DESTAN/Töre

Bölüm 4

Sizi sıkmak istemem ama 300 kişi okuyor 140 kişi oy veriyor 70 yorum var valla oy ve yorumlarınız bize para kazandırmıyorum sadece bizi yazmaya teşvik ediyor o kadar biliyorum zaman ayırıyor ve okuyorsunuz ama bizde zaman ayırıp yazıyoruz. Okuduğunuzda oy vermeyi çok görmeyin yaw oy vermeden geçenlere diyorum babamın xerine yazmıyorum size.

Neyse işte yorum yapın oy verin dilenmiyorum valla 😂

Hızla atan kalbine mi lanet etse olduğu duruma mı lanet etse Yoksa bu saatte bu adamın yanına geldiğine mi etse bilemedi kaldı ikilemde..

Ama hepsine lanet edecekti sırasıyla..

Kendisine yönetilen soruyu duymamış gibi titreyen göz bebekleri Adamın Ela gözlerinde takılı kalmıştı.

Bi ara gözleri adamın dudaklarına kaymış ama kendini  hemen toparlamıştı. Neden birden bire böyle olmuştu ki tamam beğenmişti hoşlanmıştı ama bu kadar yakın olmak neden bu kadar sorun yaratmıştı?

Dilini Dudaklarının üzerinde gezdirirken Avazın gözleri bu harekete takılmış yutkunarak kendine gelmişti.

"Sana dedim İstanbullu bu saatte burda ne işin var?" Sert sesi kızın yüzüne çarparken Destan olduğu duruma defalarca lanet etmişti.

"Ben." diyerek bir adım geri atarken Avaz bir adım atarak tekrar yaklaştı Kıza.. gözleri bir an olsun ayrılmadı Adamın gözlerinden  özel güçleri falan mı vardı? Gözlerine bakınca kayboluyor kendine gelmesi uzun sürüyordu.

"Sen." diyerek bir adım daha atarken Destanın sırtı kapıya yaslanmış genç adam tekrar bakışlarını kızın yüzünde gezdirdi.

Neden gelmişti bu kız? Bu saatte ne derdi vardı hiç mi çekinmiyor du?

Destan kendisine yapışan adamla nabzını parmak uçlarında hissediyordu. Bu kadar yakın olmak tehlikeliydi ikisi içinde sahi bu adam neden dibine kadar girmişti dünden razı gibi?

Kendine gelerek dudaklarını usulca araladı. "Biraz uzaklaşana benden yapıştın bana zorlanıyorum." Dediğinde Avaz kızın dediği şeyi fark edince kendine gelerek hızlı bir şekilde uzaklaştı..

Az önce tam olarak ne yapmıştı? Sözlüsünü kapıyla kendisi arasına mı sıkıştırmıştı? Tam bir rezillik.

"Ula-" son anda beyefendiliğini bozmaktan kurtarmıştı. "Sen gece gece hangi akla hizmet geliyorsun kapıma kafan mı güzel?"

Destan dik dik adama baktı. Ne kadar kaba bir adamdı insan evleneceği kadına böyle mi davranırdı?

Karşısında duran adama bir adım atacakken az önceki pozisyonu hatırlayınca son anda vazgeçip bir adım geri gitti. Dudaklarını ıslatarak devam etti düz sesiyle..

"Ben odaları karıştırdım galiba sana iyi geceler canım." Dediğinde Avaz kadına bakarak yüzünü ekşitti canım ne demekti ya?

Birde abarta abarta canım diyordu hiçte hoşlanmazdı bu laftan..

Giden kadına ters bir bakış atıp odasına girdi. sigarasınıda içememişti zaten tüm keyfi de kaçmıştı..

Üzerini değiştirip rutin işlerini hallederek yatağa uzandı. bakışları tavanla buluştu derin bir nefes verdi. Neden karma karışık hissediyordu? Neden içinde korku vardı?

Ya evlenirde sevmezse Destanı? Ya olmazsa onunla yapamazsa?

Mutsuz olacağı bir hayat istemiyordu.bir kadını mutsuz etmek istemiyordu bir kadının kalbini kırmak istemiyordu.

Ya bunları yaparsa?

Kırılan kalbin nasıl olduğunu kendisi çok iyi
Biliyordu  ve bu duyguyu kimse yaşasın istemiyordu. Bu yüzden korkuyordu kendisi için  değildi karşısındaki kadını üzmekten kırmaktan korkuyordu..