6

3.3K 357 233
                                    

Ay bana bi fenalık geliyo.. şuan yazdığım bölüm 😇
Bu emojiden artık ne anlarsanız..

~~

Elinde ki kar küresini, kapının çalması ile televizyonun yanına bıraktı, ayağa kalkıp kapıyı açtı.

Lalisa, beklemeden, üşüdüğünü belli ederek içeri girdi. Jungkook ise kendisine bakıyordu. Tam olarak gözlerine..

Kapı açık kaldığı için, içeriye soğuk hava giriyordu ve evinin soğuk olması istediği son şey bile değildi.

Jungkook'un kolundan tutup, içeri çekti ve soğuk havanın rüzgarını durdurdu.

"Geç içeri. Yeri biliyorsun zaten."

Onun içeri girdiğinden emin olduktan sonra mutfağa girdi, sıcak kahve hazırlamaya başladı. Bu havada sıcak bir kahve güzel giderdi.

Hazırladığı sırada.. içeride gülerken sesi gelen Jungkook'u duydu. Bu ses ile.. nasıl şarkı söylediğini merak etti.

Kahveler hazır olduğunda, iki bardağı da eline aldı ve içeri yürüdü. Ama Lalisa'yı göremedi.

"Lili nerede?"

Sesini duyan Jungkook hemen ona döndü.

"Mikser'i özlemiş, onu sevmeye gitti."

Bir bardağı Jungkook'a uzattı, diğerini ise önlerinde ki minik masaya koydu. Kendi kahvesini, almak için hareketlendiğinde Jungkook'un sesini duydu.

"Kar küresi.. sana, beni hatırlatsın."

Arkasını dönmeden mutfağa doğru yürüdü. Lalisa'nın sevgilisini çözemiyordu. Ve çözmekte de uğraşmayacaktı.

...

Lalisa, yakın arkadaşı Jisoo'nun araba kazası geçirdiğini söyleyerek, evden alelacele ayrılmıştı.

Jimin, yine onunla yalnız kalmıştı. Ne zaman gideceğini merak ediyordu.

"Ne zaman gideceksin?" Diye birden sorunca, Jungkook da şaşırdı, kendisi de şaşırdı.

"Rahatsızlık veriyorsam, gidebilirim."

Jimin, onun dediği şey üzerine başını salladı. Utanması kalmamıştı artık.

Gözlerini, hırkasını giyen Jungkook'un üzerinden çekmedi. Bu soğuk havada atkı takmaması dikkatini çekti, ve daha sonra atkısının kendisinde olduğu aklına geldi.

Yatak odasına girdi, dolabını açıp atkısını aldı, içeri girdiği sırada etrafı karardı. Kardan dolayı elektrik gitmişti belli ki.

"Jungkook?"

Ses gelmedi.

O an kalbi sıkıştı. Karanlıktan korkmasının,  travma yaşamasının bir sebebi vardı. Nefes alışverişleri yine bozuldu, kalp atışları.. hızlandı. Titremeye başladığında, duvardan destek alarak kapıya kadar yürüdü.

Eli de titrediği için, kapıyı açmakta zorlandı. Ama başardı.

Arabaya binen Jungkook'u görünce biraz da olsa rahatlayarak, ona seslendi.

"Jungkook!"

Jungkook başını, çevirdi ve kendisine baktı. Arabanın kapısını kapatıp yaklaştı. Tam olarak aralarında adımlar varken, Jimin de ona adım attı ve düşmemek için kolunu tuttu.

"Jimin. İyi misin? Neyin var?"

Nefes almaya çalıştı ama alamıyordu. Bacakları tutmadığında, dizlerinin üzerine düştü. Jungkook'un atkısı da yer ile buluştu.

I'm Yours || JikookDär berättelser lever. Upptäck nu