5. Bölüm : Kayıp Element

384 99 607
                                    

5

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

5. Bölüm : Kayıp Element
*Herşey çok tuhaftı ve biz küçük ayrıntılara takılamazdık.*

Elimizde bulunan dördüncü kutuyu açmadan önce biraz bekledik

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Elimizde bulunan dördüncü kutuyu açmadan önce biraz bekledik. İçinden ne çıkabilirdi ki en fazla diyerek kendimizi avutmaya başladık.

"Açın artık." Eva'nın cümlesi sonrasında bakışlarımı kutuya yöneltip içinden ne çıkacağına odaklandım. Fakat işin tuhaf olan yanıysa bu kutu diğerlerine kıyasen çok daha kolay açılmıştı. Başka bir tabirle, önceden açılmış gibiydi. Ayrıca içinde hiçbir şey bulunmuyordu, tamamen boştu.

"Üç kişiyiz." Doğa haklıydı, biz yalnızca üç kişiydik. Peki ya bu dördüncü kutu da neyin nesiydi?

Üçümüz de durmuş bu dördüncü kutunun neden burada olduğunu anlamaya çalışıyorduk ama sonuç yine aynıydı, hayal kırıklığı...

"Çok saçma değil mi sizce de?" Sorduğum soru üzerine bakışlarımı kızlara yönelttim, Doğa, yalnızca başını aşağı yukarı 'evet' anlamında sallamakla yetinse de Eva'nın tepkisi bizden daha farklıydı.

"Hayır, değil." Başımı 'nasıl' dercesine sallarken gözlerini devirerek konuşmaya başladı.

"Çünkü..." Birkaç dakika boyunca konuşmayınca koluna vurup konuşmasını sağladım.

"Ha, anlatayım. Şimdi normalde dört element olması lazım ama biz üç kişiyiz. Yani demek ki dördüncü elementte var yani toprak." Sanırım bu kadarını ben de anlamıştım.

"Bunu biz de anlamıştık." Ben de önemli bir bilgi vereceğini zannederek heyecanlanmıştım ama şuan yine yüzümde bir hayal kırıklığı vardı.

"Ne bileyim? Anlamamış gibiydiniz de, ben de sizi aydınlatmak istedim." Her zaman diyorum, çok düşünceli bu kız... Acaba o olmazsa ne yapardık? Ah evet! O olmasaydı şuan burada bile olmayacağımız için bunları düşünmeye gerek de kalmazdı.

"Bizi merak etmişlerdir." Bu sefer konuşan Doğa'ydı ve haklıydı da. Kaç saattir ortada yoktuk ve bizi merak etmeleri gayet normaldi.

"Onları düşünemeyiz." Eva'nın cümlesi üzerine ikimiz de sitem dolu sözlerle karşılık verdik. Sonuçta onlar diye nitelendirdiği kişiler bizim ailemizdi ve onları düşünmeliydik.

ORMAN EFSANESİWhere stories live. Discover now