Bölüm Beş: "Eşimin acı çekmesini görmeye hiç niyetim yok"

1.8K 175 410
                                    

[Taehyung]

Soonyeon'un kapısını yavaşça kapattığım sırada dış kapının sesi duyulmuştu. Bunu beklemiyordum, az sonra evden çıkmayı planlıyordum ve Jungkook erken mi dönmüştü yani? Hani düğüne gidiyordu?

Şaşkın bir şekilde kapıya ilerlemiş ve ayakkabılarını çıkaran bedene bakmıştım. Elindeki siyah ceketi kenara atmış, kravatını gevşettiği sırada kızaran gözleriyle bana dönmüştü. Şaşkınlığım katbekat artarken ayakta dahi zar zor duran eşime adımlamış ve koluna girmiştim.

"Bu ne hâl, sen iyi misin?"

"Taehyung..."

"Hayatım ne oldu, neden ağlıyorsun? Jungkook korkutma beni!"

"Taehyung, babam..."

"Bana babam ölmüş şakası yapma çünkü komik değil!"

"Hayır, şaka değil. Babam öldü."

"Ne?"

Afallamış bir ifadeyle yanağından akıttığı yaşlar yüzünden sırılsıklam olmuş yüzüne bakmıştım. Ne demek oluyordu bu, nasıl olurdu da benim haberim olmadan ölürdü Bay Jeon? Bu emri ben vermemiştim, ayrıca vermeyi de düşünmüyordum! Planlarımın arasında eşimin babasını öldürmek yoktu asla! Kim isterse istesin bunu yapmazdım.

"Pekâlâ, sakin olalım. Onu gördün mü?"

"Kollarımda verdi son nefesini Taehyung, engel olamadım..."

"Şhh tamam, sakin ol lütfen yoksa ne yapacağımı şaşırıyorum."

"Bana kimseye güvenme dedi, neyi kastetti?"

"Bunları düşünme şimdi."

Yavaş adımlarla salona ilerlemiş ve bedenini koltuğa yatırmıştım aynı yavaşlıkta. Başının altına ufak yastıklardan birini koymuş ve çıkarmaya yeltendiği fakat yarıda bıraktığı kravatını çıkarmıştım. Gömleğinin birkaç düğmesini açmış ve kol düğmelerini de çözmüştüm. Kaşlarını çatmıştı, acı çekiyor gibiydi. Gözlerimi bedeninde gezdirdiğimde gömleğindekk kan lekesini görmüştüm. Karnının üzerindeydi tam olarak.

"Bu senin kanın mı, vuruldun mu sen!"

"Sadece ufak bir sıyrık, hallederim."

Kalkmaya çalıştığında omuzlarından tutmuş ve onu durdurmuştum. "Hayır, sakın kıpırdama! Sağlık kitini alıp geleceğim, burada bekle beni."

Ayaklandığımda bileğimden tutmuş ve beni durdurmuştu. Kapıya doğru çevirdiğim yüzümü ona doğru döndürmüştüm. Zor bela yutkunmuş ve konuşmuştu.

"Yanımdan ayrılma, acelesi yok."

"Saçmalama Jungkook, iltihap kapmadan evvel temizleyelim ve kapatalım işte!"

"Baba?.."

Soonyeon'un sesini duyduğumuzda ikimizde kapıya doğru dönmüştük. Soonyeon gözünü ovuşturarak kucağındaki ayısıyla beraber yanımıza yaklaşmıştı. Dibime gelip durduğunda eğilmiş ve gülümsemeye çalışmıştım.

"Neden yatmadın bakayım sen?"

"Kavga mı ediyorsunuz?"

"Hayır bebeğim, o nereden çıktı?"

Jungkook araya girdiğinde Soonyeon ona doğru dönmüş ve gözlerini büyütüp yüzüne bakmıştı.

"Baba, ne oldu sana! Neden gözlerin kıpkırmızı?!"

"Sorun yok kuzum, gel buraya."

"Soonyeon, babanın yanından ayrılma. Şimdi doktorculuk oynayacağız ve bunun için benim malzemeleri getirmem gerek, tamam mı?"

LIE | gguk + taeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin