bölüm üç: yeni ev arkadaşı

870 107 148
                                    

Umarım istediğim gibi gider batırmam kitabı amin.

Billie Eilish - Bellyache

...

Yuuji sabah alarmının sesiyle tatlı uykusundan uyandığında telefonuna bakıp içinden kendi kendine söylenmişti, çünkü dün Fushiguro kendisine geri takip yapıp mesaj atmış ve bugün için buluşma teklif etmişti.

Yuuji'nin açıkçası yeni tanıdığı bu çocuğa nasıl güveneceği hakkında hiçbir fikri yoktu, kendisi hakkında zerre bir şey bilmiyordu ve bu ise garipti ama Gojo sensei kendisinin onunla daha iyi olacağını söylediyse onu dinlemeliydi çünkü Satoru Yuuji için ailesinden biri gibiydi.

Yuuji yan tarafındaki perdeye uzandı ve geriye doğru çekip pencerenin önünü açtı, dışarıya baktığında yine güneşli güzel bir havayla karşılaşmıştı. Genelde böyle havalarda sürekli bisiklet sürerdi ya da arkadaşlarıyla takılırdı, fakat ilk seçeneği yapamayacağı için her defasında ikincisini seçmek zorunda kalıyordu.

Tekerlekli sandalyesine uzanıp onu kendisine çekti, ve ellerinden destek alarak kendini zorlayarak üstüne doğru bıraktı. Genelde dedesi kendisine yardım ederdi böyle durumlarda fakat ona yük olmak istememişti, bu yüzden bazı zamanlar bu işi kendi başına halletmek zorundaydı.

Tekerlekli sandalyeyi tekerleklerinden ittirip dolabına yöneldi, sonra bir tişört ve pantolon alıp onları giydi. Fushiguro kendisine bir kafe konumu atmış ve orada olduğunu belirtmişti, Yuuji onu daha fazla bekletmemek için günlük rutinlerini hallettikten sonra dedesine haber verip ayakkabılarını giydi aceleyle evden çıktı.

Etrafı izlediğinde çocukların sokakta oyun oynadığını görmüştü, onlara her defasında imrenerek bakardı Yuuji. Fakat sonra "Ben sizden daha hızlı gidebilirim!" diyerek tekerleklere yüklenir onları geçerdi. Bu onun için adeta bir eğlence haline gelmişti.

Fakat bugün bunu yapmak istememişti kafeye doğru yol almayı seçmişti, etraftaki şehrin gürültülü sesiyle insanların konuşmaları birbirine karışıyordu. Bugün Japonya'nın caddeleri her zamankinden daha kalabalıktı.

On beş, yirmi dakika sonra kafeye ulaşmıştı Itadori. İçeri girdiğinde etrafa bakınıp bir süre etrafı yoklayarak Fushiguro'yu aradı o sırada tekerlekli sandalyenin ittirilmesiyle başını kaldırıp arkasındaki kişiye baktı. Gözleri gece mavisi gözlerle buluştuğunda Yuuji belirsizce gülümsedi. "Ben de seni arıyordum."

Fushiguro bulunduğu masaya doğru ilerleyip Yuuji'nin sandalyesini karşısına doğru çekti, sonra kendisi de karşısına oturup ona baktı. Gözleri dün gördüğü gözlerden farksızdı heyecan dolu bir ışıltı vardı ve bu genç adamı sevindirmişti. Onu böyle görmek kendisini de mutlu etmişti.

"Bir şeyler içer misin?" diye sorduğunda Yuuji elini karnına koyup yüzünü buruşturmuştu, "Aslında hiçbir şey yemeden geldim biraz açım." Megumi pembe saçlı çocuğa bakıp bir garson çağırdı ve iki hamburger söyleyip geri yollamıştı. "Buranın hamburgerleri güzeldir eminim sen de seversin."

Itadori bakışlarını etrafta gezdirdiğinde buraya girdiği andan beri doğru düzgün incelemediğini fark etmişti, etraf canlı ama fazla rahatsız etmeyecek ışıklarla çevriliydi içerisi özenle restore edilmişti ve epey insan vardı. Anlaşılan burası bayağı bilindik bir restoranttı.

"Eee Fushiguro, konuşmanı beklerken çok sıkılıyorum bir şey demeyecek misin?" diye sorduğunda pembe saçlı Fushiguro gözlerini kırpıştırıp "Aslında seni Gojo senseinin bir kararı olduğunu söylemek için buraya çağırmıştım." demişti.

Walk Towards Infinity · ItafushiTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon