-28-

341 40 29
                                    

🎶Duke Dumont - Ocean Drive - Acoustic Cover

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

🎶Duke Dumont - Ocean Drive - Acoustic Cover

Rahatsızca yatağımda döndüm. Saat çoktan gece yarısını geçmişti. Bir türlü susmuyordu zihnimdeki sesler, içimde sebebini bilmediğim bir huzursuzluk vardı.

Emir'in terastaki o yıkık dökük görüntüsü gitmiyordu gözümün önünden. Yalnızca kendi karanlığıma odaklanmıştım yıllar boyunca, onun da aynı durumda olduğunu görmek istememiştim.

Onu suçlayarak kendimi kurtarmak istemiştim.

Ne duyduklarımı ne de gördüklerimi hazmedebiliyordum. Babası açık açık onu benimle tehdit etmiş Emir sanki yıllardır alışkın olduğu bir diyalogda bulmuştu kendini. Doğru düzgün cevap bile vermemişti. Onun sakinliği ve sessizliği korkutmuştu beni. Çocukluğumuzda bile hiçbir durumda sessiz kalmamıştı Emir.

Onu sakinleştirmeye çalıştığım zaman bile başarılı olamazdım. İçindekileri dökmeden sinirini çıkarmadan geri çekildiğini ilk kez görmüştüm. Hem kendi ile hem de etrafındakiler ile savaşıyor olmalıydı. Kendisi de dahil herkes onu hedef alıyordu.

İkimizin arasında olan yıkımlardan bambaşkaydı aslında yaşananlar. Kendi kendime çırpındığımı sandığım o simsiyah okyanusun içinde yüzeye çıkmak için yüzünü ışığa çevirdiği her an elini tutup onu en dibe kadar sürükleyen kişi bendim. Elimi bıraksa kurtarabilecekti kendini. Tekrar ışığın pırıl pırıl dans ettiği yüzeye değecekti parmakları. Bu esaretten kurtulup nefes almaya başlayacaktı.

Telefonumun titreme sesi ile yatağımdan kalktım ve masanın üzerinde duran telefonu korkarak aldım. Ekranda yazan isim içimdeki huzursuzluğu doğrular gibiydi. Gece yarısı Selin beni aradığına göre Emir'in başına bir şey gelmiş olmalıydı.

Telefon konuşmamız sırasında aklımdan binlerce senaryo geçmiş sanki bütün renkler birbirine karışmıştı. Bir an önce Kuzey'i bulup Kıvanç'ı durdurmasını sağlamak zorundaydım. Telefonu yatağın üzerine fırlatıp dolabımdan çıkardığım pantolonu ve siyah kazağı üzerime geçirdim.

Sandalyenin üzerinde duran montumu da hızla üzerime giyip arabama doğru koşmaya başladım. Yolda defalarca kez aradığım halde Kuzey'e ulaşamıyordum.

Kendimden beklemediğim kadar sakindim. İlk kez kendimi düşünmüyordum belki de, bir başkasını kendimden önce düşünmeye başlamıştım. Benim endişeli olmam yada panik yapmam onu kurtarmayacaktı. Gaza sonuna kadar basıp kapkaranlık ana yola çıktığım sırada orman yolunun loş ışıkları bile birbirine karışıyor gibi duruyordu.

Kuzey'in evine ulaşmak üzereydim. Evde değilse ne yapacaktım ben de bilmiyordum. Arabayı kapının önünde çalışır halde bırakıp evin girişine doğru koştum. İçeride bir hareketlilik görebilmek umuduyla salonun camına baktım.

Kapı zilini çaldığım sırada Kuzey'in odasının ışığı yandı. Tuttuğumu bile fark etmediğim nefesimi verdim bezgin bir şekilde. Kuzey'in merdivenleri indiğini duyabiliyordum. Parmaklarım kapının üzerinde huzursuz bir ritim tutmuştu.

Sensizlik Senfonisi Where stories live. Discover now