Bölüm 22

96.6K 3K 2.3K
                                    

Merhaba😃

Sizi o kadar özledim ki anlatamam 🤧  gerçekten uzun oldu. Ama buradayım artık🖤💖✌

Kendimi telafi etmek amacıyla uzun bir bölümle geldim 👌

Hadi bölüme geçelim.

Sınır 900 oy ve 500 yorum

Şarkı alex sierra little did you know



Yaklaşık on dakikadır tavana bakarak hayatı sorguluyordum. İşe geç kalmıyordum, alarmın lanet sesine daha yarım saat vardı. Bu saatte uyanmama sebep rüzgârdı. Eylül'ün evin içinde bir o tarafa bir bu tarafa koşarak estirdiği sonbahar rüzgarları. Mottosu ise "Geç kaldım. "dı.

Ayaklarımla battaniyeni kenara fırlatıp yataktan kalktım. Lavaboda rutin işlerimi halledip salondan geçip mutfağa girdim. Geçerken sehpanın üzerinde tekila içerken oynadığımız iskambil kağıtlarına burun kıvırdım. Sebastian toplar. Bizim bir Sebastian'ımız yok. Kabullen artık bunu.

Duvardaki saate baktım. Saat daha yediydi. Yedi yedi yedi Eylül ben senin...

Neyse iyi bir arkadaşım.

"Ne oluyor Eylül? Senin iş mesain dokuzda başlamıyor mu?"

Giyindiği yeşilli beyazlı yaz elbisesinin boyun kısmındaki ipi bağlarken bir taraftan da sofraya yemek için bir şeyler koyuyordu. "Öyle kuzum ama bugün sekizde çıkmam lazım."

"Ha" diye bir ses çıkarıp kupamda kahve hazırlamaya koyuldum. Yediğim limonların tadı hâlâ ağzımdaydı. Gece saat bire kadar eğlenmiş tekilaların dibine vurmuştuk. Üçümüzün de işi olduğu için erken son bulmuştu partimiz. Genellikle sabahlara kadar sürerdi.

Eylül gelip sofrada ne varsa tabağına koydu. Dilber Ortaylı her an bir elinde silahla bir elinde kibrit kutusuyla evi basabilirdi.

Kahvemi yudumlarken bir taraftan da telefonumla uğraşıyordum. Aniden çatalın şiddetli bir şekilde tabağa çarpış sesi kulağıma geldi. "Gizem sence ben çok mu kilo aldım." Eylül'den gelen soruyla içimde bir yerlerde can veren tarafım Aha şimdi sıçtık dedi. Yani ne denilir ki bu durumda.

Şöyle bir göz ucuyla baktığımda almıştı ama ona yakışıyordu. "Alsan bile sana yakışıyor güzelim."dedin en içtenliğimle. Yalan yoktu.

Sesli nefes koyverip "Ben zayıflamak istiyorum."dedi.

"Neden ki?"

"Nedeni mi var geçen ölçtüm yetmiş üç kiloyum."

E be kızım, kilonu biliyorsan neden benden sorup gerilim yaşatıyorsun?

Üçüncü sayfa haberi mi oluşturmak istiyorsun. Yirmi üç yaşındaki genç kız arkadaşına kilo aldın dediği için yetmiş üç yerinden bıçaklandı.

Derin nefes alıp biraz sonra yapacağım Kırmızı Oda'daki Doktor Hanım konuşmam için kendimi hazırladım.

"Bak Eylül, insanlar genellikle üç şey için zayıflamak isterler, ya diğer insanların önyargıları yüzünden ya sağlığı yüzünden ya da sadece kendisini kompleksiz hissetmek için. Sen kendinle barışıksın, sağlığın iyi, Fatih desen seni böyle sevmiş. Ee, boş boşuna neden kendini yıpratıyorsun? Toplumun lanet zayıf algısını boşver. Nasıl mutluysan öyle devam et."

Bence iyi konuştum. Ben olsaydım ikna olurdum şahsen.

Eylül de ikna olmuş olacak ki gözünde yıldızlarla bana bakıyordu. "Sana bir şey itiraf edeceğim. Ne zaman diyet yapma kararı alsam sonrasında acilen senle konuşuyorum. Öyle güzel ikna ediyorsun ki diyet falan siklemiyorum."

GİZ/TEXTİNG (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin