6

660 65 25
                                    

Çalan zille birlikte gözlerini defterinden ayıran Jaemin rahat bir nefes verirken isminin anons edilmesiyle ayağa kalkmış, babasının odasına doğru ilerlemeye başlamıştı. Muhtemelen alacağı izin ve annesiyle çıkacağı tatil hakkında diyecekleri vardı, acil bir durum olmadıkça çağırmazdı çünkü babası yanına.

Geldiği odayla durdu ve kapıyı çalmak istedi lakin odadan hışımla çıkan genç yüzünden durmak zorunda kalmıştı. Ne olduğunu anlayamadı Jaemin, kim olduğunu dahi göremediği çocuğun arkasından bakarken ismini duymasıyla başını açık kapıya doğru çevirmiş, babasının masasının önündeki deri koltuklarda oturan Jeno'yu fark etmişti. Şaşkın bakışlarla ikiliye bakarken içeriye giren Jaemin kapıyı kapattı ve ayakta durup merakla babasına döndü. "Beni çağırmışsınız hocam."

Müdür Na derin bir nefes verdi ve masasındaki belgelere dönerken bıkkın bir ses tonuyla mırıldandı. "Seni okuldan alıyorum Jaemin, başka bir okula yazdıracağım."

Hayretle geriledi Jaemin, durup dururken nerden çıkmıştı bu olay? Düzeni oturmuştu ve güzel bir arkadaş çevresi vardı, neden gitmek zorundaydı? Bakışları Jeno'ya kayarken lacivert saçlı çocuğun gülümseyerek baktığını gördü fakat hemen babasına geri dönmüştü.

"Sebebini öğrenebilir miyim?"

"Mühim değil, bilmesen de olur. Eşyalarını topla ve doğruca eve git."

Babası kendisine gram bakmazken gözleri doldu Jaemin'in ama odadaki Jeno'nun varlığı büyük bir engeldi gözyaşlarının akmasına. "Pe-peki hocam."

Önünde eğilip odadan çıkan Jaemin kapıyı kapatırken iç çeken babasını duydu. Jeno'nun gülme sesi kulaklarına dolarken bıkkınlık akan sesiyle konuştu Müdür Na. "Evet Jeno Lee, senin de okuldan atılman hakkında-"

Kapı kapandığından daha fazlasını duyamasa da gözlerinin şaşkınlıkla açılmasına mani olamamıştı Jaemin, okuldan mı atılmıştı Jeno? Dün o yüzden mi gelmişti yanına? Kitabını acilen geri almalıydı yoksa sonsuza kadar onda kalırdı! 

Ne yapacağını bilemedi başta Jaemin, öylece yerinde dururken kapı yeniden açılmış, müdürün odasından çıkan Jeno Lee'nin misket limonu kokusu dolmuştu ciğerlerine. Telaşla arkasına dönmeye çalıştı Jaemin fakat elinden tutan Jeno izin vermedi kaçmasına, önden ilerleyerek arkasındaki Jaemin'i de beraberinde sürüklerken siyah saçlı genç nereye gittiklerini merak ediyordu.

"Jeno-"

"Konuşacağız, bekle."

Jeno'nun dedikleriyle sustu kaldı ve ona ayak uydurmaya çalıştı Jaemin. Sessizce koridorda ilerlerken elini saran damarlı ele baktı, beyaz tende daha da belirgin olan damarlar yutkunmasına neden olmuştu. Gözlerini kaçırdı Jaemin, önünden ilerleyen bedene bakarken sonunda girdikleri boş müzik sınıfıyla rahat bir nefes vermiş, elini kurtarmıştı Jeno'dan. "Ne oluyor?"

"Hiçbir şeyden haberin yok, değil mi?"

Başını iki yana salladı Jaemin, iç çekmeden edemedi Jeno. "Sen gelmeden önce odadan çıkan kimdi gördün mü?"

"Hayır."

Bir iç çekme daha. "Jaehyun'du. Hakkında çıkan dedikoduları o da duymuş, baban seni okuldan alacağını söyleyince sinirlendi çıktı gitti."

"Hakkımda çıkan dedikodular derken? Sen neden bahsediyorsun Jeno?"

Jaemin histerik bir gülüş bıraktı boş sınıfa, gözleri endişeden titriyordu. Okuldaki herkesin kendini sevdiğine inanırdı çünkü kimseye bulaşmazdı. Tek odağı dersleriydi, notlarını iyi tutup anne ve babasını gururlandırmak istiyordu. "Müdürün sana sınav sorularını verdiğini söylemiş biri, tüm kerizler de buna inanmış. Dedikoduları duyan bazı veliler soluğu babanın yanında almış tabii, baban her ne kadar inkar etse de o sinirli aptallara inandıramamış kendini. Olay bakanlığa taşınırsa-"

"Jeno, tamam sus anladım anlayacağımı."

Jaemin titreyen bedenine hakim olmaya çalışırken Jeno bir adım attı sevdiği çocuğa doğru lakin kaçarcasına uzaklaşmıştı ondan siyah saçlı, sinirden sıktığı ellerini yumruk yapmıştı. 

"Baban seni başka bir okula alacak, o okulda notların iyi olursa her şey ispatlanmış olacak. Yani Jaehyun'a öyle dedi, ben de kulak misafiri oldum pek tabii." Öğretmen masasına oturup iç çekti Jeno, bakışları sinirli Jaemin'in üzerinde dolanırken ufak bir gülümseme sardı dudaklarını. Sinirli hali düşündüğümden daha seksi.

Bir süre olanları düşünen Jaemin sınıfta bir ileri bir geri giderken masada oturan Jeno ayaklarını sallayarak ona bakıyor, cebinden çıkardığı lolipopun paketini açmaya çalışıyordu. Gelen hışırtı sesleri dikkatini tamamen dağıtırken başını çevirip Jeno'ya baktı Jaemin, lolipopu ağzına atıp kendisine dönen lacivert saçlı gülümsemişti gözlerini kısarak.

Odadan çıkmadan babasının dedikleri aklına dolarken hayretle açıldı gözleri ve iki yana düştü elleri Jaemin'in. İhtimal vermiyordu lakin karşısındaki Lee Jeno'ydu, kendisine aşık olan ve her türlü deliliği yapabilecek tek kişi.

"Sen de olayları duyduğun gibi gittin, dedikoduları çıkaranları buldun ve dövdün onları, değil mi? Okuldan atılmak için yaptın hepsini..?"

Jaemin'in sözleri üzerine lolipopunu ağzından çıkardı ve kıkırdadı Jeno. Omuzlarını alayla silkerken oturduğu masadan kalkmış, kolunu Jaemin'in beline dolayıp yuvarlak şekeri ağzına almadan önce merakla başını yana yatırmıştı. "Eee, hangi okula gidiyoruz?"

«...»

Jeno çok seviyosun salak yapma böyle 😔💔

Sizce Jaemin söyleyecek mi gideceği okulu? Yoksa Jeno uzaktan mı sevmek zorunda kalacak?

Yorumlarınızı bekliyor olacağım ❣️

Nomin ile kalın!

-Cholog

-Cholog

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Pochemuchka | NominWhere stories live. Discover now