ODA:18

SAÇMA AMA UMUT VEREN PLAN

Keyifli okumalar

" Bu ses kayıt  cihazı üstümde olacak . Ne konuşursak kayıt altında olacak ." Dedi Beliz, ses kayıt cihazını elinde tutarken .
" Onu bulurlar,  bu çok riskli ." Dedi Mert . Bir plan yapılacak ise ince elenip sık dokunmalıydı.
" Denemeliyiz ! Eğer kayıt altına alabilirsek biz ölsek bile burası deşifre olur Mert. "
Gözlerinde heyecan tohumları vardı . Bu işi yapmak ve başarmak istiyordu Beliz. Fazlasıyla hevesliydi. Bu hevesi onu kurtarmaya yeter miydi ?

" Bodrum katında giyinik olmazsın."

Sözleri bıçak gibiydi Mert'in.  Belki de Beliz'in bodrum katı hakkındaki düşüncelerini olması gereken kıvama getirirdi.  Çünkü Beliz henüz neye bulaştığının farkında bile değildi.

" Ne !? "
Buna şaşıran Beliz'in göreceklerinden sonra daha çok şaşıracağı kesindi.

" Ne demek giyinik olmazsın?!"

" Orada iki çeşit insan vardır. Aklını kaçırmış gerçek deliler ve olan biteni bilen tutsaklar. Eğer aklını kaçırmış bir deli isen üzerinde ilaç denemeleri yaparlar, çoğunlukla uyuşturucu. Ama eğer olan biteni bilen bir tutsak isen ölmeden önce senden faydalanarak son hamlelerini yaparlar. "

Bunları duyan Beliz, son hamlenin ne olduğunu merak etti. Aklından geçenlerin olmaması dileği ile sordu ," Son hamle ne ?"

Mert gözlerini Beliz'in gözlerinin menzilinden çıkartıp başını yere eğdi ve kısık çıkan sesi ile ,
" Tecavüz ve işkence.  Acıdan ölene kadar..." Dedi .

Gözlerindeki heyecan tohumları daha çiçek açmadan solup gitti ve yerini korku tohumları aldı. Çatılmış kaşları yüzündeki endişeyi kanıtlar nitelikteydi. 
Zorla yutkundu ve aralanan dudaklarından derin bir nefes aldı.

" Tamamm... Yapmam gereken çok iyi deli taklidi yapmak . Aksi takdirde... " Dili varmıyordu.

" Aksi taktirde kimliğin ve amacın yüzünden tecavüz ve işkenceye dayanabildiğin kadar yaşarsın. " Diye onu tamamladı Mert .

" Hala buradan kaçabilirsin.  Bana kalırsa hem-

" Yapacağım! Yapmak istiyorum!"

Mert Beliz'in hem korkusuna hem inadına şahit oluyordu . Korkmasına rağmen bu işi bitirmek istiyordu Beliz. Çok cesur olduğu için değildi. Salak olduğu içindi. Buradan kaçmak varken verdiği bu yanlış kararın bedelini ödeyecekti.

Her zaman güçlü olamazsın, her zaman en iyisini yapamazsın! Şansın seni yüz üstü bıraktığında ruhunun yardımına gelecek kimsen olmaz .

" Bu ses kayıt cihazı bende kalsın. Her gün geliyor, onu konuşturabilirim . "

"Mesut'u mu ?"

" Evet ."

" O zaman bu zehir şişesini ve enjektörü ne yapacağız? Üzerimde bulurlar ." Dedi Beliz.

" Haklısın. " Dedi Mert ,etrafına bakmaya başladı.

Saklayacak güvenli bir yer arıyordu.  Beyaz giysi dolabı olmazdı, açık hedef ! Yatak zaten ortada idi . Çarşafla kapatsalar bile fark edilince ilk oraya bakılırsa bulunurdu . Yatağın baş ucunda bir çekmece vardı ama o da açık hedef sayılırdı.

" Bir fikrim var !" Dedi Beliz. Bunun üzerine  etrafını inceleyen Mert'in bakışları Beliz'e dikkat kesildi .

