Burası benim evim

3.2K 312 194
                                    

Beğenin lütfen 😽

Sahneye çıktık ve ikimiz de gitarı elimize aldık.

Baterist olan kırmızı saçlı çocuk tam arka kısma giderken ona seslendim. "Hangi şarkıyı çalacağız?"

Çocuk bize dönerek gülümsedi, "Siz seçin, çalan ve söyleyen sizsiniz."

Tam bir şey diyecekken yanımdaki çocuk mırıldandı, " 'Rei - Bugün senden biraz daha uzaklaşmak istedim' çalalım."

Çocuğa baktım, bu şarkıyı biliyordum, hatta Rei en sevdiğim şarkıcılardan biriydi ama böyle bir ortamda daha hareketli şeyler iyi gitmez miydi?

"Gerçekten burada onu mu çalmak istiyorsun?"

Bana döndü ve gözlerini biraz daha kıstı, "Ne oldu, çalamam mı diyorsun?"

Gitar telleri ile oynarken mikrofona ilerledim, "İyi, çalalım."

Şarkıya başladık ve sözleri söylemeye başladım.

"Git beni terk et, ikimiz de masum değiliz artık

Ah bebeğim, bir zamanlar yalnız uyuyamazdık"

Yanımda, adını bilmediğim çocuk mikrofona yaklaştı ve o, sözlere devam etti.

"Yine bu sokaklar ve caddeler boşa sarf edilmiş cümleler

Elbet seni üzer bu gidişler bu vedasız bitişler"

Gitarı çalarken yan gözle çocuğa bakıyordum, direkt olarak karşıya bakıyordu. Çok odaklanmış gibiydi, içten söylüyordu.

~~~~~~~~~~~~~~~

Şarkı bittiğinde bardaki herkes alkışlamaya başlamıştı, ondan sonra baterist olan çocuk birkaç şarkı daha söylememizi istemişti.

Sırf para için söyleme devam etmiş ve 3. Şarkı sonunda bırakmıştım, benimle birlikte diğer çocuk da bıraktı.

Baterist cebinden para çıkararak ikimize uzattı, ben parayı alıp cebime koydum ama yanımdaki çocuk almadı. "Bana gerek yok, eğlence için çaldım sadece."

Israr etse de çocuk parayı almadı ve baterist de pes ederek parayı tekrar cebine koydu. Gülerek ikimize elini uzattı. "Ben Tendou."

Elini sıkmadım ve kulaklığımı kulağıma takmaya başladım. "Adını sonraki gün unuturum, boşver."

Arkamı döndüm ve bar kapısını ittirerek bardan çıktım.

Caddede yaklaşık 5 dakikadır yürüyordum ve 5 dakikadır da barda benimle gitar çalan çocuk peşimden geliyordu.

Adımlarımı yavaşlattım ve bana yetişmesini sağladım, bana yetişince kulaklığımın tekini kulağımdan çıkardım. "Beni mi takip ediyorsun?"

Gözleri bana kaydı, "Evime gidiyorum."

Şimdi fark etmiştim de, bu çocuğun sanki sesi de tanıdıktı.

Fazla umursamadım ve omuz silkerek kulaklığımı tekrar kulağıma taktım.

15 dakika daha yürüdük ve aynı binaya girdik. Açıkçası şaşırmıştım, bu kadar denk gelmesi de biraz garipti.

Asansöre bindik ve ikimiz de aynı anda 3. Katın düğmesine elimizi uzattık.

Ben düğmeye basınca garip bir ifadeyle birbirimize baktık. "Yok artık..."

Tamam, belki de aynı katta oturuyorduk. Bu kadar şaşırmaya gerek yoktu.

Asansörden inince ikimiz de dairemizin önüne gittik. Tam anahtarları kilide gösterecekken birbirimize baktık.

"Burası benim evim."

Çocuk kaşlarını çattı, "Hayır? Burası benim evim."

Birkaç saniye afalladıktan sonra ne olduğunu anlamıştım.

Çocuk da anlamış olacak ki yüz ifadesi değişti.

"Sen-"

"Sen-"

Aynı anda konuşmuştuk, cümleme devam ettim. "Sen, Suna mısın?"

"Hassiktir, sen Lora mısın?!"

Suna x Reader (Haikyuu x Reader)Where stories live. Discover now