"Ah Felix yavrum, seninde bir gün Jisung gibi el öpmeye damat getireceğini biliyordum." Teyzenin Hyunjin'i sevgilim sanması yetmiyormuş gibi bir de hala konuşmaya devam etmesi sonucu kendimi tutamayıp bağırdım.
"TEYZE, BİZ SEVGİLİ DEĞİLİZ!" Teyze bir an duraksayıp kısık gözlerle bana bakarken konuştu.
"Felix iyice orospu olacaksın ne var birini bulsan artık." Teyzenin dediği şeyle gözlerimi büyülttüm.
"Ayıp be koca kadın!" Kollarımı bağlayıp ona sırtımı döndüm. Hyunjin ise gergince konuşarak bizi içeri soktu.
"Biz artık içeri geçelim.."
•••
Odanın havası yüzünden kendimi kocasıyla ilk gecesinde olan kadınlar gibi hissediyordum. Hyunjin ise benim tam tersime yatağa yayılmıştı. Konuşmaya başladığında oturduğum yerden kafamı ona çevirdim.
"Daha önceden hiç sevgili yapmadın mı?"
"Hayır."
"Neden?"
"Dünyada bir sürü çıtır erkek varken niye bir takıntılıya bağlı kalayım?" Hyunjin kaşlarını kaldırdı.
"Ne yani sevgililer takıntılı mı oluyor?"
"Değiller mi? Bir tane insan seni resmen ele geçiriyor. Ona bağlı yaşıyorsun. İşemeye giderken bile belirtiyorsun falan?" Hyunjin anlar bir şekilde kafa salladı.
"Yani bu yanlış bir düşünce, bana göre." Omuz silktim. "Aşık da mı olmadın?" Dediği şeyle gözlerimi devirdim.
"Hyunjin kusucam şimdi. Benim aşkla meşkle işim olmaz. Ben ayakkabı değiştirir gibi eş değiştiririm." Hyunjin'in yanına uzanııp ellerimi başımın altına koyup tavanı izledim.
"Peki partnerlik de bir bakıma birine bağlı olmak olmuyor mu?" Hyunjin bana döndüğünde bende ona döndüm.
"Ne alaka be! Hepsi virüs yüzünden." Dediği şey ile gerilmiştim. Hiç böyle düşünmemiştim ve düşünmekte istemiyordum. Hyunjin benim cinsel hayatım için güzel bir bedendi o kadar.
"Eminim öyledir.." sağ dirseğimin üzerine yaslanıp hafifçe yükseldim. Bedenim ona dönerken konuştum.
"Hayırdır Hyunjin? Bana mı aşık oldun yoksa?" Sırıttığımda Hyunjin'de histerik bir gülüş bıraktı.
"Hah. Kişiliğinde bedenin kadar güzel olsaydı belki olurdum." Dediği şeyle nedense utanmıştım. Neden böyle şeyler diyordu ki!
"Hyunjin bende senin bedenin için aynı şeyi düşünüyorum ama sorun şu ki ben kimseye aşık olmam." Kendimden emin bir şekilde konuştuğumda Hyunjin, bana yaklaşmış ve yatağa itip üzerime çıkmıştı.
"Sonuç olarak ikimizin tek istediği seks değil mi?" Hyunjin'in dediği şeyle kızardım. Hyunjin hakkında öğrendiğim bir şey varsa o da yatakta gerçekten çok çekici bir havasının olduğuydu.
"Hyunjin deli misin? Teyze v-" dudakları dudaklarıma kapandığında sustum. Hızlıca onu itip devam ettim. "Hyunjin ben daha o kadar delirmedim."
"Pekte ekstrem değilmişsin açıkçası." Üzerimden çekilirken yakalarını tuttum.
"Sen beni kışkırtmaya mı çalışıyorsun?" Sırıttı. Yakalarını bıraktığımda öne doğru sarkan saçlarını geri itti. Şu pembe saçları! Hyunjin resmen yaoi erkeğim, diye bağırıyordu!
"Böyle şeylere ihtiyacım yok güzelim." Elini yanağıma sürttüğünde gerçekten de Hyunjin'in böyle şeylere ihtiyacı olmadığını anlamıştım. Çünkü bizim amacımız belliydi zaten. Hyunjin'in ya da benim ekstra bir şey yapmamıza gerek yoktu. Biz sadece partnerdik.
