Kayıp Varis

~FLASBACK~

Yorumlarınızı bekliyorum.

~Yazardan~

Genç çocuk rahatsızca yerinde kıpırdandı. Kardeşi Valencia 5 saat önce evden çıkmış ama hala dönmemişti.

Kardeşinin yanına gitmeyi çok istiyordu ama Kral Leroy bunu engelliyordu.

Tahtın Varis'inin başına bir şey gelmesine göz yumamazdı. Hele ki bu geleceğin Kralı ise.

"Lucas otur şuraya gitmeyeceksin izin vermiyorum." dedi Kral Leroy otoriter sesi ile.

Ama Lucas, o Kralı dinlemiyor bulundukları odadaki kapıyı açmaya çalışıyordu.

"Baba açtır şu kapıyı kardeşimin iyi olduğunu görmem lazım." diye bağırdı Lucas.

Lucas'ın içindeki acı öyle küçük bir şey değildi. Hissediyordu kardeşinin başına bir şey geldiğini, kalbi sızlıyordu.

Lucas'ın her kalbi sızladığında kardeşinin başına bir şey geliyordu.

"Lucas, o bir Kralın kızı kim ona dokunmaya cüret eder." dedi Kral Leroy oğlunu sakinleştirmek amaçlı.

Ama sakinleştirmek yerine oğlunu daha da çıldırtıyordu.

Lucas kapıyı açmaya çalışmaktan başka bir şey yapamıyordu. Elinden hiç bir şey gelmiyordu.

Kraliçe Perla ise o oturup ağlayarak olan biteni izliyordu. Kraliçe de biliyordu Kral Leroy o kapı açılmayacak dediyse açılmazdı.

Peki şu an Valencia ne yapıyordu?

Küçük kız şu an ormandaydı. Ve etrafını Cadılar sarmıştı.

Ne yapması gerektiğini bilmiyordu.

Elinden geldiğince kendini savunacaktı ama kaybedeceğini de biliyordu.

"Benden ne istiyorsunuz?" diye bağırdı Valencia.

Cadılardan birisi bir kahkaha attı. İçine kötülük sinmiş bir kahkaha.

"Seni küçük, senden ne isteyebiliriz. Bizimle geliyorsun tek derdimiz babanla."

Valencia'nın bedenini o zaman daha büyük bir korku sardı. Anlamıştı başına kötü şeyler geleceğini.

Cadılardan birisi hızla yanına gelip kolunu tuttu Valencia'nın.

Kolunu öyle bir sıkıyordu ki moraracağı belliydi.

"Bırakın beni!" diye bağırıyordu Valencia ama onu dinleyen kimdi.

Kimse kızın yüzüne bile bakmıyor sadece Cadıların bölgesine doğru yürüyorlardı.

Valencia bir kaç çırpınma sonunda tüm ümidini kesmiş Cadılar ile birlikte yürümeye başlamıştı.

Her adımlarında içindeki korku artıyordu. Ve her adımlarında onu tutan Cadı kolunu daha çok sıkıyordu.

Valencia'nın aklında bir kaç düşünce vardı.

Babam ne yaptı da bu kadar sinirlendiler? diye düşünüyordu.

Abime bir şey yaparlar mı? diye düşünüyordu.

Ve bana bir şey yaparlar mı? diye düşünüyordu.

Aklında daha bir sürü soru vardı. Ama hiçbirine cevap verecek birisi yoktu.

Hiç birine cevap verecek bir abisi yoktu yanında.

'Sakin ol bir şey olmayacak' diyip saçlarını okşayacak bir abisi yoktu yanında.