•ೋ°14°ೋ•

126 10 63
                                    

Nassınız?

Bekletmedim herhal 👀

→1 Ay Sonra

"Koskoca bir ay..."

O bir ay içinde ne Nelson'dan ne de onunla beraber giden casuslardan haber vardı. Şanslarına ki, Lloyd'un amcası birkaç gün içinde gezisi bitecek ve sarayda olacaktı. Üç ay sonra ise düğünleri vardı.

Günlerin arası henüz boş iken rehavete kapılmamak gerekirdi. Ne de olsa yalnız meşgulken anlaşılabilen boş vaktin de değeri vardı.

"Bu fırtınadan önceki sessizlik gibi..."

Kahraman'ın, saçı jöle kulesi olmuş arkadaşına fısıldadıkları düşündüğü kadar sessiz değildi.

"Hayatında hiç fırtına gördün mü Jay? Kopmadan önce nedense orayı hep terk etmek istersin. Yine etraf sessizdir ama hep bir tedirginlik damarlarında akar.
Bazıları uzun süreli mutluluğa alışmadığımız için olduğunu söylüyor. Oysaki mutluluk hep değişen birşey bile değil. Bir kere mutlu olduğumuz şey daha sonra sıradanlaşıyor."

"Yine başladı edebiyat yapmaya..."

"Seni duydum Kai!"

"Aman ne iyi!"

"Ağzını yamultunca da sesin duyuluyor..."

Bu tatlı konuşmalar amcası gelmeden önce içini ferahlatıyordu. Hoş amcası gelse de pek birşey olmazdı ama...

╼⃘۪۪ ⃘۪۪╼

Öte yandan Nelson krallıktan ayrıldığından beri at üstünde gidiyordu. Artık kimlikleri belli olmuş ajanlar da onunla beraber gitmişlerdi. Bir hafta sonra Venia Hükümdarlığına ulaşmıştı. Asker sayısından ve ekonomik olarak pek işe yarar olmasa da, askeri teknikleri bakımından tüm ülkelerden daha iyiydiler. Hem de iki ülkenin bulunduğu stratejik yer sayesinde Oni Imparatorluğunu güzel bir hilale almış oluyorlardı.

Mor pelerinli şövalye Kral ile konuşunca şuna emin oldu. İki yerde savaş istemiyordu. Sadece günlük yaşamlarını daha iyi hale getirmek için çabalıyorlardı. Biri hariç...

İki yüz yıllık İmparatorluğa kara leke gibi yapışacak biri hariç herkesin tutmaya değer bir amacı vardı.

O sadece kendi bencilliğinde kalmış ve herkes gibi iyi olan bir şeyin peşinden gidip onu daha iyi hale getirmeyeceğini bile bile istiyordu.

Çünkü hep en iyisi o olmalıydı.

╼⃘۪۪ ⃘۪۪╼

Kahraman Jay bugünü kendine tatil ilan etmişti. Çokça Prens'in işini yapmıştı birkaç gün önce. Biraz tatil, biraz puding ve biraz da dedikodu ile tüm gün şarj toplayacaktı.

"Şarj toplama planı, başlasın!" Sesini yükselterek tüm şarjını yese de önemli değildi.

Saray aşçılarının  yaptığı puding gibisi yoktu. O pudingleri almak için ise birçok plan geliştirmişti. Puding için yalanlar çuvalından bir yalan seçecekti ve bam! Bir kase beleş puding!

Sanki her zaman girdiği bir yer imiş gibi mutfakta dolaşmaya başladı. Kiler buz gibi olduğundan en doğru yere saklanmış pudinglerden iki tane aldı. Bir tane kaşık da hızlı el hareketleri ile alıp kapıya vardı.

"O iki puding ile nereye gidiyorsun Jay?"

Kütüphanede gönüllü olarak çalışan siyah saçlı kız aslında aşçılardan biriydi. Kitap ve yemek arasında kalıp karar verememişti. Abisi sarayda olduğundan bir şekilde şans yüzüne gülmüş ve buraya gelmişti.

[✓] LOSE | LlorumiWhere stories live. Discover now