Ay Hoşt Ulan |TAEJIN|

41 |bayram özel bölüm|

"Sence bu çok mu abartı olmuş aşk bahçem?"

Seokjin aynadaki yansımasına ağzının suları akarak bakmasına bir ara verip sevgilisine döndü. Giydiği pavyondan çıkma takım onu gerçek bir pezevenk gibi göstermişti. Gözlerini devirdi.

"Bu ne Tae? Saçlarını da jöleyle dikmek ister misin?"

Taehyung düşünceli şekilde ona baktı. "Olur mu ki?"

Seokjin göz devirip Taehyung'u dolabın önünden itti. Bugün bayramdı ve ziyaret ayağı tanışma ayağıdır diyerek Seokjin'in ailesiyle tanışmaya gideceklerdi. Şimdiyse beraber Taehyung'un evinde Taehyung'a giyecek bir şeyler bulmaya çalışıyorlardı. Seokjin kaşlarını çatarak ona döndü. "Dolabında niye böyle bir takım var amına koyayım?"

Taehyung sırıttı. "O dolapta daha neler var bir bilsen. Bilmek ister misin?" Seokjin'e doğru yaklaşırken sırıtarak söylediği şeye Seokjin eliyle onu durdurdu. "Geçen gün yaptığın şeyi unuttum sanma piç." Sinirle dolaba bakınmaya döndü.

Taehyung dudak büzerek yanına geçti. "Ya götüne kurban olduğum kaç defa dedim, bir anda gaza geldim. Yoksa bilirsin canını yakmam," dedi sonlara doğru flörtöz şekilde göz kırparak.

Seokjin dolaptan kendi üstündekilere uygun sütlü kahve tonlarında bir pantolon ve hırkayı çıkardı. Raftan da beyaz bir tişörtü alıp Taehyung'a doğru fırlattı. "İyi ki canımı yakmadın ya. Senin yüzünden anlaşma yapacağım şirketteki toplantıda oturamadım."

Taehyung sevgilisinin fırlattıklarını giymek için üzerindekileri çıkarmaya başladı. "E ama aşk bahçem sen de 'daha fazla' demeseydin." Pantolonunu çıkardığında üzerindeki bakışları hissetmişti. Sırıtarak kafasını kaldırdı. "Gitmeden bir şeyler mi yapsak? Hazır pantolonum da yok."

Seokjin yakalanmışlığın verdiği suçlulukla gözlerini kocaman açtı. "Ay hoşt ulan. Amına kodumunun," dedikten sonra koşarak salona indi. Aklından Taehyung'un güçlü bacaklarını çıkarmaya çalışıyordu. "Sexy herifin teki," dedi memnuniyetsizce.

Taehyung sonunda üzerini değiştirip aşağıya indiğinde masanın üzerinden arabanın anahtarlarını aldı. "Sayın çok sevgili babacığım neyli çikolata seviyordu bal peteğim?"

"Ne bileyim, hepsinin seviyordur herhalde."

İkili evden çıkıp arabaya bindiklerinde İsmail YK - Bas Gaza açarak yola çıktılar. Yol üzerinden çikolata ve çiçek alıp Seokjin'in ailesinin evine vardıklarında Taehyung heyecandan kusacağını hissediyordu. "Sanırım bayılacağım ben ya."

Seokjin telaşla onun kolunu tuttu. "Sevgilim sakın! Şu an en bayılmaman gereken zamandayız. Eve gittiğimizde bayılırsın tamam mı?" Taehyung kafasını sallayıp onu onayladığında zili çaldılar.

Kapı Seokjin'in annesi Bayan Kim tarafından açılmıştı. Güler yüzlü kadın kapıyı açar açmaz önce Taehyung'a sarılmıştı. Eh bu zamana kadar Seokjin tabii ki ailesine Taehyung'dan bahsetmişti ve annesi onu çok sevmişti.

"Hoş geldiniz oğlum, hoş geldiniz." Taehyung da kendi annesine sarılır gibi Bayan Kim'e sarıldı sıkıca. "Hoş bulduk sayın çok sevgili anneciğim. İçiniz huzurla dolsun bayramınız kutlu olsun." Ayrılıp kadının elini tuttu ve öpüp alnına koydu. "Nasılsınız, iyisiniz inşallah."

"İyiyim oğlum iyiyim çok şükür. Senin de bayramın kutlu olsun. Aaa oğlum sen de hoş geldin." Öz oğlunu daha yeni fark ettiğinde ona da sarıldı. Seokjin ağlamaklı bir ifadeyle annesine bakarken, "Beni nasıl unutursun anne?" dedi, sahte göz yaşlarını sildi. "Abartma abartma. Taehyung oğlumu görünce heyecanlandım."