11. Bölüm

3.7K 275 243
                                    

Yazarın Anlatımı

"Ya baya baya oğlumuz olucak." demişti yatağa otururken. Çoktan eve gelmişlerdi ama eve geçmeden önce biraz dışarıda dolaşmış küçük ev alışverişi yapmıştı ikili.

"Senin gibi yakışıklı bir oğlum olsun istiyorum ama çokta senin gibi olmasın iki tane Hwang Hyunjin çekemem." demişti Felix. Eşi dolaptan aldığı kıyafetlerle Felix'e doğru ilerlerken gülmüştü.

"Bana benzemesin zaten sana benzesin senin gibi eşsiz olsun." demişti karnını okşarken. Ardından Felix'in dudaklarına uzanmış üst dudağını emmişti küçüğünün. Geri çekildiklerinde konuşmuştu Felix.

"Omega olm-" lafını kendisi kesmişti. Hyunjin öyle sert bakmıştı ki eşine bakışları altında titrediğini hissetmişti Felix.

Hyunjin bu konu her açıldığında sinir oluyordu. Ne vardı ki omega olmakta? Omegalar diğer kurtlara göre en naif en güzel olanlarıydı. Anlamıyordu Felix'in sürekli kendi cinsinden nefret etmesini. Bu konu her açıldığında küçük bir tartışma içine giriyorlardı illa. Felix bu yüzden susmuştu eşiyle tartışmak istemediğinden susmuş uzatmamıştı.

"Hadi ver sen onları bana git duşa." demişti Felix sessizce. Hyunjin sadece başıyla onaylamıştı eşini ardından elindeki kıyafetleri yatağa bırakıp duşa ilerlemişti.

Bir şey demek istemiyordu çünkü şu konu gerçekten delirtiyordu onu.

Felix odada tek kaldığında derin bir iç çekmiş ve ardından karnını okşamıştı. Yine sinirlendirdim onu diye geçiriyordu içinden. Ama Felix isteyerek yapıyordu bunu. Tek istediği bebeğide onun ve ya diğer omegalar gibi ezilsin, küçük görülsün ve toplumda tiksinç bakışlar altında kalsın istemiyordu.
Bunun ne kadar kötü olduğunu kendi biliyordu. Okulda, ailesi karşısında ve kasaba tarafından oldukça ezilmişti. Aynısını bebeğininde yaşamasını istemiyordu hepsi buydu sadece.

(smut girişidir rahatsız olan atlasın.)

Üzerindeki kıyafetleri çıkarmış, üzerine bir havlu sarmış ve yavaş adımlarla eşinin yanına ilerlemişti. Banyonun kapısını açmış ve eşinin bakışlarının oraya dönmesini sağlamıştı. İkiside bir şey demiyordu sadece gözlerine bakıyorlardı birbirlerinin. Duş kabinin oraya gelince Felix havlusunu çıkarmış ve kenarı atmıştı. Çıplak ayaklarını eşinin yanına yönlendirmiş ve suyun altına girmişti.

Hyunjin şaşkınlığını belli etmeyecek şekilde bakmıştı eşine. Felix sadece Hyunjin'e sarılmış ve beklemişti biraz orda. "Özür dilerim..." diye mırıldanmıştı ardından.

Çıplak bedenleri birbirine değdikçe görünmeyen bir ahenk çıkıyordu sanki ortaya. Birlikte olduklarında uyumları her şeyin üstesinden gelebilir gibiydi.

Hyunjin, Felix'in beline sarılmış ardından saçlarına bir öpücük bırakıp konuşmuştu.

"Sorun değil ama bir daha bu konu hakkında konuşursan cidden bozuşuruz." demişti. Felix bunu ne kadar ciddiye almasada, Hyunjin oldukça ciddiydi.

Hyunjin elinin birini belinden çekip küçüğünün yüzüne çıkarmış okşamıştı. Çok seviyordu onu ama zaman zaman sinirde oluyordu. Ama kıyamıyordu da eşine bir de şu an hamileydi bazen susup kalıyordu.

Belinde kalan elini kalçasına indirip sıkmıştı bu da Felix'in kısa inlemesine sebep olmuştu. Tek bir haraketiyle Felix'i kucağına almış ve sırtını soğuk mermere yaslamıştı. Nazik davranmaya çalışıyordu ama biraz zor oluyordu bunu yapmak.

"Hyun..." demişti küçük olan derin nefesleri ardından. Hyunjin kendi dudaklarını eşinin dudaklarına bastırmış ve son kez öpüyormuş gibi öpüyordu. Hyunjin, Felix'in üst dudağını öperken Felix ise Hyunjin'in alt dudağını öpüyordu.

Hwang Family [Hyunlix]Where stories live. Discover now