23-BİR SIR GİBİ

139K 5.5K 7.3K
                                    


''Ve artık kalbime de ağırlaştırılmış müebbetsin yüzbaşım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

''Ve artık kalbime de ağırlaştırılmış müebbetsin yüzbaşım.''

Aşk denen duygu o kadar güzeldi ki, her zerremde Ali'ye ait duygularım dolanırken onun sevdiğim gözlerine bakıyor olmak, bana kendimi dünyanın en şanslı insanı gibi hissettiriyordu.

''Halide, ben sana çok aşığım.''

İlk defa bu kadar net duyuyordum aşk itirafını. Ağzından çıkan her harfte bunu kanıtlamak ister gibi dolu doluydu. Yüzümdeki gülümseme artarken onu cevapsız bırakmadım.

''Duygularımız karşılıklı yüzbaşım.'' dedim gözlerinde kaybolurken, ''Sana aşığım.''

Beni kendine çekip sarıldı, canını acıtmamak için doya doya sarılamasam da Ali yine sıkıca sarmıştı beni. Özlediğim gibi, çok sevdiğim gibi.

''Teşekkür ederim.'' dedi fısıltıyla, ''Beni sevdiğin için çok teşekkür ederim.''

Sesindeki duyguları anlıyordum, hiç sevilmemiş bir adamın acı teşekkürüydü bu.

''Seni hep çok seveceğim Ali.'' dedim güven veren bir tınıyla, ''Seni hep çok seveceğim.''

Ben bu gece Ali'nin bir bir yıkılan duygu duvarlarını tek başıma yapmıştım. Ali'nin birden bana sonsuz güvenmesini beklemiyordum, geçmişinde kalan acı hatıralar onu hep şüphekar bir adam yapacaktı, birinin ondan gitmesine alışıktı, ben onların arasında hiçbir zaman olmayacaktım.

''Ali daha fazla ayakta kalma, odana geçelim.'' dedim yorgun bedenini düşünerek. Beni başıyla onayladı. Çatıdan ayrıldığımızda maskesini tekrar yüzüne geçirmişti. İndiğimiz andan itibaren, etrafı dikkatle kontrol ediyordu. Elimi sıkıca tutmuş ve beni kendine gizlemişti. Her adımında tedirginlik vardı, bu tedirginlik ben yanında olduğum içindi. Kaldığı odanın önündeki iki askere baş selamı verip içeriye girmiştik. Geniş bir hasta odasıydı.

''Ali, yaralarını görebilir miyim?'' dedim çekinerek de olsa.

''Emin misin?'' dedi çekingenlik vardı sesinde.

''Eminim.'' dedim kararlılıkla.

Üzerindeki ceketi çıkarmaya başladı. Hızla yanına gidip çıkarmasına yardım ettim. Siyah tişörtü eteklerinden tutarak başından çıkarıp attı. Gözlerim vücudunda gezinmeye başladı.

Yaralar, izler, çürükler?

En çok hangi yara yakmıştı canını? Yüzündekiler mi, sırtındakiler mi? Yoksa göğsünün iki santim aşağısındaki kurşun yarası mı?

ZORA SARILDIK/TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin