19. Bölüm Lexa'nın İntikamı!

523 73 75
                                    


'Dünya ahiret bacımsın ama ormanda yakalarsam karışmam'



'Lexa' dedi o an David. Yanına yaklaştı ve sakince omzuna dokundu. Titrediğini hissediyordu David Lexa'nın. Sanki üşüyor gibiydi Lexa. Ama bir vampir üşümezdi. Sıcaklamazdı. Teni hep soğuk olurdu. Taa ki kalbi onu ısıtırsa dengesini değiştirirdi o ana kadar.

Lexa yavasca geri çekildi. İlk defa gözleri dolu doluydu bu Vampirin. Çünkü ilk defa kaybedecek bir şeyi vardı hayatta. İlk defa bir şeyden korkuyordu. Tek bir bağ meselesi değildi bu durum. Kalbi de kırıktı. Çünkü ona dokunan o el, kalbini hissettiren o el artık kalbinde yoktu.

'Seni öldürsem de içim soğumaz o da gelmez zaten' dedi Lexa titreyerek.

'Sen benim kızım olamazsın. Senin bir kalbin olamaz' dedi annesi sinirle. 'Isır beni' diye devam etti. Lexa hiçbir şey yapmamıştı. Bu durum annesini daha çok sinir etmişti. O yüzden üzerine gitmeye devam etmişti.

'Isır dedim sana!' diye bağırdı tekrardan. Lexa'nın yakasına yapıştı.

'Umrumda dahi değilsin'

'Sende tıpkı baban gibisin kurt inadın tutuyor Lexa lanet olsun!' Lexa o an şaşkınca annesine baktı. Anlamayan gözlerle bakmaya da devam etti. Ne demek babası gibi kurt inadı? Lexa babasını öldü olarak biliyordu. Bir umut yalanlara inanmayıp aramıştı onu. Ama sonunda pes edip kabullenmişti.

Dönüşen vampirlerde bir değişiklik olurdu. İlk önce gölge vampir olur anılarını kaybederlerdi. Ama bu direk ısırık ile başa gelen bir olaydı. Lexa'nın annesi dönüşüm için kan içmişti. Sadece yakın zamanı hatırlama gibi bir lüksü vardı. Peki ya babası bu kadar uzak zaman geçmişte kaldığına göre nasıl inadını bilebilirdi?

'Ne demek babam gibi?' dedi Lexa sinirle annesine. Annesi hiçbir şey dememiş odadan kaçmaya çalışmıştı.

'O kapıdan bir adım daha atarsan tüm kurt klanını öldürürüm' dedi Lexa bağırarak.

'Lan benim ne suçum var?' dedi David öne atlarken.

'David canına mı susadın geç şuraya' diyip Victoria çekti onu arkaya geri.

'Konuş? Ne demek babam gibi?' Lexa annesine sorular sorarken telefonuna mesaj gelmişti. Bir an Clarke'dan sandı mesajı. Hızla baktı mesaja. Bir heyecan ile. Ama Clarke'dan değildi. Clarke'ın annesindendi.

'Merhaba Lexa'cım. Clarke ile ayrılığınıza çok üzüldüm. Biliyorum sana da kötü sözler söyledim. Ama bunu telafi etmek istiyorum. Annenin senden sakladığı şeyler var. Benimle buluşursan hepsini öğrenirsin. Clarke evde yok. Buraya gelebilirsin. Öptüm kocaman' demişti mesajda. Lexa sinirle fırlattı telefonu. Annesine hırladı. Ve sinirle evden çıkıp koşarak gözden kayboldu.

...... .............

Saatler sonra Clarke'gilin evi;;;;;;


Sonunda içimdeki sinir ve öfke ile eve gelmiştim. Annesinin yazdığı mesaja da ayrı sinilenmiştim. Ne bu samimiyet kardeşim? Hayırdır yani?

Kapıyı çaldım sinirle ve öfkeyle. Annesi sonunda açmıştı. Üzerinde ip askılı bir eşofman vardı. Bana eşofmanlı köylü vampir diyene de bakın hele!

'Geldim işte ne söylüyorsan söyle' dedim sinirle.

'Ne bu acele içeri gel önce bir soluklan yorulmuşsundur' dedi annesi gülerken.

Vampirin Öpücüğü (gxg)🍷 Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora