4

118 18 47
                                    

Beğenip yorum yapmayı unutma plz

.

"Şimdi ne yapacaksın Mahi?" duraksadım. Bilmiyordum, tek yapmak istediğim kendimi yok etmekti. Tam şu anda bende başka bir şehirde olsaydım, kimse beni tanımasaydı. Bunların hepsi anlık olsaydı, bir anda kaybolsaydım buradan.

Önceden çok sevdiğim ve bana nefes olan bu konak artık nefesimi daraltıyordu, içime kasvet oluyordu. Bir hafta, bir hafta geçmişti abimgilin infaz kararının üstünden. Her yerde arıyordular, nerdeyse her şehirde.

İstanbul'da ki adamları takip ediyordum, semt semt dolaşıyordular ama abim iyi saklanmış olmalıydı. Kendisi için değil, karısı için iyi saklanmıştı. Zülfikar amcamın üç oğlu da bende odamın olduğu çatıda oturuyorduk. Saat gece birdi, ama kimsenin uyuduğu söylenemezdi. 

Nerdeyse bütün Midyat ayaklarımızın altında ışıl ışıl parlıyordu. Yerde ki sedirlere oturmuş çerez yiyorduk.

Adar üçünün arasında en büyük olanıydı ve yirmi iki yaşındaydı, Beşir dedesi gibi kara gözleri ve sert yüz çehresi vardı. Minik bir duraksamadan sonra sorusuna cevap verdim "İntihar etmeyi planlıyorum" dedim yorgun bir gülümsemeyle.

"Merak etme kuzi, ipini ben bağlarım sandalyeni de Kutay çeker" dedi Ulaş şakayla. Ulaş ve Kutay ikizdi, bütün sülalenin aksine yumuşak bir yüzleri vardı. Kahverengi saçları ve bal sarısına dönük gözleri Midyat'lı olduklarını reddediyordu sanki.

"Yok, cesedimi de bulamasınlar. Bedenimi bile rahat bırakmazlar" Adar sinirle elinde ki yastığı yüzüme attı.

"Abuk subuk konuşma, ölümün şakası olmaz!" o böyle konuları ciddiye alırdı genelde ve pek şaka kaldıramazdı. Üçü de benim kardeşim gibiydi, üçünü de severdim. Annem her ne kadar çocukken erkek kuzenlerim ile oynamama izin vermese de ondan gizli gizli oynardık. Tabi belirli bir yaşa kadar.

Yastık tam yüzümün ortasına geldi ve kucağıma düştü. İsyan eder gibi elimi havaya kaldırdım "Sen görmedin tabi olanları! Herif kendini kocam olarak ilan etti. Kocam!" Fısıldayarak isyan etmiştim. Şimdi annem falan duyardı damlardı buraya. İkizler ellerinde ki çitlekleri tasa koyarak öne eğildi. Adar'ın da kaşları çatıldı.

Adar da ikizler gibi öne eğildi "Kim kim?"

"Barzo!" diye fısıldadım.

Kutay öne atıldı "Soğuk nevale Barzo?"
Mêranî Aslanbey uzun zaman önce dilimize düşmüştü. Bende ona cuk oturan bir lakap takmıştım, bu sadece kuzenler arasındaydı.

"Geçen neler geldi başıma neleeer" yaşlı dedikoducu teyzeler gibi elime çitlek alıp arkama yaslandım. Samimi olduğum insanlara karşı içimden nasıl geliyorsa öyle davranırdım ve biraz dengesizlik vardı.

Üçü de bana baktı ve aynı anda konuştu "Neler geldi neler?"

"Geçen çarşıda işim vardı" diyerek çitleğimi çitledim. Onlarında canı çekmiş gibi ellerine çitlek alıp arkalarına yaslandılar ve ortada serili sofrabezinin üstüne çitlediler.

Mardin'in Ak GülüWhere stories live. Discover now