıtlayacak bir şeyler bulmaya çalış. Bende Berkin ile Aybike'yi halledeceğim. Sonra katilin kim olduğunu konuşuruz." dedim.

"Sağ ol." deyince gülümsedim.

Fısıldayarak "Seni seviyorum." dedim.

"Bende seni çok seviyorum." deyince derin bir nefes aldım.

"Bu kadar romantiklik yeter. Gidiyorum." dedim ve hiçbir şey söylemesine izin vermeden dairemden çıktım.

Aybike kolaydı. İlk başta gidip onu hallederim. Sonra da Berkin'i gebertirim.

Aybike'nin dairesine geldiğimde tabancama susturucumu taktım ve kapıyı tıktıkladım.

İçeriden "Gel!" diye bağırmasıyla içeri girdim ve ardımdan kapıyı kapattım.

Aybike bana baktı ve "Burada ne işin var?" diye sordu.

"Hain olduğuna dair şeyler duydum." dedim.

Aybike hızla tabancasına uzanırken göğsüne üç el ateş ettim.

Cam masasının üzerine düşmesiyle "Geriye kaldı iki kişi." dedim.

Aybike'nin dairesinden çıktım ve kapıyı örttüm. Şimdiki hedef Berkin'de.