8- VURGUN

170K 9.3K 2.7K
                                    

''İyi ki geldin Halide.''


Ali Deniz beni etkisi altına almış cümlesinin ardından, yanımdan uzaklaştı ve onu bekleyen arabaya bindi. Sahi ben iyi mi yapmıştım gelerek. Sevinmiş miydi beni gördüğüne? İyi de neden? Beni sadece babam için durdurmaya gelmemiş miydi bu adam? Bin parçalık puzzle gibisin Ali Deniz ama biliyor musun ben puzzle yapmayı artık sevmiyorum...

Bu sefer de senin ağzından çıkan her söze sarılıp hayal kırıklığına uğramayacağım Ali Deniz, artık sende herkes gibisin derken ciddiydim.

Maziye karışıp sevda yeminim
Bir anda unuttum seni eminim
Kalbimde kalbine yok bile kinim
Bence artık sen de herkes gibisin...

O hiçbir zaman herkes gibi olmadı kendimi kandırmama gerek yok, bunu kalbim reddediyor öncelikle, ama ben çok güzel herkesmiş gibi davranıp, yavaş yavaş da olsa üzerimdeki etkisini silecektim. Ona olan zaafımı yok edecektim. Ali Deniz'le her göz göze geldiğimde kalbimin ritmi değişmeyecekti mesela. Benim kalbim karşılıksız bir aşk savaşının izlerini henüz silmemişken, kendimi ezdirip daha da yerle bir olmayacaktım.

Seviyorum fakat yoruldum komutanım. Artık hiç bir şey yapmak istemiyorum. Gerçekten hiç bir şey yapmak istemiyorum. Hiç bir şey yapmak istemiyorum. Korkuyorum. Hiç bir şey yapmak istemediğim için kötü bir şey yapmak istemiyorum.

İnkara gerek yok Ali Deniz'i seven kalbim, o yokmuş gibi davranansa beynim olacak. Çünkü ikisi arasında dengeyi sağlamazsam onun kahve gözlerinde kaybolup gidecektim, ki hoş ne zaman baksam bir hoş olur yüreğim.

Sevebilir misiniz? Karşılıksız, beklentisiz, hesapsız, çıkarsız, özgür bırakarak. Sırf bir başkasının iyiliğini, mutluluğunu isteyerek...

Evet şimdi sana da herkes gibi davranma vakti, zira artık sende herkes gibisin...

Arabamı müsait bir yere park edip eczaneye girdim.

''Şu soldaki siyah olan medical değil mi?''

''Evet evet kesinlikle, çok kaliteli''

''Peki alayım ben onu.''

Ücreti ödeyip çıktım eczaneden.

Askeriyeye gelince babamın arabasının yanına park edip indim. Arabamın bagajını açıp babam için getirdiğim kaktüsü saksısından tutarak aldım, bagajı kapatıp askeriyeye adımladım. Babamın sesi kulağıma ilişirken durdum, ses ekibin odasından geliyordu

''Ağrı kesici al evladım, pansumanı da sakın aksatma daha beter olma Allah korusun.'' diyerek Ali Deniz'e söyleniyordu. Ben eczaneye gittim geldim, o kadar vakit geçti hala ağrı kesici almamış mıydı bu? Mazoşist herif! Valla acıdan zevk alıyor ya

''Emredersiniz komutanım.'' dedi o da e bir zahmet Ali Deniz! Hayır kendini düşünmüyorsan beni düşün diyeceğim de n

Babam içeriden çıktı gözleri beni bulmuştu. Şaşkınlıkla konuştu.

''Halide!''

Bir haftada ne çok özlemiştim onu. Elimdeki kaktüse dikkat ederek sarıldım babama.

''Kızım iyi misin sen bir şey mi oldu.''

''Evet'' dedim sevinçle

''Artık seninle yaşayacağım, hep.'' Dokuz yılın acısını çıkaracağız seninle her şeyim... Ali Deniz kapıya yaslanmış, bizi izliyordu. Görmezden gelip babama döndüm tekrar.

ZORA SARILDIK/TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin