0539*******: Benimle bir gece geçirir misin?
Poyraz Ali: Kimsin?
0539*******: Kim olduğum önemli değil.
Poyraz Ali: Git işine akşam akşam.
*
*
*
*
*
Kısa Hikâyedir.
+18 sahneler yer almaktadır.
İnstagram hesaplarım birgecewattpad ve asiyankaraca beklerim efendim.
Yıldıza basmayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen. Moral olsun ki hemencecik bölüm yazabileyim❤️
Yıkılmak sadece binalara mahsus değildir. Bir insanın, bir cümle ile defalarca yıkıldığını gördüm ben.
🤍
Oops! Această imagine nu respectă Ghidul de Conținut. Pentru a continua publicarea, te rugăm să înlături imaginea sau să încarci o altă imagine.
Mina bebeğim çok güzel yapmamış mı? Teşekkür ederim canımın içi!
💫
Yakıcı güneş ışığı yüzünden uyanmak zorunda kalmıştım. Gerçi dün yaşadıklarımızdan sonra gece çok geç yatmıştık. Yüzümün kızardığına yemin edebilirim. Ah, çok güzeldi!
Gerçekten dedikleri anlattıkları kadar varmış. Ali'yle yaşayınca bambaşkaymış..
Gözlerim kapalı olduğu halde gülümsüyordum. Yatağın diğer tarafına doğru elimi uzattım ama boştu. Nasıl ya? Gitmiş olamazdı değil mi?
Canım bir miktar yansa dahi bir hışımla yataktan kalktım. Hayır gitmiş olamazdı. Bırakamazdı. Böyle bir gecenin sabahında bu olamazdı.
Kafamda kurdum da kurdum o sırada. Elimi tam komidinin üzerindeki telefonuma doğru uzatacaktım ki kapıda gördüğüm bedenle gevşedim. Derin bir nefes aldım. Neler kuruyordum şu an kafamda gerçekten ya?
Kapıya yaslanmış kollarını bağlamış üstelik altında sadece boxeri vardı. Resmen günaha davetti.
Yanına doğru adımlamaya başladım. Gözlerim neden doldu ki şimdi? Hiç beklemeden kollarımı beline sardım. "Gittin sandım." dedim dayanamayıp. Boynuna doğru sokuldum. Kokusunu soludum. Aşık olduğum teninin kokusu.
"Nasıl gidebilirim güzel bebeğim?" dedi şaşırarak. "Kollarından çıkmak yeterince zorken seni nasıl burada tek başına koyup gidebilirim?" Ellerinden birini uzatıp, düşen gözyaşımı sildi. Harika. Yine ağlıyordum.
"Sadece bizim için kahvaltı hazırlamak istemiştim."
Ali'nin yanında duygularımı çok fazla açığa çıkarıyordum. İstemeden oluyordu.
"Bilmiyorum, göremeyince çok üzüldüm." Dudaklarımı büzmüştüm resmen adama.
"Ölürüm sana ben." Dudaklarıma bir öpücük bıraktı. Yetmedi, durdu tekrar öptü. Tekrar, tekrar ve tekrar.
