Bölüm 10

2.2K 132 10
                                    

Merhabaaaa \(^~^)/

♡♡♡♡

Sonunda evime gelmiştim. Dün Timuçin ile konuşmuş ve 'arkadaş' kalıp iletişimde kalacağımız hakkında birbirimize söz vermiştik.

Dün sanki gerçekten şehir dışına çıkmışım gibi bavul hazırlamıştım. Sabah kalktığımda Aslan kahvaltı yapmadan evden çıkamayacağımı söyleyince, uzun bir kahvaltı yapmıştık. Evden ayrılırken de Timuçin'i benden ayırmak için bayağı  çaba sarf etmiştik.

Şimdi ise kapımın önünde elimde bavulumla kapıya aval aval bakıyordum. Bir anda kapı açılınca irkildim. Annem elinde saksılar ile şaşkınca bana bakıyordu.

"Oğlum?"

Şirince sırıttım.

"Annem?"

Saksıları yavaş hareketler ile kenara koydu. Daha sonra eğilip ben daha ne olduğunu anlamadan terliği ile vurmaya başlamıştı.

"Sen neredesin ulan dünkü bok! Anneye babaya haber vermeden şehir dışına çıkmalar falan!"

Annemden kaçmaya çalışırken tam popişime isabet eden terlik ile çığlık attım.

"Yaa anne! Değerlime neden vurdun ya?! Bak kırıldı darıldı sana."

Nefes nefese durdum. Annem ellerini beline koymuş 'sinirli anne' moduna girmişti.

"Oh olsun! Sen şükret baban çalışmaya gittiğin için sinirli değil. Neyse..."

Arkasına dönüp eve girerken devam etti, "Akşam baban seninle bir konuşma yapacak. Bu sefer akıllandığın için şirkette çalışmaya başlayabilirsin oğluşum." Dedi.

Sesi mutlu çıkan annem cümlesini bitirince dediklerini algılamam uzun sürdü.

Şirket mi dedi o?

Hızlı adımlar ile eve girecekken geri dönüp bavulu aldım. Eve girip odama çıktım. Mis gibi kokusunu çektim içime.

"Ohh! Ne özlemişim len seni. Mis kokulu odam."

Bavulu kenara koydum. Kendimi yatağıma attığımda yüzüm buruştu. Aslan'ın evindeki yataklara o kadar alışmıştım ki şuan kendi yatağım tahtaya uzanmışım hissi veriyordu.

Sahi onlar şimdi ne yapıyorlardı acaba?

♡♡♡♡

Aslan çalışma odasında elini alnına koymuş odaklanmaya çalışıyordu. Ama gözlerinin önüne gelen yüz buna izin vermiyordu. Derin bir nefes aldı.

Kapı tıklatılınca sert sesi ile,"Gel!" Dedi. Timuçin kapıyı açıp içeri süzüldü. Aslan sevgilisine gülümseyip kollarını açtı.

"Bebeğim."

Timuçin, Aslan'ın kucağına oturup kafasını boynuna gömdü. Aslan huylansa bile ses etmedi. Uzun bir süre sessizce sarıldılar. Timuçin yüzünü geri çekip Aslan'ın dudaklarına minik bir buse kondurdu.

"Sence Doruk ne yapıyordur?"

Aslan sevgilisinin sorusu ile dudaklarını büktü.

"Bilmiyorum. En son İdris, bahçede annesinden kaçtığını söylemişti."

Timuçin kıkırdadı. Bir an kaynanası olacak kadının tatlı ve sinirli bir anne olacağını düşündü. Daha sonra düşüncesine burukça gülümsedi. Onlar Doruk ile sadece arkadaşlardı. Ama o bunu umursamadı ve Aslan'a döndü.

"Yarın birlikte Doruk'un evine gidelim mi?"

Aslan, sevgilisinin tatlı heyecanına gülerek kafa salladı.

SEVGİ PAYLAŞTIKÇA GÜZEL / B×B×BWhere stories live. Discover now