" Kurumuş çiçekler!" Dedi Beliz . Cam kenarında kurumuş çiçeklere bakarak .

" Baksana hallerine ! Kim bilir ne zamandır sulanmadılar . Dikkatlice toprağı çıkartıp saksının içine saklarız. Hangimiz ihtiyaç duyarsa kullanır." Dedi Beliz, cam kenarına yaklaşırken.

" Kimsenin aklına bile gelmez !" Diye tamamladı onu Mert, aynı şekilde cam kenarına yaklaşırken.

Bilmedikleri bir şey vardı. Onların her anını gizli kameradan izleyenler!

Mert ve Beliz zehir şişesini ve enjektörü dedikleri gibi kurumuş ve solmuş çiçeklerin bulunduğu  saksının  dibine dikkatlice gömdüler .

Gece yerini sabaha bırakmaya hazırlanırken Mert," Çok iyi numara yapmalısın Beliz . Üzerinde denedikleri ilaçların etkisi çok ağır. Bedenin halsiz ve güçsüz olacak . Acele etme ve ne olursa olsun kimliğini saklamaya çalış.  Aksi taktirde işkenceye ve tecavüze mağruz kalırsın. Dayanamazsın! . Orada olan başka insanlar da var ,sakın onlara anlatma ! Orası bir cehennem gibi . Kimseye güvenme ve dayanmaya çalış. Ben Mesut'u konuşturup ses kaydını da alıp polise gideceğim. Buradan çıkışı biliyorum. "

" Neden bu güne kadar kaçmadın?" Diye sordu Beliz, hepimizin kafasındaki soruyu .

" Ben o bodrum katından çıkmak için çok şey feda ettim , bu gün ölüme bu kadar yaklaşmışken ve bir bağımlı iken kaçmak benim için bir şey ifade etmiyor. Ama o kayıtları polise ulaştırmak için bunu yapacağım. "

Mert ve Beliz kendilerince , iyi olduğuna inandıkları bir plan kurdular . Bu bir direnişti ama sonuç ne olurdu bilinmez . Beliz kendine çok güveniyordu . Belki de kafasındaki kadının güçlü olmasını istediği içindi.

⚠️

Sabah olmuş, Beliz hiçbir şey olmamış gibi yatağında uyumuş numarası yapıyordu.
Odasının kapısı çalınmadan açıldı.  Önce içeriye  beyaz örnüklü ,elinde hasta dosyası olan bir kadın girdi .  Yavaş yavaş Beliz'in baş ucuna yaklaştı.
Ardından hasta bakıcı gibi görünen iki adam devam etti.

"Ağır şizofreni hastası bir kadın, çok yazık..." Dedi ,sesi o kadar kibar ve nazik çıkıyordu ki .

Sarı ,beline kadar uzun  platin saçları, dolgu olduğu belli olan dudakları ve yeşil gözleri vardı. Biçimli ve sıkı  vücudunu derin dekolteli ve dar kesimli kırmızı bir elbise giyerek daha da belli etmişti. Şöyle bir bakılınca güzel olduğu apaçık ortadaydı .

Elindeki dosyayı  açıp incelemeye başladı . Kısa bir göz gezdirdikten sonra Beliz'in baş ucundaki çekmecenin üzerine bıraktı ve eli Beliz'in uzun kıvırcık saçlarına gitti . Bir tutam alıp narince okşamaya başladı .

" Saçları çok güzel." Diye fısıldadı.
Derken birden okşadığı bir tutam saçı sertçe çekip Beliz'in çığlık atarak uyanmasını sağladı.

Neye uğradığını şaşıran Beliz , daha tepki bile vermemişken sarı saçlı güzel doktor Beliz'i korkutan şu sözleri söyledi,

" Kalk hadi ! Bir deliye göre fazla güzelsin! Alın şunu... Bodrum katına!"

Ardından hasta bakıcılar tarafından zorla bodrum katına götürülmek üzere olan ve sinir krizi geçiren bir ağır şizofreni hastası kadın.

Yazım yanlışı olursa kusura bakmayın lütfen.