39. Bölüm ~ sensedim~

5.8K 259 22
                                    

Gururunu sevdiğinle kaybetmek o sevdiğini gereksiz gururunla kaybetmekten iyidir.
John Ruskin

"Yavuz ?" Dedi donuk bir sesle Baturalp. Önünde öylece yatan bedene bakıp.

"Ya-Yavuz değil ! Değil ! Yavuz nerde ?" Dedi içinde bir korku peyda oldu.

"Yasin nerde ! Yavuz nerde oğlum !"

Yasin bişey diyemedi. Kimse bişey bilmiyordu ki. Saldırıya uğrayan timi kimse bilmiyordu. Üzerinde kimlikleri de olmadığı için kim şehit oldu kim sağ kaldı bilinmiyordu. Hiçbir şekilde haber alınamıyor haberleşme sistemi çökmüş kimseye ulaşılmıyordu.

"Ko-komutanım bi-bilmiyorum ! Bir iki cenaze daha geldi dışarda. " dedi başını eğerek. Bu eziyet devam edeceğe benziyordu.

"Nereye alınacak cenazeler ?" Dedi yorgun bir sesle.

"Yan tarafta komutanın " dedi aynı yorgunlukla Yasin.

Baturalp hızla yan tarafa geçti. Şehitlerin naaşları yeni yerleştirilmişti. Baturalp nereden başlayacağını bilmiyordu. Ya Yavuz burada yatıyorsa ? Ne yapacaktı o zaman ? Yavaşça kaldırdı ilk şehitin üzerindeki bayrağı...

Değildi...
Görüntü güzeldi ki gözlerinden yaş bu sefer bu silah arkadaşı içindi... Diğer altı şehir gibi gülümsüyordu yüzü. Sanki derin bir uykuda gibiydi...Diğer naaşa geçti bu sefer. Onun da yüzündeki bayrağı seri bir şekilde açtı.
O da yavuz değildi !
Yavuz burada da yoktu
yavuzu o an anladı.
İnsan nasıl şehit olmak istemezdi ki...
Böyle onurlu bir mertebeye ulaşmayı kim istemezdi...
Yanaklarındaki gamzesi belli oluyordu güzel yüzlü şehidin...Öyle güzel görünüyordu ki...
Daha fazla dayanamayıp kapattı bayrağı... annesi babası nasıl bakacaktı bu Aslan parçasına. Nasıl inanacaktı ki şehit olduğuna. Nasıl inanacaktı öldüğüne. O anda aklına Kurandaki o ayet kulaklarında yankılandı.

"Allah yolunda öldürülenlere 'ölüler' demeyin. Bilâkis onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz. (Bakara Suresi 154. Ayet)

Ufak bir gülümseme peyda oldu yüzünde.
Yavaşça yanaştı kulağına doğru şehidin. Sessizce " gözünüz arkada kalmasın yiğidim ! Bayrağı biz devraldık ! Rahat uyuyun. Kanınız yerde kalmayacak ! İntikamımızı alacağız ! " dedi ve alnına ufak bir buse kondurdu ve kapattı yüzünü. Gözyaşlarını elleriyle sildi ve dışarı çıktı. Derince bir nefes aldı. Yüreği öyle sıkılıyordu ki... öfkesi nefreti öyle büyüyordu ki içinde... Bu intikam alınacak kanınız yerde kalmayacak diye intikam yeminleri ediyordu. Foçada eğitimdeyken söyledikleri intikam yeminleri doldu kulaklarına. Oradan kaç canı yitirmişlerdi. Ama bayrak düşmemişti ve düşmeyecekti.... Yalpalayarak bahçeye doğru ilerledi.
O sırada karşıdan koşarak endişeyle gelen Yasin'i gördü. Yasin hızla geldi Baturalp'in yanına. Yüzüne baktı bişeyler anlamak için. Baturalp'in yüzü öyle öfkeliydi ki... Yasin bişey anlayamadı. Yanına yaklaştı iyice

"Komutanım ? "Diyebildi sadece. Baturalp gözlerini dikti Yasin'e.

"Yok ! Burada da yok ! Başka şehit naaşı var mı gelecek ?" Dedi çaresiz bir sesle.

"Yok komutanım da 4 yaralı getiriliyormuş hastaneye. Şimdi geldi bilgi. Be-belki onların arasındadır " dedi. Kendini tutmaya çalışsa da gözlerinden yaşlar akıyor arada bir iç çekiyordu. Baturalp'in anında gözleri büyüdü.

"Yaralı var denmedi bize !" Dedi öfkeyle.

"Tankın altında kalmış ikisi. Durumları ağırmış. Diğer ikisi de enkazdan çıkarılmış. Sabah çıkartmışlar hemen sevk etmişler " dedi çaresizce. İyi tek bir haber yoktu.

YÜZBAŞI'NIN SEVDASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin