Bölüm 11

50.6K 2.3K 564
                                    

İnsan ne yaparsa kendine yapar sözü çok doğruydu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İnsan ne yaparsa kendine yapar sözü çok doğruydu. Avaz , Melih kim diye sorduğunda Destan saklamak yerine eski erkek arkadaşım deseydi şimdi böyle bir  durumun içinde olmayacaktı.

Destan Beline dolanan ellerle ne yapacağını bilmememiş elleri öylece hava da kalmıştı. Bakışları usulca kendisine bakan kocasına döndü.

Avaz elini yumruk yapmış dişlerini birbirine kenetlemişti. Hala tam olarak neyin ne olduğunu bilmesede tahmin etmek zor olmasa gerek..

Destana Melih kim diye sormuştu şu an gördüğü şeylerin sadece bir arkadaştan ibaret olmadığı açık ve netti ama karısı ona yalan söylemeyi seçmişti.

Destan hafifçe yutkunarak önce kendisine sarılan adama baktı ardından bakışlarını karşısındaki adamın dipsiz bir uçurumu andıran Ela gözlerine çevirdi. O an söylemek istediği bütün kelimeleri yuttu.

Avaz gözlerini kapatıp öfkesini kontrol etmeye çalıştı ama nafileydi böyle bir durumda sakin olmak kanına dokunurdu.

"Çek ellerini lan!" Demir kadar sert sesi evin içinde yankılanırken Melih Destandan ayrılarak genç adam döndü. Avaz'a sen hayırdır dercesine bakıyordu..

"Avaz bak açıklaya-" Avaz elini havaya kaldırarak konuşmaya çalışan kadını susturdu. Şu an ne dese boştu çünkü hiçbir bir fayda  etmeyecekti bu konuşma eğer daha önce olsaydı bunların hiçbiri zaten olmayacaktı..

Öfkeyle parlayan gözleri Melihe döndü. Hande hanım ve Selen panikle oldukları yere mıhlanmış gibiydi Avazın sesi o kadar şiddetli çıkmıştı ki ikisinin de  kıpırdamaya cesareti yoktu.

"Pardon." Melih gayet rahat bir tavırla dönerek Avazın sinirli yüzüne baktı. Biraz korksada belli etmedi.

Ortamın gergin havası gözle görülür durumdaydı ama kimse Adama tek kelime etmeye cesaret edemiyordu. Yaptıkları  araştırmalara göre Kürt damarları varmış o damarlarına bastılar mı  işte o zaman asıl korkmaları gerektiğini öğrenmişlerdi.

"Sana ne oluyor lan? Destan arkadaşım istediğim gibi sarılırım." Destan yüzünü ekşiterek başını hayır dercesine salladı.

Böyle dememesi gerekiyordu. Bu cümle çok yanlış yerde ve yanlış kişiye kurulmuştu..

Avaz genç adamın  tam karşısında durdu. Denizlerdeki dalga misali öfkenin yer edindiği şiddetli bakışları Melihin üzerinde gezindi.

"O benim karım! Sen öyle gevşek gevşek benim karıma sarılmazsın sadece benim karıma da değil evli bir kadına sarılmazsın! böyle rahat rahat."

Melih tıslayarak güldü. Bu adam hangi cahil döneminden gelmişti. Ve kendini ne sanıyordu Destan onunla evlenmeden önce sevgilisiydi sevgililik durumu bitsede hala arkadaşlardı..

Destan kocasının tepeden tırnağa öfkeyle dolu olduğuna yemin edebilirdi ama müdahale etmeye de yüreği yoktu. çünkü kendisi hatalıydı ve kocasına doğruyu söylemek yerine yalana baş vurmuştu oysa yalan sevmeyen bir insandı.

DESTAN/Töre Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin