2.BÖLÜM

24.3K 1K 356
                                    

Multimedya : Umay

*MEZARLIK*

Alarmın sesini duymamla oflayarak yatakta dikleştim. Geceden beri gram uyku girmemişti zaten gözüme gördüğüm kabuslardan dolayı. Geçmişim ne olursa olsun peşimi asla bırakmayacaktı.

Telefonu elime alarak saate baktım 06.34 henüz erkendi bugün mezarlığa gideceğim aklıma gelirken hızla yataktan kalkıp üstümü giyindim.

Çekmeceden silahımı alarak belime yerleştirdim ne olur ne olmaz

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Çekmeceden silahımı alarak belime yerleştirdim ne olur ne olmaz. Biyolojik aileme henüz söylememiştim ve şimdilik söylemek istemiyordum. Çevremde asker olduğum için yargılayan çok olmuştu ve verecekleri tepkiyi şimdilik duymak istemiyordum.

Derin bir nefes alarak odadan çıkarak aşağıya indim. Herkesin salonda olmasıyla şaşırdım. Kimseye çaktırmadan çıkacaktım ne güzel aq.

-"Günaydın kızım"

Biyolojik annemin seslenmesiyle günaydın dedim ve konuşmaya devam ettim.

-"Uğramam gereken bir yer var gece olmadan dönerim"

Bide izin mi isteyecektim aq.

-"Tabi kızım sormamda bir sakınca yoksa nereye gittiğini öğrenebilir miyim?" Ben tam cevap verecekken barın benden önce konuştu.

-"Nereye olacak sevgililerinin yanına gidiyordur geç kalmıştın zaten"

Bu çocuğun derdi neydi anasını satayım. Ona gözlerimi devirirken tekrar biyolojik babaya dönerek cevap verdim.

-"Mezarlığa gidiyorum" dememle hepsinin yüzünde bariz bir şaşkınlık olurken kimsenin bir şey demesine izin vermeden evden çıkarak taksiye bindim.

Demir KARAHAN

Gözlerim dolu dolu mezarına bakarken yaşların gözümden düşmesine izin verdim ve toprağı umursamadan yere oturdum.

-"Abim bak ben geldim. Seni o kadar çok özledim ki biliyorum sende beni özledin. Ama biliyorsun durumları gelemediğim için kızma bana olur mu. Sana anlatmam gereken o kadar çok şey var ki. Ama sen görmüşsündür değil mi abi. Gerçek ailem değilmişler abi. Bunca yıl çektiğim her şey bu gerçekten daha ağır geliyor biliyor musun. Ama bir yandanda düşünüyorum. O ailenin bana verdiği en güzel şey sensin. Gök gözlümsün sen benim abi. Çok zor abi çok zor ben gerçekten çok yoruldum. Burada sen değilde ben olmalıydım. Neden ben değilde sen abi neden." Hıçkıra hıçkıra ağlarken çantamdan sigaramı çıkartarak yaktım. Karşıma dokuz on yaşlarında bir çocuk gelip oturunca hiç bir şey demedim. Kafam zaten doluydu. Öyle beş dakika boyunca karşımda durdu. Yanıma gelmesiyle ona baktım. Küçük elleriyle gözyaşlarımı sildi. Sanki anlıyormuş gibi saçlarımı geriye doğru itti. Alnımı öptü, sarıldı daha sonra tam karşıma oturdu yine. Oturduktan sonra gözlerimin içine bakıp konuşmaya başladı.

*GERÇEK AİLEM*Where stories live. Discover now