Pembe ❦ Texting

🌹Pembe -9-

yektabozkaya_ sizin takip isteğinizi kabul etti.

yektabozkaya_ sizi takip etmek istiyor.

Kafamdan aşağı bu bildirimlerle kaynar sular dökülürken telefona da öyle saçma saçma bakıyordum. Ne kadar süre öylece kaldım bilemesem de elimden jet hızıyla telefon çekilince anca kendime gelebilmiştim. Eliz telefonunu hızlıca kapmış ardından şaşkın mırıltılar çıkarmaya başlamıştı. 

'Oha atar atmaz kabul etmiş bir de istek atmış, üstelik profil resmin bile yok bu ne hız be?'

'Saçma sapan bir şey yapmadan ver şunu Eliz.'

Ben onunla telefon kavgası ederken boyunun uzun olması sebebiyle beni atlatıyordu. Annem de ellerini yıkamış bu curcunaya dahil olmuştu.

'Kimden bahsediyorsunuz siz? Eliz telefonu bana ver bakacağım.'

Eliz annemin söylediğiyle benden kurtulmak ister gibi odadan kaçmış ve ardından da kapıyı kilitlemişti. Sonrası da tahmin ettiğiniz gibi. El alemin oğlunun isteğini anında kabul etmişti Eliz hanım.

Odadan en sonunda tehdit yoluyla çıkardıktan sonra annemin yanında soluğu almış ve ikisi çocuğun hesabını stalklamaya başlamışlardı.

'Abo kız bu çocuk çok yakışıklı! Eliz hayatında ilk defa doğru bir şey yaptın evladım. Kaçırmayalım sakın bunu ha.'

'Ben size demiştim anne hayırlı bir iş diye ama ablam hala odunun teki. Taş gibi çocuk buldum ona bakmıyor bile.'

Annem telefon elinde resimlere yakınlaştıra yakınlaştıra bakarken Eliz ise ondan farklı değildi. Bende oturma odasında oturmuş bunlarla ne yapacağımı düşünüyordum. Sonra annem düşünür bir pozisyonda bakışlarını resme iyice odaklayıp mırıldanmıştı.

'Kız biliyor musun ben bu çocuğu geçenlerde görmüştüm sanki.'

Eliz bununla anında kim olduğunu söylemek için hazırlanmıştı ama annem ondan önce sanki kafasında bir ışık parlamış gibi hemen hatırlamıştı.

'Hah nerede gördüğümü hatırladım kız. Geçen gün gittiğimiz alışveriş merkezinde görmüştüm bu çocuğu hatta bir kaç kere de düğünde. Mağazanın bir köşesinde bekleyip duruyordu. Biz gittikten sonra kasada da bir kaç kez görmüştüm. Ahmetlerin arkadaşı herhalde.'

Annemin dedikleriyle şaşırırken onda ki bu keskin gözler de maşallah hiçbir şeyi kaçırmıyordu. O gün Ahmet abilerin yanında başka birinin daha olduğunu hem de bu kişinin Hiranın abisinin olduğunu öğrenmek bir değişikti.

'Ne düşünüyorsun kız? Gel bak şu çocuğa bir. Hem belli mi olur? Gerçekten de Elizin dediği gibi hayırlı bir iştir bu? Hem o gün net görememiştim ama gerçekten maşallahı varmış.'

Ben anneme göz devirirken Eliz ise içinde tuttuğu ne varsa ne biliyorsa anneme anlatmaya başlamıştı bile.

'Anne bu çocuğun kız kardeşi ablamı tanıyor. Adı da Hira. Hatta cumartesi de buluşacaklar. Belli mi olur ama belki orada abisini de görürler ayrıca ablam daha kızla samimi olmayacağım diyor bir de. Bence bende bunlarla gidip bu işi bağlayayım değil mi anne?'

'Yeter ama ya abarttıkça abartın siz de. Ortada fol yok yumurta yok elin adamına verdiniz beni. Ayrıca benim evlenme gibi bir niyetim de yok. Okulum var önce. Sonra belki düşünürüz.'

'Sus kız, sana illa evlen mi diyoruz.  Bir kaç yıl nişanlı kalırsın düğünü de okuldan sonra hallederiz. Hem Elizi dinle Hira adlı kızla arayı iyi tut. Bu işler hiç belli olmaz kestirip atma hemen.'