Şaka, değil mi?

3K 299 97
                                    

Beğenin lütfen 😽

"Kapının önünde beni düşünüp beklemene gerek yoktu, sana iyi olduğumu söylemiştim."

Gece'yi yere bırakarak ayağa kalktı ve yan gözlerle bana baktı. "Sesin iyi gelmiyordu."

Ben daha bir şey diyemeden spor çantası ile odasına gitti. 15 dakika sonra da ben yemek hazırlamaya başladım.

~~~~~~~~~~~~~~~

Bugün Suna erken geldiği için ben de onunla yiyecektim. Yemekleri tabağa doldurup masaya koydum.

"Suna! Yemek hazır."

Odasından bağırdı, "Geliyorum!"

Birkaç saniye sonra kapı açıldı ve Suna da mutfağa gelerek masaya oturdu.

Dakikalarca yemek yedikten sonra suyumu elime alarak bir yudum aldım. "Bugün neden erken geldin?"

Saat daha 6 oluyordu, Suna gece yarısı eve gelirdi.

Çatalını tabağa sürtüyordu, "Antrenman zamanını değiştirdik."

Anlarcasına mırıltılar çıkarıp yemeğe devam ettim.

Sabah:

Derse yine geç kalmıştım. Hemen üstüme bir şeyler giydim ve eşyalarımı alarak evden çıktım.

~~~~~~~~~~~~~~~

Dersin ortasında derse girdiğimde en arkada boş masada oturan Kuroo'yu gördüm. Kaşlarım çatık şekilde ona bakmaya başladım.

Bu çocuk konservatuar okuyordu, ama neredeyse her zaman benim bölümümdeydi.

Tanrı aşkına, bu çocuk kendi derslerine giriyor muydu?

Kuroo'nun gözleri bana kaydı ve hemen 'Gel' dercesine işaretler yaptı.

Derin bir nefes alarak onun yanına oturdum ve sessizce konuşmaya başladım. "Neden kendi dersinde değilsin?"

"Şu an dersim yok. Sana bakmaya gelmiştim ama yine geç kaldığını anladım." Gülümsedi, "Senin yine yoklamaya imza attım."

Şaşırmıştım, "Ah... Teşekkürler."

~~~~~~~~~~~~~~~

Kafetaryada birlikte kahve içerken Kuroo'nun telefonu çalmaya başladı. Telefonu eline aldı ve açtı.

"Alo? Kenma?"

*Kuroo, sana dediğim oyunu al bugün.*

Kuroo gülümsedi, "Tamam, alırım. Merak etme."

Kenma kimdi acaba? Kuroo'nun ev arkadaşı mıydı?

Kuroo telefonu kapadı ve masaya koydu. Kenma'nın kim olduğunu merak ettiğimi anlamış olmalı ki açıkladı. "Çocukluk arkadaşım, aynı evde kalıyoruz."

Anlarcasına kafamı salladım. Tam kahvemi yudumlamak için ağzıma götürürken Kuroo başka bir şey söyledi. Beni çok rahatsız eden bir şey...

"Oyun bağımlısı kendisi." Güldü, "Yakında intihar edeceğim."

Dediği şey ile elim titremeye başladı. Elimde titreyen kahve bardağı ile gözlerimi ona çevirdim.

O da ne olduğunu anlamaz bir şekilde bir bana bir kahve bardağına bakıyordu. "Lora, iyi misi-"

"Şaka yaptın, değil mi?" Gözlerim yaşarmıştı, biliyordum.

Birinin şakasına bile olsa intihar hakkında böyle şeyler söylemesi beni tetikliyordu.

Kuroo ağzı açık, kaşları çatık şekilde birkaç saniye bana baktı. "Şaka yaptım... İyi misin sen?"

Titrek ve derin bir nefes alıp gözlerimi kapadım ve bir süre sakinleşmeyi bekledim.

Sakinleşince gözlerimi açtım ve ona baktım, hâlâ tedirgin gözlerle bana bakıyordu.

"Bir daha böyle bir şey söyleme. Şaka bile olsa."

"Tamam söyleme-"

Bardağımı istemeden de olsa biraz sert bir şekilde masaya bıraktım ve arkamı dönerek hızlı adımlarla kafeteryadan çıktım.

Suna x Reader (Haikyuu x Reader)Where stories live. Discover now