26. Bölüm Transilvanya'da ilk Gece!

502 62 102
                                    

'Kanı seven vampir sarımsağa katlanır, Dracula'yı seven vampir korkuya kapılır.. (ben hariç tabiiki)'



.....................................

'Ya sen neden boşaltıyorsun bu bavulu? Çıldırtma beni Lexa!'

'Sen beni çıldırtma Clarke! Ben hiçbir yere gitmiyorum'

'Görende sanacak evden atıyoruz! Alt tarafı Transilvanya' ya gideceğiz'

'Evden atsan daha iyyiydi be!'

'Lexa bunu konuştuk' dedi ve durdu Clarke. O sırada Lexa Clarke'ın bavula yerleştirdiği kıyafetlerini çıkarıp atıyordu. 'Ya dur!' diye bağırdı Clarke. Ama Lexa umursamaz davranıyordu.

'Durursan gece birkaç bir şey yapabiliriz' Lexa o an durup Clarke'a bakmıştı. Clarke ondan hiçbir duyguyu alamamıştı. Çünkü Lexa inat ettiği zaman duygularını öyle bir saklardı ki, anlayabilene aşk olsun!

'İyi önce gel yatağa sonra durayım'

'Sen istiyorsun ki biz hep yatakta kalalım' dedi Clarke. Ardından; 'Bak koskoca şato kim bilir neler yaparız o odada'

Lexa o an bir düşündü. Ardından; 'O zaman şunları tekrar koyayım ben Dracula' ya ayıp olmasın maksat' dedi Lexa. Ve çıkarttığı bütün kıyafetleri tek tek katlayarak tekrar bavula yerleştirdi.




O sırada aşağıda;;;;

Lexa'nın babası ve Clarke'ın babası, annelerin yaptığı planı anlayıp onları sorguya çekiyorlardı. Dracula'yı buraya getiren ve Lexa'yla evlilik sözü veren meğerse annelermiş. Herkes Costia ve Allison'u beklerken bizim anneler meğerse kendini aşmış ta Dracula'ya kadar uzanmışlardı.

'Yahu bu adam dağın tepesindeki şatosunda kızıyla birlikte yaşayan, şehre ise sadece insan emmek için inen bir adam. Ve siz bana diyorsunuz ki bizim bu olayla alakamız yok!' diye bağırdı Lexa'nın babası. 'Kime ne anlatıyorsunuz siz?'

'Dracula'ya nasıl ulaşabiliriz ki bir söyler misin bana?' dedi Lexa'nın annesi. 'Adam koskoca Dracula. Ben ise onun soyundan gelen bir vampirim. Ben kimim o kim? '

'İşin şeytanlığa gelince senin yapamayacağın hiçbir şey yok '

' Lexa'ya da böyle söyle de öldürsün beni'

Clarke'ın annesi ise susmuş sadece izliyordu. 'Sen niye konuşmuyorsun hayatım?' dedi Clarke'ın babası. 'Fazla sessizsin'

'Yorgunum biraz da' dedi Clarke'ın annesi.

'Sizin yüzünüzden Dracula' dan davet aldık. Hepimiz bir haftalığına mecburen Transilvanya'ya gitmek zorundayız 'diye köpürdü Lexa'nın babası.
'Ama size ders olur bu belki o korkunç şato da bir hafta geçirmek!'

'Benim hiç halim yok bizi eleyin' dedi Clarke'ın annesi. 'Hadi gidelim biz' babası o an annesini çekmişti elinden ve 'Bizde gidiyoruz sen bunu fazlası ile hak ettin'

'Ya biz vampir bile değiliz can güvenliğimiz olamaz o şatoda'

'Sen şeytanın bacağını koparıp büyü yapan insansın Dracula mı sana karşı gelecekmiş?'

'Terbiyesizsin sen ya'

'Hepimiz gidiyoruz odalarınıza gidin hazırlanın Dracula bekletilmeyi sevmez!' dedi Lexa'nın babası tekrar. Ve herkes yavas yavas odadan çıktı.





Vampirin Öpücüğü (gxg)🍷 Where stories live. Discover now