0.42 Lia Shine-Affetmem

346 28 57
                                    

Fuyu ile sonra konusacaktim. İmaları ile tüm gece sinirimi bozmuştu.

M"akami?"

"Evet?"

M"evlenecek miyiz?" Mikey yine emo moduna girmişti.

"Tabiki evleneceğiz Sano." Göz devirip ona döndüm. Arkasındaki tezgaha sırtı ve elleriyle yaşlanmış bana bakıyordu.

M"benim gibi birisini neden seviyorsun?" Kendisine Haksızlık ediyordu.

"Benim gibi derken Sano?"

M"gorunus ve psikoloji olarak benden daha iyileri var."

"Sen kendini en iyi görmedikçe en iyisisin sana diyemem ama benim için en iyisi sensin. Sen ne dersen de, kendine nasıl haksızlık edersen et seni hep seveceğim. Görünüş olarak harikasın. Psikolojini de beraber düzelteceğimize söz verdik. Başımıza ne gelirse gelsin, benim için hep en iyisi olarak kalacaksın."

M"iyi ki sana aşığım, Bayan Sano." Yanıma gelip dudaklarıma küçük bir öpücük bırakmıştı. Gülümseyip boynuna sarıldım.

"Bu akşam bir yemeğe gidelim mi?"

M"ikimiz mi?"

"Emma ve Draken'in de gelmesini düşünüyorum açıkçası."

M"Emma ve Draken ne alaka?"

"Sevgili buluşması." Dediğim şey ile Mikey'in gözleri bir karış açılmıştı.

M"O İKİSİ ÇIKIYOR MU?!!!" bekle... Mikey bilmiyor muydu?

"Ne diyorsun Mikey? Emma ile Draken çocukluğundan beri birbirlerini seviyor! Tabi Draken odunluğundan, Emma da inatından çıkma teklifi etmedi ama... Birbirlerine aşık oldukları bir gerçek."

Çalan kapı ile Mikey ile bir kaç saniye bakışmıştık. Hızlıca ilerleyip kapıyı açtığımda karşımda ki kişiyi tanıyor gibiydim ama tanimiyordum da.

Sarı/siyah saçları vardı, ve de kulağında top bir küpe.

Bekle ...

Top bir küpe?

?"Akami?"

"K-kazutora?" Kazutora'nin gözleri dolduğunda ne yapacağımı bilmiyordum. Kendime çekip sarıldığımda anında karşılık vermişti.

"Sikeyim... Kaç aydır nerelerdesin sen?!!" ağlarken aynı zamanda da kazutoraya bagriniyordum. Bir kaç saniye sonra ayrılıp kafasını göğsüme gomerken onun da ağladığını fark etmiştim.

M"k-kazutora..?" Mikey...

Affetmisti ama değil mi?

K"Mikey? Akami? Onun burada ne işi var?"

M"sevgilimin evine gelirken sana mı soracağım?"

"Çocukla-"

K"Onun gibi bir psikopat ile çıkıyor musun gerçekten???" Dediği şey ile kaşlarımı çattım. Kazutorayi içeri alıp duvar ile arama aldım. Kapıyı kapatmayı da ihmal etmemiştim.

"Kazutora. Seni severim ama Mikey hakkında düzgün konuş."

M"aka-"

K"beni onun için karşına mı alıyorsun lan!?" Yakasını bırakıp kendimi yavaşça yere bıraktım.

"Hayır. Seni karşıma alamam Kazu... Ama Mikey'in canını yakmana da izin veremem. Konuşalım."

K"konuşacak bir şey-"

"Var Kazu. Yürü odaya, Mikey sende."

M"sen?"

"Su içeceğim." Başım dönüyordu. Kazutora hızlı adımlarla oturma odasına gidip oturmuştu. Mikey de gitmişti sanırım en son kapıdaydı.

Kendimi ilk bulduğum sandalyeye oturttuğumda hemen yanımda sürahi vardı. Musluğun yanından aldığım bardağı yavaşça masaya götürüp koydum. Bardağı almadan önce ise dolaptan aldığım şeyi bardağın içine döktüm. Suyu doldurduğum gibi içmeye başlamıştım. Neredeyse sonuna geldiğimde ise elimden düşmüştü.

Kırıldı.

M"Kai??!" Mikey diğer odadan seslendiğinde ben yerdeki cam parçalarını izliyordum.

Yazar/

Mikey ve Kazu sessizlikten şüphelendiğinde hızla odadan çıkmak için ayaklanmışlardı.

M"Kai!!!" Akami yerdeki cam parçalarına bakıyordu. eline baktığımda kırmızı şeyler vardı. Sanırım... Kan mıydı o?

Akami'nin yanına ilerlediğimde hipnoz olmuş gibiydi. Aramızda bir iki adım kalmıştı ki Kai'nin düşeceğini fark ettim. O düşerken yakalamış ve kucağıma almıştım.

Sikeyim... Neler oluyor?!

Oturma odasına ilerleyip onu bir koltuğa yatırdığımda ellerine bakıyordum. Kanıyordu.

M"kai! Kai!!! Cevap ver!" Akami kafasını yavaş yavaş bana döndürdüğünde onu izliyordum.

"Mikey..."

M"söyle bebeğim!"

"Yardım... Et..." Gözleri dolmaya başlamıştı. Kısa süre sonra ise gözlerinden bardaktan boşalırcasına gözyaşları akıyordu.

Sikeyim! Neler oluyor?!!!! Akami durdu ve gözlerimin içine baktı.

"Mikey..." Hızla kendime çekip sarıldığımda titriyordu. Yavaş yavaş sakinleşti ve tamamen durdu.

Sarıldığımda rahatlamış mıydı?

M"Akami... Neler oluyor bebeğim?"

"Bilmem... Garip bir şeydi." Bir şeyler saklıyor.

K"benim yüzümden mi?"

"Hayır Kazu. Senin suçun değildi." Gülümsediğinde fazla kurcalamamaya karar verdim.

Timeskip

Akami'nin saçları gerçekten çok yumuşaktı.

Göğsümde yatan ve uyuyan Akami'nin başından öptüm ve belinden biraz daha sarıldım. Kendime iyice yapıştırmıştım. Birden gelen mesaj sesi ile kendimle çelişmeye başladım.

Bak şu mesaja! Ya seni aldatiyorsa???

Bakamam. Kendi hayatı.

Senden bir şeyler sakladığını düşünmüyor muydun?! İşte! Belki de bu bir fırsattır! Her şeyi biz Mikey! Her şeyi tersine döndür!

Başım ağrımaya başlıyor...

Tekrar gelen bildirim sesi ile telefonu aldım ve istemsizce kilit ekranındaki mesajları okudum.

*********
Kazuko-sama, mallar hazır.
Yine aynı yere mi getirelim?

Yazardan '

Simdj akami yarra yemedi mi PAHDPQHDPWHSKDH kazuko lakabını hatirliyorsunuz dimi?

1/Manjiro Sano x ReaderWhere stories live. Discover now