4 |佩佩罗

460 41 68
                                    

"Evin okula bu kadar uzak mıydı?" dediğimde her zamanki gibi gülümsedi ve bir şey demedi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Evin okula bu kadar uzak mıydı?" dediğimde her zamanki gibi gülümsedi ve bir şey demedi. Diğerlerinin çoktan evine vardığından emindim.

Bilerek yolu uzatmıştı.

Büyük bir evin önünde durduğumuzda garip karşılamadım, dışarı çıktığımda esen rüzgar içime huzur getirmişti.

"İçeri gel." diyerek kapıdan bana seslendi, ben de onu takip etmiştim. Juyeon diğerlerini çoktan eve getirmiş, bir şeyler içmeye başlamışlardı.

Beşimiz birden salonun ortasındaki büyük masaya oturmuştuk, herkes bilgisayarını açıp kendi kendine çalışmaya başlamıştı.

"Nereden yeni sayfa açmalıyım?" Heesun Sunwoo'ya yavru köpek gözleriyle baktığında sadece izlemiştim.

"Böyle yapmalısın." diyerek ince ve güzel ellerini bilgisayarında dolaştırırken Heesun bilgisayara bakmak yerine Sunwoo'ya bakıyordu.

"Yüzümde bir şey mi var?" diye sorduğunda Heesun baş parmağıyla yanağına dokundu ve okşadı. "Kalem sürülmüş."

Dizi gibi, iç sesim kendimle uymuyordu. Önüme döndüm ve projeyi yazmaya devam ettim. Konuşmadıklarını söylemişti. Yine inanmıştım.

Juyeon bana baktı, "Içecek bir şey ister misin?" Ayağa kalktım, "Kendim alırım, mutfak bu tarafta değil mi?" diye elimle sağ tarafı gösterdiğimde kafasını sallayarak onayladı.

Mutfağa gittim, buzdolabını açtım ve şeftalili ice tealerden birini çıkardım. Mutfağa bağlı olan balkona baktım, muhtemelen biraz hava almamda sakınca yoktu. İçerisi aşırı boğucuydu. Kapıyı açtığımda etraf yemyeşildi, ağaçların olduğu yere bakıyordu ve huzurluydu.

Gözlerimi kapayıp biraz etraftaki kuşların sesini dinlemek istemiştim ancak bir anda Heesun aklımda canlanmıştı, Sunwoo'yu sevdiğini söylediği halde neden sanki öyle değilmiş gibi hissediyordum. Ya da neden ona ihanet ediyormuşum gibiydi.

Yanağımdaki gamzeme koyulan parmakla gözlerimi açtım. "Korkuttun." dedim sessizce. Muhtemelen sigara içmek için gelmişti. Elindeki pakete baktım, geriye doğru sakladı.

"İçmiyorum. En azından bugünlük." dediğinde elimdeki ice tea'yi alıp kafasına dikti. "Ondan ben de içmiştim-"

Umursamadı ve biten kabı balkonun köşesinde duran çöp kutusuna fırlattı. "Benden hala nefret ediyor musun?" dediğinde yüzüne bakmadım. "Evet."

"Sana Heesun'la buluşmadığımı-"

"Senden nefret etmesem ne fark edecek ki? Yine böyle olacağız, en yakın arkadaşım seni seviyor ve onunla aramı bozmak istemiyorum." dediğimde bana anlamazcasına baktı. "Ona bakarsan yoldan geçen köpek bile beni seviyor." dediğinde gülümsedim.

"Haklısın, herkes seviyor seni." dedim gözlerimi devirerek.

"Bu senin de beni sevdiğin anlamına geliyor?" diyerek kahkaha atmıştı "Ne alaka salak?" gülerek sorduğumda bana baktı. "Öyle hissettim sadece."

kim sunwoo || cigaretteWhere stories live. Discover now