Tek davası okumak olan Avin Mirşad.
Bin derdin dermanı olan Maran Mirşad.
"Mardin şahidim Maran yüreğimin güneşisin. Dışımı aydınlatırken yüreğimi yakansın."
Hayatın acımasız döngüsü içerisinde birbirlerine denk gelen iki insan.
"Mezopotamya şah...
Satır arası yorum istiyorum desem. Bu arada nokta vs şeylerle yorum doldurmak yerine satır arası yorumlar yapsanız yorum sınırı daha çabuk dolar:)
Neyse 8K okunma olan bölümde 1K den fazla oy çıkmıyor bu komik! Beğenmeyen okumasın böyle yaparak diğer arkadaşların hakkına giriyorsunuz yapmayın ben bölümü ne zorluklar içinde yazıyorum siz bir oya basamıyorsunuz.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Avin'in çığlığıyla kendine gelen genç adam son anda frene basmış araba aniden durmuştu.
Avin öne doğru eğilirken son anda elleriyle tutundu. Göğsü yerinden çıkacakmış gibi atıyordu korkudan rengi değişen genç kız başını usulca kocasına çevirdi.
"Sen manyaksın!" Elini göğsünden çıkarcasına atan kalbine koydu kesik kesik nefeslerini düzene koymaya çalıştı..
Az önce resmen kaza yapacaklardı bu adamın aklı nerdeydi ne yapmaya çalışıyordu?
"Sana sabrımı sınama demiştim!" Maran'ın demir kadar sert sesiyle Avin korkuyla yutkundu kapıyı açarak arabadan indi. Sırtını kapıya yaslayıp titrek bir nefes verdi.
"Öldürecektin bizi." dehşet içindeydi genç kız hala tam olarak kendine gelmiş değildi..
Maran arabadan inerek arabanın önüne geçti cebinden sigara paketini çıkardı içinden bir dal alıp dudakları arasına koydu. Sigarayı yakarak zehri ciğerlerine çekti.
Karanlık her tarafı esir alırken yolda ikisi tek vardı. Maran yavaş adımlarla ilerledi karısının yanına tam karşısında durdu sigaradan bir duman daha çekerek dudakları arasından üfledi.
"Ölebilirdik Maran." dedi soğuk bir sesle Avin kocasının gözlerine korku dolu bir ifadeyle bakarak.
Maran tavrını bozmadan soğuk kanlılıkla cevapladı karısını sanki az önce hiçbir şey yaşanmamış gibi sakindi...
"Korkuyor musun ölmekten?" Avin hafif kaşlarını çatarak kocasının ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyordu.
Ama Maran'ı anlamaktan o kadar zorlanıyordu ki..
Amacı neydi bu adamın?
Neden böyle yapıyordu?
"Hayır ölmekten korkmuyorum ama benim daha yapmam gereken şeyler var o yüzden ölmek istemiyorum en azından şu an!" Buz gibi bakışları adamın yüzünde gezindi.
"Bakma öyle!"
"Nasıl bakıyormuşum?" Maran bir adım atarak karısına yaklaştı. Dudakları arasındaki dumanı Avin"in dudaklarına üfledi..
Avin yüzünü ekşiterek başını çevirdi. Sigaradan nefret ediyordu.
"Buz gibisin Avin!" Dedi Maran bir adım daha atarak aralarında yok denecek kadar az mesafe vardı. Avin bakışlarını kaçırdığında Maran parmakları arasındaki sigarayı yere attı.
