Kasvetli Gökyüzü'°

180 18 10
                                    

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


●¤'¤●

Saat iki; Ryuguji Ken'den gelen otuz iki arama ve seksen yedi yeni mesaj.

Telefonunun ekranına bakarken şaşkınlığının şokunu yavaş yavaş atlatmaya başlamıştı Miyuki. Kazutora ile konuşmaya giderken telefonunu sessize almıştı kimsenin rahatsız etmemesi için ama arayacağını düşündüğü kişi daha çok annesiydi, Ken değil.

Az önce çıktığı binanın önünde dururken yeni gelen aramayla telefonunun ekranı karanlık sokakta aydınlandı. Her ne olmuşsa, Draken ısrarla aramaya devam ediyordu.

'Birçoğunun sıklıkla aptal olduğu doğru, ama ıslahevinden çıkacağım günün tarihini unutup da beni karşılamaya gelmeyecek kadar da aptal değiller.'

Diye düşündü Miyuki.

'Yani eskiden değillerdi tabii'

Kendi kendine alaycı bir gülüş attıktan sonra başını geriye attı Miyuki. Kazutora hala önünde durduğu binanın çatı katındaydı. Ama bu büyük binanın çatısında dururken onu duyması bir hayli imkansızdı tabii.

Telefonu hala inatla çalarken sıkıntıyla nefes verdi. Büyük bir kırgınlık hissediyordu kalbinde. Ama Ken'in bu saatte böyle ısrarla araması da içine kurt düşürmüyor değildi. Ayrıca dev arkadaşını özlediğini de inkar edemezdi.

Aramayı cevaplama tuşuna kendi kendine giden ellerini takmadan telefonu kulağına götürerek binanın önünden uzaklaşmaya başladı Miyuki.

Karşıdaki oğlan aramasının yine yanıtsız kalacağını düşünmüş olacak ki, telefonun açılmış olmasına şaşırarak bir kaç saniye sessiz kalmıştı. Ama elbette iki taraflı bu sessizlik genç oğlan tarafından bozuldu.

-"Miyuki? Sen misin!?"

Draken'in endişeli ve epey yüksek volümlü çıkan sesiyle bir kaç saniyeliğine telefonu kulağından uzaklaştırmak zorunda kalan Miyuki, en nihayetinde cevap verdi.

-"Evet, benim"

Bunu söylemesinin ardından sesinin yankılanmasından telefonun hoparlörde olduğunu anlayan genç kız, bir saniye bile çekmeden arkadan bağırış çağırış sesleri duymaya başlamıştı ki, Draken tok sesiyle bağırarak herkese çenelerini kapatmalarını söyledikten sonra Miyuki'ye döndü.

-"O arkadaki sesler de neyin nesi-"

-"Neredesin sen!?"

Sesini kesen sert sesle aniden duraksadı Miyuki. Ve ardından, içinin yavaşça öfke dolduğunu hissetti.

-"Ne-, Draken tanrı aşkına ne yapmaya çalışıyorsun sen? Gecenin bir yarısı beni rastgele arayıp neden hesap soruyorsun?"

Miyuki Sihina sinirle soluduğunda sokağın ortasında duruyordu. Yanından gelip geçen birkaç tekinsiz tip dik dik ona bakarak geçtiğinde sinirlerinin daha da gerildiğini hissetti. Üstelik, eve geç kalmıştı. Erken geleceğine söz vermesine rağmen. Saat şimdiden ikiydi.

Tokyo Revengers ● Again•'Where stories live. Discover now