TAEHYUNG
"Güzelim, hadi uyan artık." Duyduğum narin ses tonuyla gözlerimi açtığımda karşımda sesi kadar narin bir yüze rastlamıştım. Gülümseyerek baş ucumda bana bakmakta olan yüzün yanağını okşarken mırıldandım. "Jimin.."
O da bi o kadar sessiz bir şekilde yanıtladı beni. "Efendim bebeğim?" Gözlerimi kırpıştırdım. "Biraz daha." Kollarımı bedenine sararak başımı göğsüne gömdüğümde beni gıdıklamaya başlamıştı. "Kalkman gerek, misafir gelecek daha." Kıkırdamalarım arasında ofladım.
"Bugün mü gelecekti?" Gözlerimi onunla buluşturduğumda beni başıyla onayladı. Yoongi'nin kız kardeşi yurt dışındaki eğitimini tamamlamıştı ve Kore'ye geri dönecekti. Yoongi ne kadar kendi evine gitmek istesede abim ve Hoseok'un iknalarıyla kız kardeşini bizim eve davet etmişti.
"Jimin, dönmese miydik acaba?" Sözlerime gülerek beni kaldırmaya uğraşırken yanıtladı. "Bende seninle geçirdiğim güzel tatilin bu kadar kısa sürmesini istemezdim ama seninle beraber olduğum için sorun etmiyorum." Uzun uğraşlar sonucundaki çabalarıyla beni dolabımın önüne getirdiğinde gülümsedim.
Yurt dışına çıktığımız 1 ay, Kore'ye döndüğümüz ise yaklaşık 1 hafta olmuştu. Gerçekten çok kısa bir zaman dilimiydi fakat Jimin'le olduğum için her şeyi dolu dolu da yaşamıştık.
"Hadi sevgilim giyinde gel artık, seni bekliyorlar kahvaltı yapmak için." Boş boş durduğum dolabımın önünde Jimin'in sözleriyle hareketlenmiştim.
Buz mavisi kot pantolonumla beyaz gömleğimi üzerime geçirdikten sonra dolabımdaki aynanın önünde saçlarımı rastgele karıştırmıştım.
"Oo, sonunda Taehyung beyler de teşrif edebildi." Abim elindeki tabağı masaya bırakırken bana doğru söylendiğinde gözlerimi devirdim. Ah şu adam.. Bana laf sokmaktan asla vazgeçmeyecekti değil mi?...
***
"Taehyung masayıda sen topla bir zahmet." Abim şişmiş karnına patpatlarken yüzümü ekşilttim. "Türklerin bir sözü vardır abi." Yüz ifadesi neymiş o der gibi bir hal aldığında devam ettim. "Ben yedim Allah arttırsın, sofrayı kuran kaldırsın diye. Ellerine sağlık abicim." Eline uzanıp öpmüş ve koşarak odama gitmiştim. "Kim Taehyung seni arsız köpek!"
Jimin'e sürpriz yapacaktım, bu yüzden geçenlerde birlikte tasarladığımız karakterinin kopyasını Jungkook'a atmıştım. O bu işlerle daha yakından ilgilendiği için bunuda yapardı. Ismini Chimmy koyduğumuz karakterini özel olarak baskılatmasını istedim.
"Taehyung koş içeride bir şeyler oluyor!" Jimin içeriye pat diye girdiğinde neye uğradığımı şaşırarak leptobun kapağını kapatmıştım. "Ne ne oluyor?" Hızla ayaklanarak Jimin'in yanına gittiğimde kapının kenarından bana içerisini gösterdi. "Abin ve Yoonji bir yerden tanışıyorlar mıydı?"
Söylediği isimle kaşlarım bağımsızlığını ilan etmiş ve yüzümü oldukça ciddi bir ifade almıştı. "Ne demek Yoonji? Yok canım Kore'de bir tane Yoonji yok ya." Kendi kendime konuşarak içeriye doğru ilerlemiştim.
"Taehyung bak bu benim ikizim Yoonji, Yoonji bu da Taehyung. Arkadaşım." Karşımda duran bedene doğru elimi uzattım. "Tanışıyor muyuz?" Sözlerimle birlikte odada ki tüm gözler bana çevrilmişti. Onun da yüz ifadesine bakılacak olursa, o da en az bizim kadar şaşkındı. "Sanırım, Tata."
