30. Bölüm ~malihülya~

6.9K 274 10
                                    

Bahar bir insanla gelebilir insana....



Saatler olmuş Fatma'dan ses çıkmamıştı. Bu durum Yasin'i çılgına çevirmiş haber alamadıkça ne yapacağını şaşırmıştı. Akşının da Yasin'den eksik yanı yoktu.

Neredeyse gün olacaktı ama Fatma aramamış görevden de gelmemişti. Kendine kötü şeylerin olmadığı telkinini verse de içinde bir yerlerde onu korkuya düşüren bir durum vardı.

Bir kaç saat daha bekleyecekti Yasin. Haber çıkmazsa şubesine gidecekti. Göğsünü birisi sıkıyor nefes almasını engelliyordu sanki. Aldığı nefesler öyle keskindi ki ciğerlerini yakıp geçiyordu.

Baturalp gibi olmak bir hastane kapısında sevdiğini beklemekten ölesiye korkuyor böyle bişeyle karşılaşırsa ne yapacağını düşünmek bile istemiyordu.

Çünkü Yasin dirayetli değildi. Hep en sevdikleriyle sınandığı için artık dirayetli olamıyordu.

&&&&&

O sırada Fatma acıyla bi çığlık daha attı.

"Allah kahretsin !Kırıldı ! Ayağım kırıldı ! O şerefsizi sakın bi yere bırakmayın. Aahhh !!! "

Acı çekiyordu. Belki acı katlanılabilirdi. Ama bacağını gördüğü anda birden içi ılık ılık oldu. Midesi bulandı.

Timin hepsi kayalığa yapıştı o sesle.
Çünkü düşme anı o kadar kötüydü ki herkes Fatma'nın parçasını arayacaklarını düşünüyordu.

Ama bir mucize olmuş Fatma düşerken kayalıkların kenarından çıkan küçük bir fidana takılmış bir süre düşüşünü hafifletmişti.

Takılmasıyla birlikte yönü de hafif şaşmış uçurumun az önündeki kayanın tam üzerine düşmüştü.

Beli ve kırılan ayağından çıkan kemik haricinde bir problemi yoktu.

"Fatma sakin ol kardeşim yetiştik şimdi !"
Diye bağırdı Samet. Fatma'nın aşağıdaki durumundan habersiz bir halat yardımıyla onu çıkarmayı planlıyor oradan da sevk etmeyi düşünüyorlardı.

"İnmeyin Samet ! " dedi Fatma kırık ayağına bakarken.

O sırada tim bi duraksadı. Ne olduğunu anlayamadılar.

"Açık yara var! Bacaktaki kemik  dışarda ! Bu şekilde müdahale edemezsiniz ! Ne yapacağız şimdi ?" Dedi.

Acı çekiyordu Fatma. Bu durumu hissettirmek istemedi arkadaşlarına ama ister istemez canı yanıyordu. Bir de bacağını o halde görünce bir daha o bacağını  kullanamayacağını düşünüyordu.

'Ya ayağımı keselerse o zaman ne halt edeceğim ! Ulan şerefsiz ulan şerefsiz senin tüm kemiklerini kırıp çıkarmak vardı şimdi !'

Diye kendi kendine söyleniyordu Fatma. Canının açısından öfkeleniyor hareket edemeyişi iyice sinirini arttırıyordu.

Bir süre daha öyle beklediler. Yukardakiler bir sürü telkinde bulundu.

"Ambulans helikopter geliyor Fatma az daha dayan. " dedi Samet.

Sefa ise ordan bişeyler söylüyor ama Fatma'nın kulağı doğru düzgün hiçbirini duymuyordu. Korkusu içten içe artıyordu.

Epey zaman geçti. Fatma'nın ağrısı iyice artmıştı. Artık uzandığı yerden kıpırdayamıyor bacağına bakmak bile istemiyordu. Muhtemelen kesilecekti ve Fatma'nın hayatı bitecekti.

Artık umudu iyice tükenmişti. Arkadaşlarının bağırışlarına tepki vermiyor öylece gökyüzüne bakıyordu.

O sırada helikopterin sesi duyuldu. İçini küçücük bir umut tanesi kapladı. Belki dedi. Belki geç kalınmamıştır. Belki hala vaktim vardır dedi.

YÜZBAŞI'NIN SEVDASIWhere stories live. Discover now